Çalınmış Ruh

313 193 64
                                    


Keyifli okumalar.

Hayatımın bir intikam uğruna karartıldığını öğrenmiştim. Canım yanıyordu. Canım ailem olmadıkları için değil ailem bu zamana kadar onlar olduğu için yanıyordu. Hiçbir zaman sevmemişlerdi beni her zaman bir neden aramıştım acaba beni neden sevmiyorlar diye meğerse onlar için intikamlarının kurbanıymışım. Bu zamana kadar çektiğim acılar, ruhuma aldığım darbeler benimle alakası bile olmayan bir intikam yüzünden olmuştu. Başkalarının yaptığı şeylerden dolayı acılarını benden çıkarmışlardı. Tıpkı bir oyuncak gibi oynamışlardı benimle.

 Fiziksel şiddet uygulamamışlardı ama ruhumda asla kapanmayacak yaralar açmışlardı. Duygularımı kaybetmemi sağlamışlardı. Gözlerinin önünde duygularımın yok oluşunu keyifle izlemişlerdi . İntikamlarının son kozunu kullanıp bir insanın olmadan yaşayamayacağı şeyi çalmıştılar benden.  Duygularımı kaybetmemi sağlayıp ruhumu çalmıştılar. Yaşayamam sanmışlardı. İntikamlarındaki plan onlar benim ruhumu öldürüp benim kendimi öldürmemdi.

 Yanılmışlardı ben kendimi öldürmeyecektim. Onları öldürecektim. Beni dönüştürdükleri kişiyle sınayacaktım onları. İlk önce o çok değerli şirketlerini ellerinden alacaktım. Kaleyi içten fethedecektim. Kendimi değiştirip ikinci kimliğimle karşılarına çıkacaktım. Sesimi değiştirmeme gerek yoktu çünkü onlar beni hiçbir zaman dinlememişti. Sadece dış görünüşümü değiştirmem gerekiyordu.  Onların karşısına ikinci kimliğim olan Arya  Mavola olarak çıkacaktım.  İkinci kimliğimi yeraltındaki mafya kimliğim sayesinde çıkarmıştım. Uzun zamandır yeraltı  işlerindeydim.  İstanbul'un gizemli mafyasıydım yeraltında lakabım Kül'dü. Dış görünüşümü değiştirdiğim için hiç kimse gerçekte kim olduğumu bilmiyordu. 

Kafamdaki düşüncelerle yolu bitirmiştim. Karşımda hayatımın karartılış amacı İnci Holding duruyordu. Bu binayı alabilmek için benim hayatımı elimden almışlardı. 

Daha fazla düşünmeyerek holdinge giriş yaptım. Girer girmez sareyken beni bir kere bile karşılamamış olan sekreterleri karşılamıştı beni. Onlar için sareyken  değersizdim. Çünkü sare onlar için güçsüz, zavallı, çulsuzun tekiydi. Ama arya onların istediği gibi zengin, şatafatlı ve  güçlüydü.  Onlar için arya şirketlerini güçlendirmek için para kaynağı olacaktı.

Bir kapının önüne gelmiştik. Kapının üstünde ruhumdaki küçük sare'nin  yaralarının sahibi Beliz İnci yazıyordu. Derin bir nefes alarak kapıyı açtım. İsimlerini görünce bile ruhumdaki yaralar sızlayan benden on sekiz senemi çalıp hayatımı zehir eden kişiler şuan karşımda duruyorlardı.

Hepsinin yüzünde  sahte bir gülüş vardı. Bende onlara sahte bir gülüş sunup sareyken koltuklar kirlenmesin diye oturtturmadıkları koltuklardan birine oturdum oturdum. Tam o an mutluluğumu benden çalan kişi Baran İnci konuşmasıyla içimdeki intikam alevinin harlandığını hissettim.

"Hoş geldiniz arya hanım. Ben baran inci" beni defalarca  tehdit ettiği elini kaldırarak nefret ettiğim gülümsemesiyle bana bakan belizi gösterdi "Eşim beliz inci" dedi. 

Bilmiyorlardı onları en yakından tüm pislikleriyle bildiğimi.

Kendime gelebilmek için öksürdüm. "Tanıştığıma memnun oldum bildiğiniz üzere ben arya mavola"

Hayatıma girdikleri için nalet ettiğim kişilere memnun oldum demek beni zorlamıştı.

Beliz "Bende memnun oldum arya hanım. Bence çok uzatmadan gelelim asıl konumuza" hava kirliliğine neden  olan nefesini vererek devam etti. "Eğer size verdiğimiz dosyadaki protokoller size uygunsa .Sizin gibi başarılı bir iş kadınıyla çalışmaktan gurur duyarız" 

Verdikleri dosyaya attığım imza sahte imzam olduğu için protokolleri okumaya gerek duymamıştım. 

"Protokollerde bana sorun olacak bir şey yoktu beliz hanım.  Bende sizin gibi başarılı iş insanlarıyla çalışmaktan gurur duyarım"

Cümlemi bitirdiğimde kapı tıklanarak açılmış içeri 1.90 boylarında, esmer bir adam girmişti. Yüzü çok tanıdık geliyordu sanki daha önce tanışmışlığımız var gibiydi ama hatırlayamıyordum. İçeri girmesiyle gelen ağır nane ve kömür karışımı kokusu rahatlamamı sağlamıştı . Normalde midemi bulandırdığı için ağır kokuları sevmezdim ama bu koku sanki yıllardır aşinası olduğum bir koku gibiydi. Ben karşımdaki adama bakarken adamın konuşmasıyla düşüncelerimden sıyrıldım.

"Hoş geldiniz. Ben Asrın İnci. Şirketin ortaklarından biriyim ama benim sadece ismim kullanıldığı için çağırma gereği  duymamışlardır"

Duyduğum şeylerle şirketin üçüncü ortağı olduğunu bırakmış soyadına takılmıştım. Bildiğim kadarıyla bizim akrabamız yoktu. Belli ki her şey yalan olduğu gibi bu da yalandı.

Beliz tam konuşmaya başlayacakken konuşmasına fırsat vermeden ben konuşmaya başladım.

 "Memnun oldum. Bende yeni ortağınız Arya Mavola. Asrın Bey özel olmazsa bir şey sorabilir miyim?"

Benim konuşmamla ortama sessizlik çökmüştü. Asrın beni dinlemiş ve hiç duruşunu bozmadan karşıma geçip oturmuştu.

"Tabi sorabilirsiniz Arya Hanım"

"Yanlış anlamayın ama ben sizi daha önce hiç görmedim  acaba siz Beliz Hanım ve Baran beyin kimi oluyorsunuz?"

"Çocuklarıyım Arya Hanım ama kendileri benim ismim üzerinden kazançlarını sağladıkları için yüzümü göstermeye gerek duymuyorlar"

Duyduğum şeylerle şaşırmıştım. Çocukları vardı. Ama onlar beni kullandıkları gibi kendi çocuklarını da kullanıyorlardı. Bende onları kullanacaktım. Asrını da intikamımın parçası edecektim. Nede olsa onlar bana acımamıştı bende onlara acımayacaktım.  İntikam ateşimde suçsuzlarda yanacaktı oysa bende bir zamanlar suçsuzdum ama onlar beni intikamları uğruna harcamıştı. Sare İncinin süresi dolmuştu. Şimdi Arya Mavolanın yani Külün zamanıydı.

"Oğlum neden böyle yapıyorsun? Ayla Hanım yanlış anlayacak" 

"Ne yanlış anlaması Baran Bey oğlunuz doğru söylüyor biz oğlunuzun hiç yüzünü görmedik bu zamana kadar sadece ismi ile ünlendi ve dediği gibi şirketinize kazanç sağladı"

Nefeslenmek için biraz durmuştum. Baran ve Belizin sinirden köpüren suratlarını görerek istediğime ulaştığımı anladım ama sadece sinir olmaları yetmezdi aralarında kavga çıkarmak istiyordum. Tıpkı bir zamanlar başkalarının sözlerine inanıp kavga çıkardıkları gibi.

"Böyle bir şeyin olması sonucu ortaklığımız başlamadan sonuna gelmiş oluruz.  Her şey açıklığa kavuştuğuna göre ben artık kalkıyorum"

"Arya Hanım lütfen biraz daha oturun daha biz hiçbir şeyi açıklayamadık"

"Açıklamanıza gere yok Beliz Hanım gerçekler zaten gözler önünde diye düşünüyorum"

Konuşmam bitince belizin konuşmasına izin vermeden konuşmaya başladım.

"İyi günler" diyerek odadan çıktım. Adım kadar emindim ki ben çıktıktan bir süre sonra odadan bağırış sesleri yükselecekti. Başkalarının sözlerinin değeri daha fazla olacaktı bunun içinde bir insanın kalbini kıracaklardı.

Arabama binmiştim. Yeraltına gidecektim. Az önce onları birbirine katmıştım, şimdi ise kalbimin kırıklarından oluşan şirketlerini birbirine katacaktım. 











Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jun 14, 2024 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

KALPTEKİ ATEŞ [DÜZENLENİYOR]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin