11. Bölüm 'katana'

25 9 3
                                    

_-_-_-_-_-_-_-_-_-_-_-_-_-_-_-_-_-_-_-_-_-_-_-_-_-_-

Uyarı olduğunu anladığım rüyam bana burda bir şeylerin ters gittiğinin belirtisiydi.

Brad iyi olup olmadığıma baktıktan sonra hemen gitti.
Unyelde dinlemem gerektiğini söyliyerek çıktı.

Düel herkes çıkınca bana baktı.

"Eee gücünü beğendin mi? "

Şu an düşündüğüm şey gücüm değildi daha çok olaylaeı bağlaştırmaya çalışıyordum.
Odanıza giren o mavi gözlü çocuk muydu breadi kukla gibi oynatan.
Bunları rüyamda görmem kafam allak bullaktı sakinleşmem gerekiyordu.

"Beğendim... "

Tek diye bildiğim buydu.
Düel gülüp arkadını döndü ve yattı aslında daha çok konuşmadını beklerdim ama unyel onu tembihlemişti.

Oda sessizdi keşke kafamda bu kadar sessiz ola bilseydi.
Bide o gün dolunaydı yani gücü olmasaydı eve geri döneceğim gündü.

Gözüme uyku girmedi.
Saat beş gibiydi canım sıkıldığı için dövüş odasına ilerledim ne de olsa artık gire biliyordum.
Düşündüğümden daha büyük alan ve eşyalar vardı.

Fakat benim dikkatimi çeken şey farklıydı.

Duvarda asılı olan katana göz kamaştırıcıydı.
Bir camla çevriliydi.

Karşısına oturdum ve hayal ettim geçmişimi.
Berbat olmayan anılarımı.
Acaba böyle bir yerde olmasaydım ne yapıyor olurdum.

"Çok sıkıcı "

Yere yattım ve gözlerimi kapattım.
Arkadan
"Değilmi bende öyle düşünüyorum "

Yattığım yerden kalkarak sesin geldiği yere baktım.

"Jay... "

"İsmimi bilmen gerçekten çok güzel Peki ya senin ismin ?"

Şaşkındım o niye burdaydı.

"Li-lidya "

Bana bakarak güldü
İçimden
'Ne gülüyon be ayımı oynuyo '

"Tanıştığıma memnun oldum Lidya "

Bana bakan o mavi gözler rüyama giren kişiyi hatırlatıyordu.

Yanıma doğru yaklaştı ve duvara döndü.

"Çok güzel değilmi ? "

"Evet göz kamaştırıcak kadar "

Bana baktı sonrada camı açarak kılıcı çıkardı.

Elinde biraz baktıktan sonra.
Bana uzattı.
Terttülü bir şekilde kılıcı elime aldım gözümü alamıcak kadar güzel olan bu kılıç kimindi.

Biraz baktıktan sonra kılıcı jay'e geri uzattım.

Kılıca almadı ve
"O artık senin "

Ne bir saniye NEEEE!?

"Ama... "

Sözü mü kesti ve devam etti .
"O kılıç benimdi ama artık senin ilk defa kılıç seven birini gömüyorum fakat sana yakıştı "

Bir anda yüzümün kızardığını hissetim o sıra bir ses geldi.

"Lidya ordamsın "
Edwerd'ın sesiydi.

"Teşşkürler efendim "

Diyerek odadan çıktım.
Etrafta edwerd 'ı arıyordum fakat bir türlü bulamadım.

'Nerdesiniz? '

'Karşındayım aptal '

Karşıma baktığımda gerçekten oydu.
Bana doğru sırıttı ve koşmaya başladı şaşkınlık içinde bana koşan edwerd 'e baktım.

Bir an sıkıca sarıldı.
"Ahh sonunda konuşa bilicek bir insannn"

Ne saçmalıyor bu??

Sarılması bitince kolumdan çektirerek dışarı çıkardı.

Ona sormak istediğim tek bir soru vardı.
'Neden burdasın? '

Beni karşısına otutturarak
"Seni görmek güzel"

Bi saniyede biz ne ara bu kadar yakınlaştık lan.

"Niye burdasın? "
Hiç düşünmeden sorduğum bu soruya şaşkınlıkla cevap verdi.

"Çünkü orda canım sıkıldı "
Dalga geçer gibi söylüyordu.

Sonra elimdeki kılıca baktı.
"Vaaay ne güzel seninmi? "

Ona kafamı salladım
"Kim verdi çok güzelmiş ben olsam vermezdim"
Diyerek güldü.

Söylemek istedim ama boşver
"Senin gücün ne? "

Durdum sonra gülerek.
"Benim gücüm yok o yüzden son günümü gezerek geçirmek istedim "
Diyerek kafamı eğdim.
Üzgünmüş gibide burnumu çektim.

"NEEE? nasıl cidden yokmu? "

Kafamı kaldırarak suratına baktım şaşkın gözlerle bana bakıyordu.
Şaka olduğunu anlayınca oda güldü.

"Tamam şakyı bırakta gücünün ne olduğunu söyle"
Gücümün ne olduğunu ona söyledim.

"Düzgünce cevap ver neden geldin? "

Bana baktı gülerek
"Jay'i biraz sıktım gelmek ve seni görmek için oda en sonunda vaz geçip gelmeme izin verdi"

Biraz daha vakit geçirdikten sonra saatin aktıya yaklaştığını gmrünce yanından ayrıldım.

"Artık gitmem gerek"
Kafasını sallayıp son bi kere bana sarılıp gitti.

Gün çok güzel geçmişti.
güç konturolü dışında savunmayıda ögrenmeye başlamıştım.

Kendini savunmak benim için zor bir şey değildi.
En sonunda gece oldu ve gücü olmayanların gitme vakti geldi.

Giden kişilerin hepsi erkekti.
Üçüde üzgündü.
O sıra Jay önceden kullandığı lafı kullandı.

"Gücünüz olmaması için dua edin demiştim galiba sadece üç kişi dua etmiş "

Diyerek güldü.

Ordan gidecek oğlnlardan biri sordu.
"Öncedende aynısını demiştiniz peki ya neden? "

Güldü ama değişik bir şekilde.
"Başınıza neyin geleceğini bilemezsiniz"

O an bir şey hissetim.
Kalbimin sızlamasıyla başımıza kötü bir şey geleceğini anladım.

-----------------------------------------------------------

Bir bölüm daha sonuna geldikkk

Seçilmiş (23-40) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin