Gecenin Gündüzü

5.Bölüm

Gerçekten de bu partiye geldiğime hala inanamıyordum, resmen büyü yaptılar bana öyle geldim. Yoksa başka türlü böyle bir yere gelmem mümkün değildi. Sabahtan beridir herkes samimiyyetden uzak kahkalar atıyor, saçma sapan danslar ediyordu. Can sıkıntısından neredeyse şuracıkta hık diye gidecektim vallaha. Gözüm pistin ortasında dans eden Gündüz ve Aylin ikilisine takıldı.

Aylin sanki dünyanın en mutlu insanı gibi dans ederken, Gündüz resmen can çekişiyordu. Sanırım gerçekten o da benim gibi böyle partili ortamlara gıcık oluyordu.

Şimdi siz diyeceksiniz ki, ne kadar da sıkıcı bir kızsın, ama Allah aşkına beni de anlayın, ben böyle samimiyyetden uzak yerlerde kalamıyorum. Buradaki herkes birbiri ile çıkar ilişkisi içerisinde.

Sonunda soft dans müziği bitmiş, daha hareketli bir şeyler çalmaya başladı. Gündüz de bundan istifade ederek hemen masaya gelmişti.

"Sen partileri pek sevmem diyordun ama bakıyorum da pistten çıkmak bilmiyorsun."-diyerek Gündüze takılmaya başladım.

"Allah aşkına söyleme ya. Zaten hala inanamıyorum kendime. Kız tuttu gel dans edelim diye ben de mecbur işte."

"Biliyorum, biliyorum merak etme. Hem iyi yaptın kırmamakla. Sonra söylenecekti falan."

"O yüzden kalktım ben de. Yoksa ben ne anlarım dans etmekten ?"

Gündüzün dediğine minik bir kahkaha atıp cevap verdim.

"Güzel dans ediyordun aslında."

"Aynen, aynen."

"Neyse, çok şey yapmayalım, buraya geliyorlar."

Gündüzle konuşmayı bırakıp karşıdan gelen ikiliye baktım. Şeytan diyordu git tüm yaptıklarını yüzlerine vur ama neyse artık.

"Gündüz, pistin tozunu attırtınız resmen, Aylin ile tam olarak birbirinizi tamamlıyorsunuz."

Abart be Engin, abart. Bir de ufukta evlilik falan görüyorum falan de, tam olsun.

"Abartma be abi, alt tarafı bir dans ettik."

Bu Gündüz benim beynime çip falan mı yerleştirdi acaba?

Engin elini dudaklarına götürüp sahte fermuar çekti.

Hele şükür ya, bir susmadı yeminle.

Sus sen şırfıntı, her şeye karışma artık.

Biraz sonra Mark sonunda bizi hatırlamış olmalı ki, yanımıza geldi. Ben Gündüzün yanında oturacağını sanarken, o, elini bana doğru uzatıp bakmaya başladı.

Evlenme teklifi mi edecek acep ? Vay be demek ki, kaderimizde gurbet ellere gelin gitmek de varmış.

Ban sana daha az evvel karışma demedim mi ? Hem ne saçma sapan konuşuyorsun ya ? Yok evlenme teklifi edecekmiş. Aptal şey.

Ben Markın bu yaptığına malca bir bakış atarken, Gündüz benim beynimdekileri lafa döktü.

"Ne oldu Mark? Bir sorun mu var?"

"Ah, sanırım sizler her şeye bir açıklama bekliyorsunuz. Peki o zaman. Karşımdaki güzel hanımefendiye lafım, kendisi bu dansı bana lütfeder mi acaba ?"

Aylin de bugün dans ede ede bir hal oldu. Bakışlarımı ona çevirdiğimde bana baktığını gördüm. Hatta sadece o değil, herkesin bana baktığını fark ettim.

Ne oluyordu lan ?

Ay yoksa Mark beni mi dansa çağırıyordu?

İlk defa dansa kaldırılıyorum ya, çocuğa kafa atmasam bari.