Sabah olduğunda yanımda onu görmemek biraz üzmüştü ama mutfaktan güzel kokular onun kahvaltı hazırladığını işaret ediyordu. hemen soğuk bir duş alıp aşağı indim sevgilim bize kahvaltı hazırlıyordu. Allahım dedim ben bu adamı hakedecek ne yaptım?
-Günaydın jelibonum
-Günaydın sevgilim. asya nerede?
-bahçede masayı hazırlıyor haydi gel bunlari taşıyalım oraya tembel
Kahvaltı da sürekli güldük ve eğlendik asya dün ki filmi ve eve gelip bizden ses çıkmayınca direkt uyduğunu anlattı. biraz utanmıştım ama hemen gecistirdim.
-reçel?
-Hayır abla benim çıkmam lazım artık sınavım var, gurur abi beni bırakırmısın?
-tabiki güzellik hadi çıkalım
onları yolcu ettikten sonra elime bir kitap ve kahvemi alıp salona geçtim tam tamına 30 sayfa okudum gözlerim yorulmuştu. aklıma birden çiçek alıp sevgilimin isyerine gitmek geldi. hemen giyinip evden çıktım yolda bir buket papatyayla karışık gül aldım. dükkanın önüne geldim ama kapalıydı. şaşırdım doğrusu hemen telefonu çıkarıp aradım
-efendim?
Bana ilk kez efendim demisti aşkım, jelibonum vs demedi.
-sevgilim isyerine geldim ama yoksun?
-ahh canım acil bir teslimat işi çıktı dükkanı kapatıp hemen çıktım Özür dilerim.
-pekala sevgilim ben eve geceyim ya da gel beni al birseyler yapalım tabi işin erken biterse?
-melis inan ki çok iş var evde görüşürüz.
Ben cevap veremeden kapattı telefonu. neye uğradığımı şaşırdım.. içimi yine lanet olası korku kaplamisti. kendine gel melis belkide gerçekten çok yoğun olamaz mı? tam o sırada dükkana bir adam geldi ve dükkanı açtı, bu o bahsettigi yardımcısı olmalıydı yanına giderek
-merhaba beyefendi
-merhaba buyrun?
-ben melis yani gururun nişanlısı sizde yardımcısı olmalısınız
-evet öyle, bugün gurur bey hiç gelmedi de bende izinliydim dayanamadım geldim açtım dükkanı
nasıl yani? hani dükkan açılmıştı ve işi olduğu için kapatmak zorunda kalmıştı? neden bana yalan söyledi? pekala kolay gelsin diyerek eve geldim asya çoktan gelmiş yemek bile yapmıştı. hosgeldin ablamm diyerek boynuma atladı. anlamış olacak ki senin neyin var anlat diye ısrar etti. olanları anlattım.
-abla dur hemen belki akşam anlatır-seni okula bırakırken nasıldı hali?
-gayet iyiydi ama bir ara telefon geldi ve sinirlendi hepsi bu.
demek telefona sinirlrnmisti.. acaba arayan kimdi? onu neden bukadar sinirlendirmisti? aklımda soru isaretleriyle kapı çaldı . gelen oydu hoşgeldin sevgilim dedim hicbirsey sormayacaktim o anlatana kadar. bana şimdiye kadar duydugum en soğuk sesiyle selam aşkım dedi.
yemeğe geçtik ikimizde suskunduk sadece asya konu buluyor ve espriler yapıyordu. bu bana ilk bize geldiği günü hatırlattı. yemek bittikten sonra gurur;
-kızlar benim dışarı da bir işim var işle ilgili hemen çıkmam lazım.
asyayla birbirimize baktık ve peki diyebildik. o çok sıcak adam gitmiş yerine buz tutmuş biri gelmişti sanki bu beni üzsede aldırış etmemeye çalıştım ve asyayla bir film açıp izlemeye koyuldum.