5•Çok garip birkaç dakika

503 57 5
                                    


Attığı mesajı umursamayarak ağladığım gecenin sabahı çok kötüydü.

Ağlayarak uyuduğum için gözlerim şişmiş, başım deli gibi ağrıyordu. Artı olarak sevmesem bile midemin boşluğunu dolduran yiyeceklerin yokluğu kendini fazlasıyla gösteriyordu.

Dün, bir dans öğretmenimi daha kaçıracağım heyecanıyla hiçbir şey yiyememiştim, ondan sonra da zaten cezalıydım. Sonuç olarak heyecanım elimde patlamıştı işte.

Dersin başlamasına tam 2 saat vardı. Uzun zaman sonra ilk defa benim için geç sayılabilecek bir saatte uyanmıştım ve berbat bir haldeydim. Başımın içinde biri  çığlıklar atıyormuş gibiydim. Beni hâla kaldırmamalarıda ayrıca korkunç bir şeydi. Normalde olsa başımda biter, tüm gün söylenirlerdi.

Yerimden hızlıca doğrulup odamda benim için ayrılan banyoya girip elimi yüzümü yıkamıştım. Hiç istemesemde aşağı inmeliydim. Yüzüme vurduğun her bir su canımı yakıyor, şişmiş gözlerimi çınlatıyordu.

Vücudumun sersemliğinden dolayı, merdivenlerden destek alarak aşağı indiğimde evde sadece hizmetlilerin olduğunu görmüştüm. En başından belliydi, önemli bir işleri yoksa beni asla rahat bırakmazlardı. Ben onlar için ne en önemlisi ne de en gereksiziydim.

Hizmetçi noona yanıma gelip "Efendim, anneniz mutfağa girmenizin yasak olduğunu söyledi ayrıca dans dersinizde sorun çıkarırsanız..." Cümlesini tamamlamadan mahçup bir şekilde başını önüne eğmişti. "Sizi geberteceğini söyledi."

O, buna üzüleceğimi düşünerek cümlesini söylemekte zorlansa da, ben her zaman duymuş ve alışmış olduğum cümleyi umursamamıştım. Çünkü gerçekten aç hissediyordum, bu yüzden, "Peki o zaman odama kocaman bir sürahi su getirir misiniz?"diye sormuştum. "Ve birazda buz getirir misin noona?"

Odama geçip kocaman sürahiyi başıma dikmiştim. Sürahiyi kafama dikmeden önce, Bay Kim ile ilk tanışma anımız aklıma gelmesiyle yüzümü buruşturmuştum. O adama fena gıcık kapıyordum.

Ve evet, midemdeki boşluğu suyla doldurmayı planlıyordum! Şaka gibiydi ama gerçekti. Kendi evimde köle hayatı yaşıyordum.

Ardından istediğim buzu gözaltlarıma sürüp belli etmeyecek şekilde kapatıcı sürmüştüm. Bay Kim'in ağladığımı bilmemesi gerekiyordu.

***

Kendi yöntemlerimle hayatta kalmaya çalıştığım 2 saatin ardından yine dans odamdaydım. Alışık olduğum odanın duvarları midemi bulandırıyordu artık. Etrafa baktıkça içim daralıyordu.

Aklımı dağıtmak adına ayağımı aklımdaki şarkının ritmiyle yere vururken, içeri sevgili dans öğretmenim girmişti.

Gülümsüyordum ve o, bunu beklemiyor gibiydi.

"Jeongguk?" demişti. O geceden sonra üzgün olmamı bekliyordu, normal olarak.

Yanıma adımlasıyla yüzümdeki gülümseme daha çok büyümüştü. Tam karşımda yerini aldığı sırada, "Adım Jeongguk değil." diyerek yanıtlamıştım onu.

"Neden gerçek ismini sevmediğini anlayamıyorum. Aslına bakarsak sana dair çoğu şeyi anlamıyorum." Sesli mırıldanmasına karşılık ciddi, ama gülüşümü bozmadan cevap vermiştim.

"Bay Kim, kişisel hayatıma ve kararlarıma saygı duymalısınız."Anlamazca onaylayıp derin bir nefes vermişti. "Peki mesajıma neden cevap vermedin?"
dediğinde küçük bir kıkırtı bırakıp, "Özür dilenecek bir şey yoktu çünkü aksine, karşılık vermeniz hoşuma gitti," demiş ve "sonunda sıkıcı olmayan bir oyun bulmuşum gibi." diye eklemiştim.

 Nightcore | TKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin