Bugün annem için önemli bir gündü. Bizde hep beraber bir yemek planı yaptık. Taehyung babalarını da çağırmıştık. Annemler her yıl bugün hüzünlü geçirirlerdi ama artık böyle olsun istemiyordum.
"Bebeğim nasıl olmuş sence ?"
Taehyung patates püresiyle uğraşıyordu. Sosladığım tavukları bir kenara bırakıp ellerimi temizledim ve ona baktım.
"Olmuş ama biraz daha ezmelisin."
Kollarını ovuşturarak bana nazlandı. Kaşlarımı kaldırıp gülmemek için dudaklarımı birbirine bastırdım.
"Ah çok yorucu ama vitam yorulmasın deltası halleder."
Ciddi bir ifadeyle kaslarını şişirerek püreyi ona uzatmamı istedi.
"Azcık ben yapayım sevgilim yorulmuş kasları acımasın."
Püreyi bir kaç kez ezmeye çalıştığımda engellemedi. Arkama geçti. Kollarımdan tutarak beraber yapmak istedi. Taehyung bana göre gerçekten kaslıydı. Parmaklarımı acıtmadan kuvvet vermeye başladı.
"Çok güçlüsün Jeon Jungkook."
Kıkırdayarak yüzüne bakıp tekrar püreye döndüm. Parmaklarımı kocaman ellerinin altından çektim ve ezeceği sadece onun ellerine bıraktım.
Kollarına sarıldım ve göğsüne yaslandım. Göğsüne yaslanmamla beni iyice tezgahla arasına sıkıştırdı. Omzuna kafamı yasladığımda yanağıma öpücük kondurdu.
"Mis kokulum. Yoruldun demi ?"
Onu onaylayacak şekilde mırıldandım. Bugün ne kadar iş yaparken beni yalnız bırakmasa da yorulmuştum. Ama onunla iş yaparken hiç aklıma gelmiyordu yorgunluk.
"Otur güzelim biraz sen az kaldı ben hallederim."
Püreyi yavaş yavaş ezmeye devam ediyorken bir yandan minik öpücükler bırakıyordu.
"Yok seni yalnız bırakamam."
"Hımmm. Niye kaçırırlar mı beni?"
İmalı sorusuna karşılık tebessüm ettim. Kendimi ona sürterek onayladım.
"Hıhım. Kaçırırlar deltamı sonra hepsini bulur vururum."
Yaslandığım göğsünden ayrıldım ve yüz yüze gelecek şekilde ona döndüm.Taehyung gülerken çenesine öpücük kondurdum.
"Benim deltam kimseye vermem."
Gözlerine bakarak söylediğimde benimle göz göze geldi. Kollarımı omzuna doladım. Arkamdan cam sesi geldiğinde bakmak için dönecekken dudaklarıma yapıştı. Tek kolumla naptığını öğrenmek için arkamdaki eline götürdüğümde püre tabağını kenara çektiğini hissettim.
Alt dudağımı emerek dudaklarının içine çekti. O kadar yavaş ve emerek öpüyordu ki. Göğsümde kelebekler pır pır ediyordu. Ve böyle öpülmekten de hoşlandığımı şuan öğreniyordum.
Keyifle mırıltılar bıraktım. Mırıltılarım hoşuna gitmiş olucakki dudaklarımın üzerine gülümsedi. Dudaklarımdan ayrıldığında geri çekilmedi. Çekilsin de istemiyordum.
"Hoşuna gitti."
"Hıhım."
Cilveli şekilde ona baktım. Belimden tutup kaldırdı ve tezgaha oturmamı sağladı. Yüzlerimiz eşitlenmiş hatta ben bir tık yukarısında kalmıştım. Aramızdaki boşluğu tezgaha tutunup kendimi ona ittirdiğimde memnuniyetle belime sarılıp kendine çekti.
Avcumu yüzüne yasladım. Suratının her bir yanına minik öpücükler koydum.
"Güzel bebeğim sevişmeyi bende istiyorum ama çok vaktimiz kalmadı."

ŞİMDİ OKUDUĞUN
secret vita
Fanfic"Beni arkadaşlıktan fazla görmeyen bir deltanın vitası olacaktım. Hayır kesinlikle bilmemeliydi." "Umarım benim vitam o olur çünkü ben başka bir kokuyu başka bir gözleri istemiyorum."