7

26 3 6
                                    

Bölüm 7

Doğa Dağlı

"Günaydın,"

Nilay cıvıl cıvıl bir sesle yanıma gelip oturduğunda ona dönüp gülümseyerek aynı şekilde karşılık verdim. "Günaydın."

"Of Doğa, haftaya vizeler var. Ne bok yiyeceğim ben?"

"Yani, onu devamsızlık yapmadan önce mi düşünseydin güzelim?"

"Pişman değilim," dedi gülerek. "Yine olsa yine yaparım."

Cevap vermeyerek sadece gülmüştüm. Gözüm kapıdaydı. Bugün Ilgazla ortak dersimiz vardı ve ben olduğundan daha erken gelmiştim. Kalbim heyecanla onun gelmesini bekliyordu. Nilay telefondan birkaç kişiye mesaj atıp bana döndü. "Sen de notlar var mı?" dediğinde, başımı salladım. "Var ama bugün çıkacak konuları kendisi söyleyecekti. O zaman notları sana atarım," dediğimde, mutlulukla cıvımış ve bana sarılmıştı. "Bir tanesin sen."

Nilay geri çekildi. Geçen sene hastane zamanlarımda bana çok yardım etmişti. Benim için not alıyor, her gün işledikleri şeyleri tek tek anlatıyordu. Nilay'ı gerçekten seviyordum. En sonunda Baysal'ı gördüğümde kapıda gözlerim Ilgaz'ı aradı ama arkasından gelmemişti. Galiba sonra girecekti. Her zamanki gibi sınıfa selam verip gözleri Nilay'a döndüğünde parlamıştı. Ilgaz ondan hoşlanmadığını söylemişti ama emin miydi?

"Sivaslı," ağır adımlarla yanımıza doğru ilerlerken tek elini cebine koymuş, diğer eline de kaskını takmıştı. "Başladı benim mesai," dedi Nilay, bıkkınlık içeren sahte bir ses tonuyla. Güldüm. Ilgaz ne zaman gelecekti?

"Bak bak," dedi Baysal. Üstünü göstererek. Bugün üstünde motorcu montu yoktu. Siyah, geniş bir deri ceket, koyu yeşil boğazlı bir kazak ve siyah bol paça pantolon giymişti. "Kombinimi beğendin mi?"

Nilay kıkırdadı. "Çok beğendim Baysal. Bayıldım."

Baysal sırıttı. "Bayılma kız. O kadar iyi değil ama çabalıyoruz," sonra Nilay'a göz kırpıp ekledi. "Senin için."

"Tanımasam inanacaktım," dedi Nilay. Sonra Baysal kaskı masamızın üstüne koyup heyecanla konuştu. "Size defile şov yapayım. Bekleyin," Baysal çocuk gibi tahtanın oraya gidip üstünü düzeltti. Nilay gülmüştü. Ben de onu izlerken sırıttığımı fark ettim. Eğlenceli bir çocuktu. Baysal değişik ve kendince etkileyici olduğunu düşündüğü bakışları bize atıp ellerini kot cebine koyarak başparmağını dışarıda bıraktı ve yürümeye başladı. Gülmemek için dişlerimi alt dudağıma bastırdım. Baysal'ın yüz ifadesi her şeyden komikti.

Kendi kendine şarkı mırıldanıp yürürken Nilay kahkahalarla gülmeye başlamıştı. Ben de ona katıldım. Baysal birkaç kere dönüp yürüdü. O da gülüyordu. "Nasıl? Beğendiniz mi şovumu?"

"Bayıldık bayıldık," dedi Nilay, kahkahalarının arasından. "Özellikle o bakışlarına."

"Şunlara mı?" diyip yeniden o bakışları attığında Nilayla güldük. "Baysal Demircioğlu gururla sunar,"

O arada kapıdan giren Ilgaz'a döndü bakışlarım. O da bu tarafa baktığı için bakışmıştık. Yüzünde geniş bir tebessüm ile bize doğru gelirken derin bir nefes çektim içime. Onu görmek kalbimin hızını arttırıyordu. "Oo paşam," dedi Baysal, bizden birkaç adım uzaktaki Ilgaz'a. "Hani gelmiyordun lan sen? Yalancı göt."

ʀᴜʜᴀ ᴅᴏᴋᴜɴᴍᴀᴋHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin