Sekreter

30.bölüm

Kafamı kaldırarak Mary'nin gözlüklerimi takmasını bekledim. Gözlüklerimi taktıktan sonra gergince suratına baktım.
Bugün izin günümüzdü ve Mary yüzünden şirketteydik. Dün gece her ne kadar rahatlatmaya çalışsam da huzursuz bir gece geçirmişti. Sürekli uyandığı ve döndüğü için ben de uyuyamamıştım. O yüzden bugüne bir toplantı koyup onu rahatlatma niyetindeydim.
Mary parmaklarını elime sürttükten sonra defterini alarak doğruldu. Gerginlikle ısırdığı dudağı yaralanmıştı. Camın önündeki peteğe yaslanırken önüne gelen saçlarını gevşek bir topuz yaparak kalemle tutturdu.
Tanrı'm daha önce bunu yapıyor muydu? VE BU HAREKET BANA NEDEN BU KADAR SEKSİ GELMİŞTİ!

Kapı açıldığında kafamı çevirdim. Ashton salına salına içeri girerken Mary hızla dikleşti. Ashton'un omzundaki ceketi alırken dudaklarımı ıslattım. Ashton elimi sıkarken hafifçe dudaklarımı kıvırdım. Ashton tebessüm ederken Mary yanıma yaklaştı. O da el sıkıştı. Yerlerimize geçerken sandalyeyi sıkıca kavradım. Eğer onların yanlışı yüzünden benim güzelim uykusuz kaldıysa gerçekten fena halde tepki gösterirdim. Lafımı esirgemezdim.

Toplantı başladığında Ashton'ın sekreteri elindeki dosyaları önüme bıraktı. Kendi hesapladıklarına göre ortada milyarlarca dolarlık bir hata söz konusuydu. Mary yanıma gelerek çantasındaki dosyaları çıkartırken elleri titriyordu. Dosyalarımızı Ashton'un önüne bıraktı.
Bir süre muhabecilerimiz hesap yaparken biz de olasılıkları konuştuk. Bu kadar büyük hata payının olduğu bir yerde işe devam edemeyeceklerini belirtirken boğazımı temizledim. Thomas (muhasebecim) kravatını gevşeterek doğruldu.
"Bir sorun mu var?"
Boğazını temizledi.
"Hata bizden kaynaklı."
Ayağa kalkarak tepesine dikildim.
"Bir kez daha hesapla."
Thomas ter dökerken iki kez daha hesaplattım.
İkisinde de yanlış bizde çıktı.

"Üzgünüm. Ben de bakabilir miyim?"
Mary yanımıza yaklaşırken Thomas'ın önündeki dosyaları çekip Mary'nin yüzüne bakmadan eline tutuşturdum. Yerime otururken Mary kaşlarını çatarak kağıtları masaya bıraktı.
"Bana bütçe planı böyle verilmemişti."
"Tamam. Not tutmaya devam et."
Yüzüme bakarak geri çekildi.
"Haklısınız."
Ashton'la iş bitişi vermek için anlaştık. Sonuç olarak ortada bir hata mevcuttu. Kimden kaynaklı olduğu önemli değildi.

Toplantı salonundan çıkarken Mary koşturarak peşimden geliyordu.
"Gerçekten doğruyu söylüyordum. Elime geçen-"
Elimi havaya kaldırdım.
"Başım çatlıyor."
Hızla susarken odama girdik. Masama oturduğumda Mary elime bir hap bıraktı. Hapı yuttuktan sonra masadaki kupama uzandım. Suyumu içerken Mary kravatımı gevşetti. Gömleğimin düğmelerinden ikisini açtıktan sonra arkama geçerek alnımı ovdu. Sesimi çıkartmadım. Bana ekstra bir yakınlık göstermedi.
"Karnım acıktı."
"Ne istersiniz efendim?"
"Başka işimiz kalmadığına göre dışarıda yiyebiliriz değil mi?"
"Efendim bugünü not etmem için bana yarım saat verebilir misiniz?"
Saate ufak bir bakış attım.

"Bana bir fincan kahve yaptıktan sonra bir saat odana geçebilirsin."