Yaralanma

25 6 1
                                    

Okyanus'tan;
Güneşle birbirimize baktık sonra ikimizde etrafımızdaki kişilere baktık.

Aralarından biri öne doğru çıkıp bize yaklaştı sonra da 'ooo kimleri görüyorum burda Okyanus üsteğmen ve arkadaşı Güneş teğmen' dedi dalga geçtiği belli bir ses tonuyla.

Onu umursamamaya çalışarak kaç kişi olduklarını saydım.NE şuan etrafımızı saran toplam 35 kişi var ve biz sadece iki kişiyiz ama şöyle birşey var biz bordo bereliyiz her türlü burdan çıkarız.Benim yanımda iki silah,iki bıçak vardı bu sefer Güneş'e baktım Güneş'in yanında ise sadece bir silah ve bir bıçak vardı.Tekrar düşünmeye başladım yardım çağıramam.

Etrafa bakınırken burda tek olmadığımızı gördüm bizimkinler de buradaydı.Güneş'e baktığımda o da bana baktı ne oluyor dercesine bende karşıya bakmasını işaret ettim gözlerimle.O da baktığında görmüş olucak ki dudağının kenarı kıvrıldı.

Kafa salladığımda eğilmesini anlattım Mors alfabesiyle iyi ki Mors alfabesiyle konuştuğumuzu anlamamışlardı.Karşı tarafa baktım onlar kafa sallayınca bende Güneş'e bakarak kafa salladım ikimizde eğildiğimiz gibi silahlarımızı çıkarttık ve geriye doğru çekilmeye başladık çünkü mermimiz azdı.

20 dakika sonra hepsi ölmüştü.Tim yanımıza geliyordu ama aralarından Hasan abi önden geliyordu yaramız var mı diye bakmak için önden geliyordu muhtemelen tam yanımıza yaklaşmışken bir anda durdu.

Hepimiz ilk başta ne olduğunu anlayamadık ama bir kaç saniye sonra hepimiz sol omuzundan vurulduğunu gördük tim etrafımızı sardı ve Hasan abiyi vuran kişiyi bulmak için bazıları ayrıldı diğerleri ise bizim yanımızda kaldı.

Hasan abiden sonra burda en iyi ben yaralara bakardım.Yanımızda ilk yardım seti olmadığı için kıyafetimin kol kısmından kopardım ve yaranın biraz üzerine bağladım.

Ondan sonra ise nabzına baktım.Eğer biraz daha ambulans gelmezse ölebilirdi.Bağırdım 'ambulansı aradınız mı?' Poyraz 'aradık komutanım yoldalar'dedi.

Kıyafetimin kol kısmından biraz daha kopardım ve bu sefer yaraya baskı yapmaya başladım.Sonra ambulansın siren sesleri geldi kulağıma yetişmişlerdi sedye getirdiler hemen sedyeye yatırıp ambulansa soktular yanında biri gelse iyi olur dedi hemşire.

Atlas da 'Okyanusla biz gideriz siz albay'a haber verin'dedi.Şuan reddedicek durumda değildim o yüzden direk ambulans'a bindim.Hastaneye vardığımızda Hasan abi baya kan kaybetmişti direk ameliyata aldılar.Ardından bizimkiler geldi.Güneşle birbirimize sarılıp ağlamaya başladık.

Sakinleşemiyordum,bizim yüzümüzüzden ölebilirdi...Hasan abinin karısı gelmişti oğlu ve kızı yoktu yanında muhtemelen annesine emanet gözleri ağlamaktan kıpkırmızı olmuştu.bizde ondan farksız değildik.

Albay geldi 'Karaca'nın durumu nasıl?'dedi.Merve 'Bilmiyoruz ama hepsi bu ikisinin suçu!'diye bizi gösterdi haklıydı.

Betülde kafa sallayarak onu onayladı tam albay birşey diyicekken hemşire geldi yanımıza ve 'durumu iyi.Odaya alıcaz 1-2 haftaya anca iyileşir.' karısı Ayla abla 'Peki onu ne zaman görebiliriz?' dedi.

Hemşire 'Bunu doktora sorsanız daha iyi olur.Birazdan kendisi çıkar.' diyip gülümseyip uzaklaştı.Hepimiz rahat bir nefes almıştık.Hasan abi iyiydi bunu duymak iyi hissettirdi.Hasan abiyi odaya alalı üç gün olmuştu ve artık onu görebilicektik.

İlk içeri karısı girdi.Sıra bize geldiğinde biraz tereddüt ettik korkuyorduk çünkü bizim yüzümüzden ölebilirdi.Kapıyı çaldık içerden gel sesini duyunca içeri girdik.Hasan abi özür diliceğimizi anladığında 'Özür dilemenize gerek yok.

Siz beni kaç kere kurtardınız.Belki şehit olabilirdim ama en azından borcumu size ödemiş olucaktım yani içiniz rahat etsin hem ne zaman çıkıcam ben çok sıkıldım burda dağda gezip temiz bir hava almak istiyorum.' diyip gülünce bizde güldük.

Bende 'Bir-iki haftaya taburcu olucaksın abi merak etme.' Hasan abi 'Ne ben o kadar gün ne Yapıcam vurun beni komutanım valla vurun dayanamam ben burda sıkılırım.' dedi.

Güldük sonra bir anda Güneşle ikimiz aynı anda 'Abi hastaneden kaçmak yok söz ver.' Hasan abi hızlı bir şekilde göz kırpıştırdı sonra da 'Siz aklımı felan mı oluyorsunuz birde siz kızları anlamıyorum valla bir anda aynı şeyi aynı anda diyip bitiriyorsunuz nasıl yapıyorsunuz anlaşıp mı diyorsunuz anlamadım.' hepimiz kahkaha attık.Sonrada 'Abi meslek sırrı söyleyemeyiz dimi Güneş.' Güneşte 'Evet abi meslek sırrı söylersek büyüsü bozulur.' gene gülmeye başladık.Süremiz dolmuştu o yüzden Hasan abiyle vedalaşıp dışarı çıktık.

3 gün sonra; Tekrar görev emri gelmişti ama albay Ayaz'ın bizimle göreve gelmeyeceğini söyledi.Bizde sorgulamadık ama merak ediyordum.Timle bizim timin yerinde operasyon için hazırlanıyorduk.

Hepimiz hazır olduğunda bir baktık Hasan abi geliyor.Hasan abi yanımıza gelip 'Aaa komutanım ayıp oluyor bensiz görev olur mu hiç?' diyince 'Senin hastanede olman gerekmiyor muydu?' Hasan abi 'Ne hastanesi orasıda neresi?' dedi.Bu seferde 'Kaçmış olma ihtimaliniz yüzde kaç Hasan abi?' Hasan abi düşünürmüş gibi yaptı sonra da 'Yüzde yüz komutanım.'.'Napıcam ben sizinle diye mırıldandım.

O zaman hazırlan asker beş dakikan var.Süren başladı.' diyince hemen hızla hazırlanmaya başladı bu haline gülümsedim.'Hasan abi yavaş ol yaran acıyacak.' dedim Hasan abi de 'Beş dakikam var komutanım hızlı olmam gerek.' dedi bende 'Tamam yavaş ol süre tutmuyorum yaranın acımasından daha önemli değil süre.' dedim.

O da baş salladı ve sordu 'Ayaz nerde göreve gelmiyor mu?' bu seferde Poyraz 'Bilmiyoruz Hasan abi komutan bu göreve gitmiceğine söyledi.' dedi.

Hakketten neden bizimle göreve gelmiyordu.Merak etmiştim.O sırada hem düşünüyor hemde yanıma mermi alıyordum.

Merakım giderek artıyordu çünkü daha yeni Ayaz karargahtan çıkmış gidiyordu ve albayda onun arkasından birşeyler mırıldanarak geliyordu.Albay yanımıza geldi.

Albay 'Karaca senin burda ne işin var?Hastanede olman gerekmiyor mu?' Hasan abi 'Evet komutanım ama-' demişti ama albay sözünü kesti ve 'Görev daha önemli diye düşündüğün için burdasın dimi?' Hasan abi 'Evet komutanım!' dedi.Albay 'Peki asker bu seferlik böyle olsun ama görevden sonra hastaneye gidip tedavini devam ettireceksin.' dedi
Hasan abi kafasını salladı ve 'Emredersiniz komutanım!' dedi.Poyraz 'Komutanım birşey sorabilir miyim?' dedi.

Komutan 'Sor teğmenim.' Poyrazda 'Albayım Ayaz neden göreve gelmiyor?' dedi.Albayda 'Bazı sebeplerden dolayı görevden sonra öğreniceksiniz zaten teğmenim merak etmeyin.' Poyrazda 'Emredersiniz komutanım dedi.Albay 'üsteğmenim' dedi bende 'Turan timi helikopter bin!' diye emrettim.






Uzun zamandır yazmıyordum.Kusura bakmayın.

•En sevdiğiniz karakter kim?

•Yazım yanlışı varsa kusura bakmayın.

İnstagram: bettywattyy, bettyywatty_

Sizce Ayaz neden operasyona katılamadı??

AskerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin