4. bölüm

11 4 0
                                    

"Sessiz ol!" Diye bağırdı hiç tanımadığım bir erkek  sesi.
"Bırakın beni bu yaptıklarınız yanınıza kâr kalırmı sanıyorsunuz." Babamın sesiydi ama göremiyordum onu ağaçlar vardı. Çokça ağaç...
Ormandaydım karanlık bir geceydi köpeklerin sesi beni korkutuyordu. Tanıdık bir ses daha duydum adımı söylüyordu hatta bağırıyordu. Sesi tanıyordum, etrafımda dönüp sesleri arayışımın ardından ağaçların  arasından bir silüet belirdi göremedim, tam anlamıyla geceyle bütünleşmiş bir gölge gibiydi. ağacın arkasından bana bakıyordu hissediyordum.

O karanlıktı...
O geceydi...
O karanlığa dâir herşeydi...

                            .....

Yatağımdan ani bir şekilde kalktım korkmuştum bu kabus beni çok etkilemişti babamın sesi, yüzünü tam göremediğim ama sesi oldukça tanıdık olan o adam, ellerimin titremesini durduramazken komedinin üstünde duran su dolu bardağı aldım suyu yavaş yavaş içmeye başladım. Hızlı adımlarla banyoya gittim elimi yüzümü yıkadıktan sonra üstümü degistirdim.
Hâlâ gördüğüm rüyanın etkisindeydim bu gün oldukça rahat sade bir kombin ve makyaj yaparak odama girdim.

Üç haftadır korayların evine gidip geliyordum ama bir sonuç yoktu lida benimle konuşmuyor neler olduğunu anlatmıyordu ama pes edecek değildim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Üç haftadır korayların evine gidip geliyordum ama bir sonuç yoktu lida benimle konuşmuyor neler olduğunu anlatmıyordu ama pes edecek değildim. telefonumu çantamı alıp, arabama yerleştim koray beyin evine doğru sürdüm.
...

Her zaman yaptığım gibi arabayı şoföre verdim. Yine kapıda beni karşılayan adının beren olduğunu öğrendiğim hizmetliye gülümsedim hiç beklemeden lidanın odasına çıktım. Bağırma sesleri geliyordu yavaşladım kapıya doğru yanaştım sesler kesilmiyordu ama artık net duyuyordum.
Korayın sesini duydum öfkeliydi ama lidaya neden bağırıyordu ki..
"Biraz daha oyna işte, bişey deme sus, sessiz kal yeterki biraz daha gelsin. Kaç sene bekledim senin haberin var mı?"
Ve o bana karşı cılız,titrek çıkan ses şimdi abisine gürlüyordu.
"Ya yeter abi yeter! Kızın bir hayatı düzeni var kalkıp bunu bozamazsın nereye kadar böyle sürecek? Napacaksın zorla mı tutacaksın onu burda?"

"LIDA HADDINI AŞMA! DEDIKLERIMI YAP YETER"
Bir isler dönüyordu kafam karışmıştı haftalardır bana konuşmayan lida abisine bağırmıştı. Hasta değildi bu hastalık değil başka bir iş vardı ve ben onu çözemiyordum. Telefonumu çıkardım eflalin whatsapp sohbetine girdim.

Rüya eflall😽💗:
Bugün 9.40:

-Rüya koray şahinin evindeyim haberin olsun. Burda durumlar biraz karışık anlayamadığım şeyler oluyor. Yakın zamanda buluşalım.

- Nasıl anlayamadığın şeyler yağmur çık o evden kendini tehtid altında hissediyorsan. Seni almaya geleyim mi?

-Hayır hayır gerek yok yakın bir zamanda buluşalım programım çok sıkı bu aralar.

- yine kendi bildiğini okuyorsun yağmur. Tamam bak dikkat et en ufak şeyde bana yaz ara hemen gelirim.

- teşekkür ederim canım arkadaşım💗

-dikkat et kendine yaz mutlaka❤

Telefonumu çantama koydum kapıyı iki kez tık tıkladım içeri girmek için izin istedim ben girerken koray da odadan çıkarak lidayla beni yanlız bıraktı.
"Eee bu gün nasılsın lida?"
Bu gün farklıydı hasta görünmüyordu sacları parlamış yüzü ışıldamıştı. nazik gür ve güzel sesiyle cavap verdi.
"Yağmur ben iyiyim de senin bu evden bi an önce çıkmak gerekiyor." Paniklemişti. Ben de korkmuştum. Ne demek oluyordu bu şaşkınlıkla oturduğum yerde kalmıştım. " a-anlamadım ne demek istiyorsun."
"Ben sana sonra anlatırım durumu ama şimdi çıkmazsan bir daha çıkamayacaksın." Bir süre birşey söylemeden öylece durdum şoktaydım. Eşyalarımı topladım lidanın dediği gibi evden çıkacaktım kapıya çıktığımda şöförden arabamı getirmesini istedim ama getirmedi sinirlenmiştim "arabamı getirirmisiniz ofise geç kalıyorum!" Benim haykırışlarım aramı güldürüyordu. Merdivenlerin başında koray belirdi kollarını bağlamış öylece duruyordu beni izliyordu.
"Koray bey arabamı getirmesini söylermisiniz."

"Hayır şu anlık araban burda kalacak Seninle beraber. Içeri geçelim."

"Anlamadım." Yüzüne sert ve kararlı bakıyordum ama içimdeki çocuk korkudan titriyordu. Anlayamıyordum rüyayı aramam gerekiyordu o beni kurtarırdı.

"Anlamayacak birşey yok yağmur içeri geç bir tatsızlık çıkmasın."
Korayın bunu demesinin ardından etrafım siyah giyimli adamlarla çevrildi korkmuştum ama belli edemezdim yavaş ve sakin adımlarla merdivenlere doğru ilerledim adamlar ben eve girene kadar etrafımdaydı.

Eve girer girmez koray bağırmaya başladı." NERDE O!" beren korkuyla cevap  verdi. "Kim nerde efendim." Koray hiçbir şey görmüyordu yerimde öylece kalmıştım "GİT O KÜÇÜK HAINI ÇAĞIR BANA!" merdivenlerden aşağı inen lida cevapladı "ne istiyorsun benden abi?"

"NE DİYE BENİM İŞLERİME KARIŞIYORSUN."
Gözlerim bir koraya bir lidaya gidiyordu ben niye burdaydım asıl isyan etmesi gereken kişi bendim bi anda hic olmadığı  kadar yüksek sesle bağırdım.
"BEN NEDEN BURDAYIM BIRAKIN DIDISMEYI BANA ACIKLAMA BORÇLUSUNUZ!" Ikisinin de gözü benim üstümdeydi koray beren diye bağırdı "buyrun efendim"
Koray sisinirl "şu hanini odasına at kapıyı kilitle çıkmasın ben diyene kadar." Gözleri tekrar beni bulduğunda artık eskisi gibi bakmıyordu gözlerinde  sadece karanlık görüyordum şiddetle bağırdım. " BEN NEDEN BURDAYIM KORAY."

"Dinlen zamanı gelince öğrenirsin."
Öfkeme hakim olamadım ama koraya da  birşey yapacak durumda değildim kapıya doğru koştum kapıyı açamadan belimde kocaman bir el hissettim çırpındım bağırdım kolumda küçük bir acı hissettim. Gözlerim kararırken kendimi karanlığa mahkûm ettim...

Düşler Ve Düşüşler Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin