8. BARBAROS

133 9 0
                                    

Gece Turgut'la yatmıştım. Onun odasında yatmıştık ve oturup kahvaltımız ediyorduk bir dizi eşliğinde. Aklıma batan fikirle çatalımı bırakıp "artık seninle yatmama karar verdiğimize göre senin odana biraz makyaj masası ve benim kıyafetlerimle doldurmamız gerekicek. Benim odam da ilerde çocuk odası olabilir." dedim. "Olur adamlara söylerim hallederler."

Vedat'ı sen öldüremiyorsan ben öldürürüm Turgut. Vedat ölücekti. Madem oğlu yapamıyor o zaman gelini yapıcaktı. Fakat zamanı daha gelmemişti. İlk önce Turgut yavaş yavaş onun parasını mirasını sömürmeliydi.

Yemeklerimiz bittikten sonra Turgut'un yanından çıkıp yatak odasına çıktım. Kenarda duran telefonumu aldım. Meyra'yı aradım. "Eylem ?" diye sormasıyla "buldun mu nerde olduğunu ?" diye sordum. "Evet sana konum atarım. Ama tek gitme istersen. Barda ve başkaları var yanında Kerim'in. Güvenli olmaz." deyince "sorun değil zaten korumalar bırakır oraya yakın bir yere. Çok uzak mı ?" dedim.

"Yok değil. 10 dakika mesafe var birşey değil. Gidip abimin şoföründen istemede seni bırakmasını."

"Yok merak etme halledicem ben. Sen bana konumu at ben hazırlanacağım."

"Evden nasıl çıkacaksın."

"Sana gelicem kahveye hadi orda görüşürüz." deyip kapattım hemen. Odaya Turgut girince ona dönüp "Meyra'nın yanına gidicem ben. Kapıdakilerden biri beni bırakabilir dimi ?" diye sordum.

"Evet de nerden çıktı ?"

"Meyra arkadaşım sonuçta. Buluşup bir kafede kahve içicez."

"Yanına bir kaç kişi almadan gitme sakın !"

"Sen demedin mi daha fazla kiralık katil gelmez diye ?"

"Evet gelmez zaten ama Vedat gelebilir. Sırf siyasi bi şikayet ettik diye boş durmaz babam."

"Tamam merak etme beni. Hem az çok kendimi savunmayı öğrendim."

"Dua et Meyra yanında olcak Eylem. Yoksa paşa paşa oturur dolma sarardın."

"Kendin sarmayı öğrende sar. Aa."

"Karımın ellerinden yemek daha güzel ama."

"Benim ellerimden yemedin o gün Turgut. Ben sadece 5 tane felan sarabildim. Hepsini Emine Abla yaptı."

"Öğreniyorsun işte zamanla 100 olur."

"Neyse çık sen de ben bi giyiniym."

"Çıkayımmı ?"

"Evet Turgut. Sapık mısın burda durup beni izliyeceksin ?"

"Evliyiz farkında mısın ?"

Ona döndüm. Ellerimi belime koyup "anlıyorum seni. Peki madem sen bilirsin." dedim. Dolabın karşısına geçip giyeceğim kıyafetleri ayarladıktan sonra Turgut kapı pervazına yaslandı. Kollarını çiçek yapıp gözlerini bana dikti. Gerçek evlilik yapmıştık bir ara bu doğruydu. Birbirimizi seviyorduk bunuda kabul etmiştik. Ve geleceğimizi birlikte devam ettireceğimizi de kabul etmiştik. Görebilirdi. Bunu doğal karşılayarak üzerimdeki tişörtü çıkarıp siyah südyenimle kalınca azıcık utandığımı hissettim.

Bu doğal olabilir ama neden gözlerini dikip bakarsın ki Turgut. Altımı da çıkarıp iç çamaşırlarımla kalınca Turgut'a bakmamaya özen gösterek yatağa bıraktığım kıyafetleri giyindim. Tamamen hazır olduktan sonra Turgut'a baktım. "Nasıl oldum ?"

"Güzel ama elbise sanki biraz-"

"Gayet kapalı hiç laf etme çıkarmam bidaha üstümü..."

"Fazla güzel diyecektim Eylem."

BEN (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin