Kayıp Rıhtım | Minsung/Ot8

24~ ⚓

'Sen Minho kaptan'dan hoşlanıyor musun?'

'Ne?'

'Ona bakışların çok farkı Hyung yani bilmiyorum dışarıdan birisi baksa der ki bunlar sevgili'

'Gerçekten de öyle mi görünüyor?'

'Evet hatta kendi sevgimi göz ardı edip bunu düşündüm siz çok yakışıyorsunuz Hyung'

Jeongin bunu yutkunarak söylemişti. Kıyamam ben ona ya ama ben istemedim ki gelsin bana aşık olsun.

Arkamızdan Hyunjin'in sesini duymuştuk.

'Geliyorlar gidelim'

Jeongin'in kolundan tutup koşmaya başladım. Geminin ön tarafına geldiğimizde ise Minho önde diğerlerinin arkada koştuğunu gördük.

Minho yüksek sesle bağırıp bize işaret etti.

'ÇABUK GEMİYE BİNİN HEMEN'

O korkuyla gemiye hızlıca bindik. Ardından demiri çekti Kai ama diğerleri daha binmemişti. Tahta sallanıyordu zar zor çaldıkları malzemeler ile gemiye bindiler.

Gemi yavaşça demirlediği körfezden ayrılırken arkamızdan Peru halkı bir şeyler fırlatmaya başladı.

Oklar, elmalar, içki şişeleri, büyük taşlar ve niceleri. Resmen şeytan taşlar gibi gemimizi taşlıyorlardı.

'JEAMİN EĞİL'

Minho bana seslenmişti ama söylediği şeyi ben idrak edene kadar kafama orta boyla bir taş yemem bir olmuştu.

'Sikiyim senin gibi'

Elimi kafama götürdüğümde kanıyordu. O telaşla tahta kasalardan büyük olanın arkasına geçtiğimde Minho'nun da orada olduğunu gördüm.

Başım dönmeye başlamıştı. Hayatımda yediğim ilk darbe değildi ama en ağırlarından 3. Olmuştu.

'Han iyi misin sen bakmama izin ver'

Minho telaşla elini kafamın arkasına koydu. Geri çektiğinde ise kan olmuştu her tarafı.

'Siktir Jeamin kafan çok kötü hemen aşağı güverteye odama gitmemiz gerek az önce bir yardım kiti daha çaldım.

'Ah tamam'

Sol gözüm ağrımaya başlamıştı. Gözümü okşayınca Minho elimi tuttu.

'Jeamin gözüne dokunma taş eğer sinir sistemine denk geldiyse gözlerini kör edebilir daha kötü yapma'

Kafa salladım. Uykum geldi bir an gözlerim kapanır gibi oldu ama buna Minho engel oldu.

'Hayır bana bak körfezden biraz uzaklaşalım hemen odama götüreceğim seni sakın uyuma bilincini açık tut'

'Ya... yapamıyorum'

Bayılmak üzereydim. Kendimi zorluyordum ama sol gözümün ve başımın arkasındaki ağrı buna engel oluyordu.

Minho ile göz temasını asla kesmiyordum. İki eliyle de yüzümü avuçlamıştı. Derin derin nefes almaya başladım.