Bölüm 5

31 7 16
                                    


Bugün bizimkilerle buluşacaktık. Bizim ofisde. Mirza da geliyordu. Aslında tepkisini merak ediyorum. Benim kim olduğumu bilip bilmediğini de. Umarım sert bir tepki vermez. Ama şimdi bunları düşünüp moralimi bozmak istemiyorum. Zaten bugün öğrenirim diuerek sate baktım.
Saat on buçuğa geliyordu ve biz bir de buluşacaktık. Normalde pazar günleri beni on ikiden erken kaldıramazdınız ama durumlar farklı.

Hemen kısa bir duş aldım ve krem falan sürdüm derken saate baktım on bir buçuk... Buçukların benimle alıp veremediği ne acaba?

Gri bir pantalon ve kahverengi bir sweet seçip giydim

Gri bir pantalon ve kahverengi bir sweet seçip giydim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

(Gözlük, çanta ve küpe yok)

Beraber ders çalışmak için buluşuyorduk. Ofiste çalışmak için güzel bir ortam vardı ve bir ara konusu açıldığında birlikte çalışabileceğimizi söyledim. Gerçekten bilikte çalışmak benim de motivasyonumu arttırıyordu.

Ve yine saate baktım tahmin edin kaç? On iki buçuk... Bunaldım vallahi bunaldım.

Yanıma çözeceğim ve eksik olduğum derslerden kitap ve kalemlik aldım. Montumu da giyip çıktım. Bizimkilere mesaj attım çıktım diye işte. Ofis yakınlarda olduğu için ben yürüyordum. Diğerleri muhtemelen birlikte arabayla geleceklerdi. Mirza 18 yaşında olduğumdan ehliyeti vardı. Büyük ihtimalle o sürerdi.

Ofisin yanındaki kafeye gittim. Hepimizin uykusu açılmamış olabilirdi sonuçta. Herkese birer kahve alıp çıktım. Şimdi 8 kahveyi nasıl taşıdı diyeceksiniz poşete koyduşar. Ağızı kapalı. Dörder dörder poşetlenmiş kahve, test kitapları ve Efil'i aramak için telefonumla harika görünüyordum. Tam Efili arayacakken önümde havalı bir araba durdu.

Kardeşim mahhallede neyin havasını atıyorsun ya bir de camları kapamış derken şoför koltuğundan Mirza çıkmasın mı? Yandaki koltuktan Göktuğ çıkmasın mı? Arkadan da Laçin, Efil, Akaman ve İzer çıktı. Allahtan düşündüğümü içimde tutmuşum yoksa vay halime.

"Selamın aleyküm canım arkadaşlarım" dedim. Çaktırmıyoruz.

"As" dedi Akaman. Cıvık işte.

Merabalaştıktan sonra içeri girdik. Ben kahveleri masaya koydum. Kitapları çıkardım. Diğerleri de sıralara yerleşmişti. Babam daha önce evde İsem ses yaptığı için buraya böyle bir şey yapmıştı. Bir duvarı kitaplık, ortada masa, karşıda pencereler ve diğer duvarda da süs ve kalan kitaplar vardı. Benim de bazı kitaplarım evde kalabalık olmasın diye buradaydı. Annemin azıcık düzen takıntısı olabilirdi. Ucundan.

"Kahve aldım isteyen alsııınn" dedim. Biraz enerjik konuştuğuma baköayın iki dakika sonra test kitabının başına oturduğumda kafamı sırya koyacaktım...

Ama yok. Bugün çalışacağız. Sözümiz söz kardeş. Iy o nasıl cümle. Yüzümü buruşturmuş olmalıyım ki Laçin "Aliş o ne surat" dedi ve kahkahalarla gülmeye başladı. Efil ike Karmen de bana dönüp gülerlerken erkeklerde merak etmiş olmalı ki dönüp biza baktılar. Neyse ki ifademi toplayabilmiştim. Bir rezillik daha kaldıramam.

Olur Mu? TEXTİNGHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin