13. Bölüm.

175 59 21
                                        

Uykumun içinde
Bir rüya,
Rüyamda bir gece,
Gecede ben..
Bir yere gidiyorum,
Delice..
Aklımda sen

Özdemir Asaf ❣️

Keyifli okumalar dilerim ❣️


Hayat dediğimiz şey tesadüflerle dolu.

Neyse ki tekrardan hiç bir şey olmamış gibi gözlerini kapattı. Gözleri kapalı bir şekilde yüzünü buruşturdu. Beni gördüğü halde hiç bir tepki vermemesi, tekrardan gözlerini kapatması, açıkçası beklenmedik bir şeydi.

yatağın üzerinde katlanmış bir şekilde duran papatya desenli yorganı yavaş bir şekilde açıp üzerine serdim gözlerim yorgunluktan bir birlerine giriyordu yavaş bir şekilde odadan çıktım ve ışığı açık bıraktım. Belki uyanır korkmasın diye. Çünkü biliyordum karanlıktan korktuğunu ve odanın kapısını kapatıp odadan koridorda çıktım. Koridorun sol tarafında benim odamdı. Yorgun bir şekilde odama doğru yürüdüm ve hızlı bir şekilde kapıyı açarak içeriye geçtim.

Karşımda duran yatağıma hızla yürüyerek  oturup önce üstümdeki ceketimi çıkartıp yere fırlattım ve sonra ayakkabımı çıkartıp yüz üstü yatağa uzandım. O kadar yorgundum ki üstümü bile değiştirmedim neyse ki yarın pazardı şirkete gitmeyecektim ve uzandığım gibi gözlerim kapanmaya başladı.

Gözlerimi açtığımda sabah olmuştu. Karşımda duran sehpanın üzerinde duran saate bakarak dalmıştım ve saateki çabucak akıp giden akrep çubuğuna bakarak zaman ne tuhaf diye düşünüyordum  saat sabah 8.15 dakika geçiyordu.  Allahım tamamen aklımdan çıkmıştı Zeynep sabah erkenden kalkıp birşey yapar kendine diye aklıma geldiği gibi yataktan hızla çıkıp hızlı adımlarla odadan çıkıp Zeynep'in odasına doğru hızla yürüdüm ve kapısında durarak kapıyı çaldım.

Kapıyı çaldığımda içerden bir ses gelmedi ve tekrardan üs üste kapıyı çaldım. Bu seferde bir ses gelmedi acaba  kendine bir şey mi yapıtı düşüncesine kapılarak kapıyı yavaş bir şekilde açtım.
Yavaş adımlarla odaya geçtim yatağın üzerinde çarşaflar dağılmış ve yorganı yere atımıştı. Kafamı kaldırıp etrafıma baktım ve odada yoktu birden bir endişeye kapılarak yüksek sesle "Zeynep" diye seslendim.


Odada hiç bir ses yoktu banyonun kapısına bakarak acaba banyoya mı girdi diye düşündüm ve hızla banyoya doğru yürüdüm. Banyonun kapısında durarak "Zeynep orda mısın" diye yüksek sesle seslendim. Hiç bir ses yoktu banyoda içimde bir endişeyle derin bir nefes alarak kapını kolunu tam açacaktım ki birden "gelme ben boğuluyorum" gülümser bir sesle dedi. Birden yüzümü uyuşturarak yere bakarak endişelendim.

Gözlerimi kapatarak hızla banyoya girdim kısık bir şekilde gözlerimi açtım. Berki çıplaktir diye onu görmek istemiyordum ve gözlerimi açtığım gibi su dolu küvetin içinde gülümsüyordu. Şakın bir şekilde ona baktım. Neyse'ki kıyafetleri üzerindeydi.
Gözlerimi ondan çevirerek "ne yapıyorsun, bune?" diye azarladım.

Yüzünü bir çocuk gibi buruşturarak  "sana ne ben oyun oynuyorum." Diyerek çenesini yana doğru yamulttu. Tavırları gerçekten 5 yaşındaki bir çocuktan farkı yoktu. Derin bir nefes aldım aklı dengesi yerinde olmadığını biliyordum ve bunun için ona çok dikkatli davranmam gerektiğinide biliyordum. Ona uyumak için hafif gülümseyerek "ama oyun öyle oynanmaz ki su çok tehlikeli" diyerek yanına yaklaştım. Banyoyu su ve köpükle doldurmuştu resmen. Kafasını yukarıya kaldırıp bana bakarak "evet su tehlikeli bildiğim için suya girdim. Kendimi boğmak istiyorum" diyerek dudaklarını buruşturarak kaşlarını çattı.

YASAK MEYVE.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin