MAHALLE ABİSİ

28

Emir'den

Binadan çıkar çıkmaz tişörtümün yakasını çekiştirdim, boğluyordum.

Tanımamışmıydı beni gerçekten. O zamandan bu yana çok değiştiğimi düşünmüyordum. Benimle sadece eğlenmişmiydi? Ben onu yıllarca beklemiştim. Ben onu bi salak gibi beklemiştim. Oysa o beni tanımamıştı bile. Bu durum çok canımı yakıyordu.

Ne zaman geldiğimi anlamadığım kahveye girdim. Deniz hırsla okey oynuyordu. " deniz! "
Ona seslenmemle bana bakmaya tenezzül bile etmeden eliyle git işareti yaptı.

Daha fazla duramazdım burada. Arabayla birlikte gelmiştik. Omzunu tutup sarstım. "Deniz lütfen gidelim burdan" sesim yalvarırcasına çıkmıştı.
Sonunda bana bakan deniz, yüzüme bakmasıyla kaşlarını çattı.

"Emir? Ne oldu sana? "
"Sadece beni burdan götürsen olurmu? " kafasını olumlu anlamda sallayarak ayaklandı. Masadakilere bişey söyleme gereği duymadan beni elimde tuttuğu gibi dışarıya çıkardı.

Arabaya geldiğimizde benim için kapıyı açıp ben binince kapattı. Kendi yerine geçerek arabayı çalıştırdı ve sonunda bu yerden uzaklaştı.

"Söyle bakalım neyin var senin? "
Bu olayı daha fazla içimde tutamıyordum. Güvendiğim kişilere anlatıp dertleşmem lazımdı.
"Bir yerde oturup konuşsak daha iyi olur. "

"Tamam, olur oturup konuşalım. Bildiğim genelde sessiz olan bir yer var. İstersen oraya gidelim. "
"Olur, bana farketmez"

Bundan sonra ikimizde konuşmamıştık. Ben başımı cama yaslamış akıp giden yolu izliyordum. Denizde bu sessizliği bozmuyor, arabayı gideceğimiz yere sürüyordu.

10 dk yolculuk sonrasında doğayla iç içe olan bir yere gelmiştik. Arabadan inerek mekanın üst katına çıktık. 2 kahve söyledik. Şimdide ben kendimi hazırlıyordum. Derin bir nefes alarak anlatmaya başladım.

"Her şey abimin eve arkadaşını getirmesiyle başladı...

(Yaşlarının tutmadığını farkettim. Siz sanki daha büyükmüş gibi düşünürseniz çok makbule geçer. )

Flashback

3 sene önce

" abii biraz sessiz olurmusunuz? "
Cevap yok. Allahım deli ediyordu insanı. Ders çalışmaya çalışıyorduk şurada, o da orada arkadaşlarıyla alem yapıyordu.

Sinirle aşşağıya inmeye başladım. Bok mu vardıda evde içiyolardı. Salona girmemle bütün gözler bana döndü. Bana dönen gözleri umursamadan koltukta oturan abimin karşısına gittim.

"Allah aşkına abi sessiz olun biraz. Ders çalışmaya çalışıyorum yukarıda. Hem ne diye evde içiyosunuz ki? Gidin sahilde için. Mis gibi sahil var orada. " benim sinirli söylenmeme o çok sakin bir şekilde cevap vermişti.

"Canımız burada içmek istedi. "
"Sizin ben canınızı s-seveyim"

Arkadan bekir abi "oğlum niye ders çalışıyon bu saatte? Gel otur sende bizimle birlikte işte. "
Çol biliyon sen(!)

Arkamdaki bekir abiye bakarak "sınavlarım yaklaşıyo bekir abi. Sizin gibi hiç bişey umursamadan alem yapamam yani. Ders çalışmam lazım benim. " dedim ve geri abime döndüm.

"Ders çalışacaksan sevil teyzelere git. Onun oğlu yakın arkadaşın değil mi zaten? Çalışırsınız birlikte işte. "

"Abi ethem ders mi çalışıyo ya? O salak anca oyun oynasın. "

Abim yüzünü ovuşturarak "ne yapmamı istersin abicim? " dedi.
"Lütfen biraz sessiz olun. Çok bişey istemiyorum ya. " yanında daha önce görmediğim yakuşuklu abi "haklı çocuk abuzer, biraz sessiz olalım o da ders çalışsın işte. " dedi.