MAHALLE ABİSİ

9

O kadar yorgunum ki gözlerim kendi kendine kapanıyor. Yazım yanlışım olursa kusura bakmayın. Siz bölümü okuyun bende uyuyam.

Gözlerim yanıyordu. Bana ilgi duyduğunu sanmıştım. Fakat sadece saçmalamışım. Tabiki de benim gibi birinden hoşlanmiyacaktı. Ne kadar da aptalım. Gerçekten kendimi bu şekilde kandırdığıma inanamiyorum. Bunu daha fazla görmek istemediğim için arkamı dönerek geldiğim yere yürümeye başladım.

Hızlı bi şekilde masaya ilerledim ve eski yerime oturdum. Cem abi bana dönerek
"Buldun mu melihi? " dedi. Kafamı iki yana salladım. "Bulamadım" dedim.

Cem abi sohbete geri döndü ben ise sadece karşıya bakıyordum. Bişey düşünmüyodum, sadece bakıyodum. Beynim ilginç bi şekilde boştu. Belkide ben öyle sanıyordum.

"Mert"
"MERT! " sinan abinin bana seslenmesi ve omzuma dokunması ile daldığım yerden gözümü ayırarak sinan abiye baktım. Sinan abi ve diğerleri bana endişeli bi şekilde bakıyordu.
"Mert abicim sen iyimisin?"
"Hm? Ha iyiyim " bana inanmadıkları yüzlerinden belliydi. Cem abi elini alnıma koyarak "ateşi yok tam tersine teni buz gibi" dedi endişeli sesi ile. Rıza abi kaşlarını çatarak
"Üşüyo musun? Ama hava çok sıcak" dedi kafamı iki yana salladım.

Sinan abi
"Mert sen iyi deilsin. Hadi kalk evine bırakalım seni. " diyerek ayaklandı diğerleride sinan abinin peşinden ayağa kalktı. Kerim abi beni kollarımdan tutarak kaldırdı. Koluna girmemi sağladı.

Kerim abi ile önden giderken arkadan rıza abinin
"Sinan,melihi ara" dediğini duyunca hızla arkamı döndüm ve
"Yok abi arama işi vardı melih abinin rahatsız etmeyin" diyerek önüme döndüm.

Herkez şaşkınlıkla "abi ? " dedi. Yanımdaki kerem abiye ve arkadaki lere bakarak
"Evet! Niye bu kadar şaşırdınız ki? Sonuçta abim ile yaşıt ona da abi demem gerek" dediğimde rıza abi
" yok yani sen genelde melihe abi demezdin de o yüzden şaşırdık " dedi kafa sallamakla yetindim ve önüme döndüm.

Evin kapısının önüne gelince kolumu kerim abinin kolundan çektim. Kapıyı açarak içeri girdim
"Dinlen biraz yarın okula gidiceksin. Eğer yarın iyi olmazsan gitme okula tamam mı? " hafif gülümseyerek
"Tamam ama niye ölücek mişim gibi davranıyorsunuz? "
"Endişeleniyoruz abicim. Ayrıca ağzından yel alsın o nası söz öyle" dedi "tamam sustum" dedikten sonra hepsi ile vedalaştım ve eve girdim.

Abim benim geldiğimi görünce yanıma geldi
" mert niye erken geldin? Ayrıca melih niye senin yanında deil? "
"Biraz dinlenicem ayrıca melih abi erkenden işi olduğu için gitti. " diyip odama gitmeye başladım. Odama girip kapıyı kapattım pijamalarımı giyerek yatağa girdim.

Melih'ten

Parka geri döndüğümde oturduğumuz masaya doğru ilerledim. Masaya vardığımda merti göremedim. Kaşlarımı çatarak
"Mert nerede? " dedim

Sinan "abi mert sana bakmaya gitmişti bi 5 dk sonra geldiğinde tuhaf davranıyordu. Moreli bozuk gibiydi. Belki ateşi vardır diye ateşine baktığımızda teninin olması gerekenden soğuk olduğunu farkettik.
İyi olmadığına kanaat getirince onu evine bıraktık"
" niye beni aramadınız? "
"Abi vallaha arayacaktık ama mert istemedi. " kaşlarım daha da çatılırken hızlı bi şekilde arkamı dönerek Mert'in evinin yolunu. tuttum.

Kapının önüne gelince hemen kapıyı açıp içeriye girdim. Kapıyı kapatıp hızlı hızlı odaya gittim. Kapıyı açıp içeri girdiğimde. Bi adet uyuyan bebek gördüm. Sessiz bi şekilde kapıyı kapatarak yanına adımladım. Yatağın yanına çömelerek Mert'in yüzünü incelemeye başladım. Elimi alnına koyduğumda normal sıcaklıkta olduğunu gördüm.