"Bişey demicek misin?.."
Jungkook hala ondan cevap beklerken Jimin kaçmak için delik arıyordu.Ne cevap vericeğini oda bilmiyor,ne hissettiğini oda farkında değildi.Kafasını kaldırıp sadece altında havlu olan sevgilisine baktı.Ona dürüst olmalıydı.
"Jungkook..Zaman."
Jungkook duyduğuyla şeyle aslında gayet iyi cevabını almıştı.
"Zamana bırakalım.Bende bilmiyorum."
Jungkook anlarcasına başını salladı.Onu kaybetme düşüncesi veya daha kazanamadım düşüncesi içinde gene burukluk oluşturmuştu.
Cevap vermedi.Vermek de istemiyordu açıkçası.
Dirseklerini dizlerinden çekip karşındaki sarışına baktığında kaçamak bakışlarla ona baktığını fark etti.Çekik gözleri üst vucudunda,hafif belirgin olan baklavalarında geziniyordu.
Jungkook bi süre onu incelemesini izledi.Madem zamandı,bir şansı da vardı öyleyse.
Ayağa kalktı ve sevgilisinin yanına her adımladığında oturan sarışının bakışları daha da aşağıdan bakmaya başladı.
"Annem geç gelir mi?"
Jimin tam yakınında, önünde duran çıplak üst vücutla yutkundu.Bakışları istemsizce karşındakinin kasıklarına kayıyordu.Biraz daha inse gözükecek olan özel bölgesi,ona garip hisler uyandırıyordu.
"Geç gelir."
Jimin dikkatini dağıtmaya çalışırak karnının kenarında olan hafif sarıya dönüşen morluklara baktı.Elini kaldırıp parmaklarını hafifçe morlukta gezdirdi.
"Acıyor mu?Krem sürelim mi acıyorsa?"
"Yok."
Jungkook belinde gezinen eli tutup baklavalarına götürdü ve bıraktı.
"Buralarda gezinmen daha hoşuma gider.."
Jimin başını kaldırarak alttan ona baktı.Bakışlarındaki kararlılığı görünce yutkundu.Elinin olduğu yere baktı.
Dediğini ve aslında onun istediği şeyi yaparak parmaklarının karnın çıkıntılı yerlerinde gezdirdi.İçinde hissettiği hoş duyguyla sıcaklaşırken parmaklarını aşağa doğru sürükledi.Her indiğinde kalbi hızlanırken kasıklarda duran el tutuldu.
"Şşş.. Hemen mi?"
Jungkook aşağa eğilerek dolgun dudaklara yapıştığında ne kadar özlediğini fark etti.Jimin hemen kabül ederek bir öpüşme başlattıklarında ikisi de moda girmişti.
Jungkook sarı saçları okşıyarak başını yana çevirdi ve dilini içeri gönderdi.Jimin de dille karşılık verdiğinde kollarını Jungkook'un boynuna doladı zevkle.
Jimin hızlıca geri çekildiğinde şapırtılı bir ses ortaya çıkmıştı.Jungkook sorar gözlerle baktığında Jimin hemen cevapladı.
"Yukarıda yapalım."
"Hay hay."
Jungkook ani beklenilmeyen bir hamlede bulunarak sarışının kalçasından biraz aşağıdan kollarını sararak kucağına almasıydı.
"Hopala!Hadi gidelim."
Jimin ani hareketle gözleri büyürken birşey demedi ve onu merdivenlere taşımasına izin verdi.Merdivenleri yarılarlarken Jimin hızlıca konuştu.
"Kıyafetlerin!Kıyafetlerin kaldı."
"Ah, doğru."
Gittikleri yoldan geri dönerek adımladı Jungkook.Koltuğun yanına çömeldiğinde Jimin düşmemek için sarıldı.Jungkook kıyafetleri tam alıcak iken belinde duran havlunun düştüğünü fark ederek sıkıca tuttu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TOXİC - JİKOOK
Teen Fiction(Dikkat fazla toksitlik içerir!) Her çiftin bir hayalleri,umutları vardır.Onların ise sadece hayali; Bir gün kavgasız geçirebilmektir. Angst değil.
