Kavgayı ayırmak için restoranttaki herkes toplanmıştı ama ikiside güçlüydü yani iş yine başa düştü.
"KESİN ŞUNU!"
Diye bağırdım. Yeter lan başımız şişti car car car. Allah Allah. Ben bağırmamla herkes dönüp bana baktı. Ayağa bir hışımla kalkıp Atillanın elini tutup peşimden sürükledim arabaya doğru.
Bana karşı çıkmıyor konuşmuyordu sadece beni izliyordu. Aramızda boy farkı vardı ama çok değildi yani Mustafadan daha uzun öyle birşey. Arabanın önüne geldiğimizde kapıları açtı. Atillaya döndüm.
"Ben kullanabilirmiyim kafamı dağıtmam lazım."
Atilla elimdeki anahtarı attı. Havada yakaladım ve sürücü koltuğuna oturdum. Atilla da binip kemerini bağlayınca gaza basdım. 190 da gidiyordum çok sinirliydim.
"Almina yavaşla!"
Dinlemedim ve gaza dahada bastım.
"ASKER SANA YAVAŞLAMANI EMRETTİM!"
"EMREDERSİNİZ KOMUTANIM."
Dedim ve mecburen yavaşladım. Sinirliydim. Ayrıldığımız için değil bana zavallı dediği için. Üzgündüm. Ayrıldığımız için değil sevgi bekliyordun dediği için.
Aklımda gidecek tek bir yer vardı en azından sinirim geçene kadar. Nereyemi uçuruma.
Ne alaka otistikmisin demeyin sinirliyken oraya giderdim. Yanımda ilacımda olmadığı için kriz geçirirsem orada geçirip gidiyordum geri. Evet sinir hastasaydım orta düzey. İlaç kullanmayıda sevmediğim için yanımda taşımazdım. Hastanelik felan olabilirsin demeyin bana birşey olmaz.
Bir anda kahkaha atmaya başladım. Evet artık kesinlikle bipolar olduğuma eminim. Atilla bana öcü görmüş gibi bakıyordu. E haklıydı ama yani bende artık öyle birşey olduğuma inanıyorum.
Uçuruma geldiğimizde arabadan indim ve uçurum kenarına gittim ve oturdum. Bu uçurum tekti ıssızdı bu yüzden seviyordum burayı. Tam uçurum kenarından bir arsa aldığım için burası benimdi. 1+1 lik bir kulübemde vardı ama çok küçüktü. İçinde yemek vardı yatak vardı ve ilaçlarım. Ne olursa olsun ilaçlarda duruyordu. Her hafta temizlemeye birileri geliyordu yemekte getiriyorlardı bu yüzden 'hadi gideyim' dediğimde yanıma birşey almıyordum.
Atilla yanıma gelip oturdu. İlk olarak anlatmaya ben başladım.
"Küçükken üvey babam beni hep döverdi suçu hep kendimde arardım ama büyüdükce böyle olmadığını anladım çünkü sebepsiz döverdi sevmezdi beni. Annem hiç karşı çıkmazdı hatta üstüne birde bana gülerdi. İşte bu benim canımı yakıyordu. Büyüyordum kendi kendime. Taki bir gün evden kaçtığımda bir kaç kişi beni arka sokakta sıkıştırmıştı. Sarhoşdular. Beni biri kurtardı Ali abim. Beni onlardan korumuştu. MSÜ de okuyordu daha asker olmamıştı ama bana askerim demişti o gün en büyük hayalim asker olmaktı benim. Ben şuan buradaysam Ali abinin bana o günkü yardımı ile. Büyüdüm ve geçen sene (göreve gitmeden önceki zaman geçen sene oluyor 6-7 ay geçtiği için) beni hastaneden aradılar ve ailemin gerçek ailem olmayabilceğini söylediler üzülmedim gittim ve test yaptırdım. Mustafa haklıydı sevgi bekliyordum."
Titrek bir nefes aldım. İster istemez göz yaşlarım dökülüyordu. Bu sefer Atilla derin nefes aldı ve konuşmaya başladı.
"Annem beni doğururken çok kan kaybettiğinden dolayı ölmüş babam iyi biri değildi. Annemle görücü usulü evlenmişler ve babam hep annemi dövermiş. Annemi taciz ettiği için ben olmuşum zaten isteyerek değilmiş. Babam beni istememiş fakat annem doğuracağını söyleyip hep babamdan gelen atakta karnını korurmuş. Babam asla iyi biri değildi. Annem öldükten sonra annemi aldattığı kadın ile yaşamaya başlamış fakat o kadın.."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gerçek ailem
Teen Fiction23 yaşındaki yüzbaşı Almina'nın telefonu çalar ve hastaneye gider