8

265 35 12
                                    

Aradan birkaç gün geçti. Changbin Jeongin'in teklifini kabul etmişti ama her gün okulda alfadan kaçıp duruyordu. Omegalar mimozalarındaki bu değişimin farkındalardı.

"Changbin neden her gün birlikte gitmek için bu denli heyecanlısın anlamıyorum. Bugün Chan hyungla okul çıkışı babamın yanına gitmemiz gerekiyor ve Felix'in de dans kursu var. Maalesef ki beraber gidemeyeceğiz." Changbin'in duyduklarıyla gözleri kocaman olmuştu. Ne yani o alfanın yanına gitmek zorunda mıydı?!

"Sonra anlatırım..." diyerek Minho'yu geçiştirdi Changbin. Biraz daha oturdu arkadaşıyla ve sohbet etti.

"Ben şimdi sınıfa gidiyorum Mimoza. Felix'e bir bakayım."

Changbin de arkadaşıyla birlikte ayağa kalktı.

"Ben de sizin sınıfa geleyim. Biriyle konuşmam lazım."

Minho bunu garip karşılasa da bir şey demeden hemen sınıfa çıktı. Peşinden gelen Changbin endişeliydi. Alfanın yanına o günden sonra ilk defa gidiyordu.

Sınıfa girdiklerinde iki omeganın yan yana oturduğunu gördüler ve hemen onların yanlarına gittiler. Bir süre konuştuktan sonra zil çaldı ve Changbin ile Chan sınıfa gitmek için ayaklandılar. Sınıf da yavaş yavaş doluyordu.

Changbin Jeongin ile konuşması gerektiğini hatırladığında hemen onun sırasının yanına gitmiş ve bir süre daha beklemeye başlamıştı. Diğer omegalar buna nasıl bir tepki vereceklerini bilememişlerdi. Bir süre sonra sınıfa gelen Jeongin ve Seungmin ile bir yutkunma bıraktı ortaya.

Jeongin sırasının yanında duran mimoza kokulu omegayı görünce şaşırsa da şaşkınlığının önüne geçen bir siniri vardı.

"Neden buradasın?"

Jeongin'in kaba konuşmasını Seungmin bölerek dirseğiyle arkadaşını dürttü. Kendi düşünceleri yüzünden birini kırmasına izin vermezdi. Çünkü bunu kendisi yapmıştı ve pek de harika şeyler olmuyordu.

"Dediğin şey için geldim." diye mırıldandı. Asla Jeongin ile göz temesı kurmuyordu. Sandal ağacı kokulu alfa ise sırıttı ve sınıfa doğru seslendi.

"Changbin'in feromon kokusunu yakından soluyan biri var mı?"

Sınıf aynı anda hayır cevabını verince yüzündeki sırıtma büyüdü alfanın. Yanındaki misk kokulu alfa ise onu susturmak için ne yapabileceğini düşündü ancak bir sonuca varamadı.

"Geçen gün onu yolda bir alfayla gördüm ve alfa ondan yaşça büyük görünüyordu. Ben de rahatsız oluyor diye yanına gittim ama pek de öyle değilmiş. Changbin'in mimoza kokusu her tarafı sarmıştı. Ne oldu Changbin? Kendine sugar daddy mi buldun yoksa? Tek sorun parays-" yüzüne inen tokatla başı sol tarafa düşen alfa hak ettiğini bildiği için tek bir sinirlenme belirtisi göstermemişti. Hatta var olan sinirinin yok olduğunu hissetmişti.

"İğrenç birisin! Sana hemen güvendiğim için aptalın teki olmalıyım! O günün bu şekilde olmadığını çok iyi biliyorsun! Bilmediğin tek şey beni bu okulda fahişe olarak tanıtmanın sikimde olmadığı gerçeği! Nefret ediyorum senden! Bir daha asla yanıma yaklaşma pislik." Changbin dolu gözleriyle yanından geçip gitti Jeongin'in ama alfa hala orada dikilmeye devam ediyordu. Seungmin arkadaşının kulağına eğilerek onu tebrik etti.

"Benim yaptığım yetmiyor bir de sen yap, aferin." daha sonra yerine geçti. Jeongin de yediği haltı nasıl düzelteceğini düşünerek arkadaşının yanındaki yere oturdu. Ancak bütün ders Felix ve Minho'nun kötü bakışlarına maruz kaldı.

Teneffüste iki omega arkadaşlarının yanına gitmek için hareketlendi ama Jisung'un hızla onların yanına gelmesiyle bir şey olduğunu anlayıp endişeyle onu dinlemeye başladılar.

Hate - LoveHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin