S.P 18 ~ Kolye~

142 5 21
                                    

Yeni hikayemede bakarsanız sevinirim...

Keyifli okumalar....

Gözlerimin açılmamak için neden bu kadar büyük bir savaşa girdiğini anlayamasamda açılmayacaklarını anlayacak kadar kendime gelebilmiştim. Allah kahretsin ki açılmıyorlardı!

Uyanmıştım ama sadece bilincim yerine gelmişti. Gözlerimi açamıyordum. Gözlerimin üstüne biri baskı yapılıyormuş gibi hissediyordum. Açmaya çalıştıkça üstündeki baskı da artıyordu. Göz kapaklarımla girdiğim bu savaşta fazla güçsüzdüm. Bu savaştan pek galip çıkabileceğimi sanmıyordum. Basklı o kadar güçlüydü ki karşısında durubileceğimi bile inanmıyordum. İmkansız bir güç bana yardım etmeye gelme umudu ile beklemeye başladım.

Ne kadar süre o halde kaldığımı bilmiyordum. En sonunda yavaş yavaş gözlerimi açmaya başlamıştım. Görüşümün netleşmesi ve nerde olduğumu algılyabilmemem 30 saniyeye yakın sürmüştü. Ama ben en son ekmek almış eve geliyordum. Ne zaman eve gelip yatağa uzanmıştım?

Düşünmeye çalıştıkça başım çatlayacak kadar ağrıyordu. Beynimin içinde mikser varmış gibi hissediyordum. Düşünmeye çalıştıkça mikserinde seviyesi artıyordu. Biraz daha düşünmeye çalışırsam maxı görecektim. Sanki biri beynimdeki içindeki herşeyi birbirine katmış gibiydi. Düşünemiyordum,
hatırlamıyordum.

Bir anda içimin ürperdiğini hissettim. Kalbimin bile buz kestiğini hissediyordum. Soğuk tüm vücudumu bir anda etkisi altına almaya başladı. Evin içinde Havanın bu kadar soğuk olması normal miydi?
Tùylerimim diken diken olduğunu fark ettim ama o dikenler sanki etime batıp lime lime ediyolardı. Onun dışında ise Soğuk vücumda keskin ve kızgın bıcak etkisi yapıyordu. Başımı kaldırıp üstümedekilere bakabildiğimde ise üstümde beyaz askılı ve altımda lacivert şort olduğunu fark ettim. Ben hangi ara bunları giymiştim? Bunları bu havada giyecek kadar manyak olmazdım değil mi? Kendimi zorladığımda ise hatırladığım kıyafetlerimin siyah tayt ve bol kazadığım olduğunu fark ettim.

Yavaşca yataktan kalkmaya çalışırken yine kasıklarıma ağrı saplandı. Gerçekten bu kadarı yeterdi. En çok acı çektiğim gün olarak tarihe geçecekti. Hem şuan yanımda elimi tutup okşayacak güven verecek bir Aras'da yoktu ki yine güven,muhtaç olduğum duyguydu. Aras'ın varlığına benim ve vücudumun ihtiyacım vardı.

Yataktan kalkıp otur pozusyona geldiğimde iki kat olduğum için ağrı daha da kendini belli etti. Dayanamıyordum kesinlikle. Ve ne kadar zor olsada ayaklarım aşağı sarkıttım. Vütün vücudumun kordinasyonunu kaybetmiş gibiydim. Hareket ettiremek zülm gibiydi. Çıplak ayaklarım yere değdiğinde üpermiştim.

Ayağa bir anda kalktım kapıya doğru ilerlerken net olmayan görüşüm ve ağrılarımı da hesaba katınca o muhtemel sona ulaştım... Bir anda bütün bedenim yer ile buluştu.

Kalkamaya çalışmaya bile çalışmıyordum. Zaten gözlerimi bile açamayan ben yerden nasıl kalkmaya çalışırdım ki bu sadece zirveye ulaşmış ağrımı biraz daha yukarı çıkmasına yardım ederdi. Belki biarzdan kendime o gücü görürdüm? Doğa üstü güçlere şuan hiç olmadığı kadar ihtiyacım vardı.

Ağrılarım kadar çıldıltıcı derecede soğuğu hissediyordum. Yada hayır hissetmiyordum varlığını her zerremde yaşamasına izin veriyordum. Yerin bu kadar soğuk olmasını imkansızdı kendimı çıplakken buzun üzerinde yatıyormuş hissi uyandırıyordu. Ya ben ateştim, yada yer buzdu.

Kulağıma uğuldamaya benzeyen ses kırıntılari gelmeye başlayınca bir anda irkildim. Evde benden başa biri mi vardı? Yoksa bilincim beni deli etmek için kendi mi uyduruyordu? Hırsız bile olsa bu durumda hiçbir şey yapamayacağımı unutmam lazımdı. Boğazıma bıcak dayasa bile parmaklarımı bile oynatamazdım. Bir anda kapınım kurpunun açıldığını duyar gibi oldum. Yada gibisi fazlaydı içeri biri girmişti!

SU PERİSİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin