neredesin sevgilim~//HYUNLİX¬

16

Sabah uyandığımda bu sefer hyunjin göremedim saate baktığımda saat daha 9 Du gerçi erken bir saat ama işimiz olduğu için iyi bir saatti. Elimi yüzümü yıkayıp aşağı indim kahvaltıyı hazırlıyordu herkes.

"hyunjin nerde"

"çalışma odasında"

"tamam"

Seungmin le konuşurken ne kadar soğuk olursanız okadar iyidir yoksa başınızın belası oluyor. Kapıyı tıklatıp içeri girdiğimde soyeon bardakları topluyordu hyunjin ise pijamalarımla işine odaklanmıştı.

"günaydın sevgilim"

"günaydın bebeğim"

Hyunjin kucağını pat patladı.

"soyeon getirmemişim daha ya bari getirene kadar oturayım"

Telefonumu açıp soyeonu aradım ve odaya gelmesini söyledim.

"buyrun bay Lee"

"ofis sandalyesi nerede?"

"unutmuşum kusura bakmayın bay Lee hemen getiriyorum"

"çabuk"

Soyeon kapıyı kapattığında hyunjin arkadaki dolaba ittirdi sandalyeyi. Dolabı açıp içinden bilgisayar çıkarttı. Bu ne dercesine baktım.

"bu senin yeni bilgisayarın bebeğim içinde bütün belgeler ve benim merak ettiğin etkileşimlerim var yani bundan sonra işine yarayacak herşey içinde."

"ohh jinnie teşekkür ederim"

Diyerek bilgisayarı açıp şifre koydum. Hyunjin de şifreyi biliyordu bend ehyunjnini bilgisayarının şifresini biliyordum. Soyeon neden hala gelmedi diyerek ayağa kalktım.

"ararız gelir bebeğim gel otur"

"hayır bu sefer ne yaptığına ben bakacağım"

Hyunjin beni onayladı ve işime döndü bende kapıyı açıp çıktım odadan. Bir aşağı kata indiğimde eşya odasından birtakım sesler geliyordu. Tam anlaşılmıyordu ama az çok da anlıyordum. Biraz daha yakınlaştım. Bu soyeondu sanırım gizli gizli telefonla konuşuyordu.

"gelecek merak etme"
--
"evet sevdiler beni"
--
"bilmiyorum"
--
"tamam görüşürüz"

Soyeon arkasını döndüğünde tam karşısında ben vardım.

"evet soyeon gizli gizli kimle konuşuyordun"

"şey bay Lee"

"gizli gizli kimle konuşuyordun!"

"s-sevgilimdi yeni işimde beni merak etmiş aramıştı bende kimseye rahatsızlık vermek istemedim o yüzden gizli konuşuyordum"

"peki ver telefonunu"

"ama.."

"VER!"

"buyrun"

"bu bende kalacak Bi süre"

"peki siz nasıl uygun görürseniz bay Lee"

Hızlı bir şekilde yukarı çıktım sinirden deli olmuştum. Odaya geçip üzerimi değiştirdim. Üstüme siyah boğazlı altıma da hafif bol bir pantolon ve bot giyip yüzüklerimi ve birkaç altın gümüş karşımı kolye taktım. Sarı saçlarımı şekillendirdikten sonra aşağıya indim. Çalışma odasına geçtiğimde hyunjin yoktu. Saate baktığımda saat 1 buçuktu. Woojinle buluşma saati gelmişti.

"NE HAYIR TEK GİTMİŞ OLAMAZ!"

Hemen telefonu çıkartıp hyunjin mesaj attım.

Sevgilim💞