bi şeyler oluyo bi şeyler oluyo, oy verip yorum yapmayı unutmayın lütfen yapraklarım dökülüyo çünkü 🥲 keyifli okumalar dilerim 🪻🔮
"ne, ne defteri be ne diyorsun?"
"ne defteri olduğunu gayet iyi biliyorsun. elimde gördüğümde dehşete düşmüştün resmen. çok korkmuş görünüyordun, sanki içinde her ne varsa görmüş olmamdan kaynaklanıyordu korkun."
genç kızın gözlerinde ise aynı endişe vardı şimdi. zaten dolu olan gözleri bir de gerginlikle açıldığında yutkunup bir adım geri çekildi.
"ne korkacağım ya? senden mi korkacağım? ben, gayet normaldim sen yanlış anlamışsın." kızıl çocuk hafifçe gülümsemekle yetindi şimdilik, daha fazla üzerine gitmenin anlamı yoktu ama aybike'nin ondan saklamaya bu kadar önem verdiği şeyin ne olduğunu bilmeyi çok istiyordu. "hem biz şuan ne konuşuyoruz ki? sen neden buradasın ki? gitsene hadi, çık."
"ne mi konuşuyoruz? eğer saçma sapan özgür methiyelerinle bölmeseydin ne konuşmak istediğimden bahsedecektim."
"istemiyorum bahsetme." dedi kız bir çırpıda. eğer berk şuan ondan özür dileyecekse her şeye inanması ve ona kanması, yeniden çekim alanına girmesi an meselesiydi. o yüzden özür dilememesi canının daha fazla yanmaması açısından daha iyiydi. "konuşmayalım da zaten ne gerek var?"
"ne gerek var?"
genç kız evet der gibi başını yana eğmişti sadece. berk'in fazlasıyla bozulduğunun farkındaydı ama bunu düzeltmek için tabi ki de hiçbir şey yapmayacaktı. berk de onu kırmıştı ve bunu defalarca yapmıştı.
"ben gideyim o zaman."
"git."
"bana söylemek istediğin bir şey var mı?"
genç kız ise bu cümle karşısında da öylece kalmıştı. söylemek istediği çok fazla şeyi vardı ona ama bunları söyleyebilecek gücü yoktu.
"teşekkür ederim, kolye için. ve tabi bunlar için de."
gülümsedi berk. aybike de onun gülüşüyle gülümsemişti.
"rica ederim. iyi geceler."
"iyi geceler." dedi genç kız kızılı kapıdan gönderirken. kapıyı arkasından kapattıktan sonra da çok derin bir nefes verdi. sırtını kapıya yaslayıp gözlerini kapattı. kalp ritminin normale dönmesini beklerken yutkundu kuruyan boğazını bir ümit nemlendirebilmek için. her yeri sıcacıktı, yanaklarına dokundu. alev alıyordu. elleri ise tam tersi buz gibiydi.
daha sakin hissettiğinde yatmaya karar verdi, zaten geç olmuştu. bir de yarına dersi vardı ve uykusunu tam alsa iyi olurdu. çikolatalarının kalanını kaldırdıktan sonra güllerini ve kutusunu odasının en güzel yerine koyup yatağına uzandı, elini kolyesine götürdüğünde de kendi kendine gülümsemeye başlamıştı.
🔮
berk okula geldiğinde gece aklından hiç çıkaramadığı kızı görmeyi bekliyordu. onu gördüğünde de yanına gitti doğruca, yine özür dilemeye çalışmayacaktı. belli ki aybike olan şeyler hakkında konuşmak istemiyordu. onun yerine olacak şeylerin kontrolünü eline alıp onları güzelleştirmeye çalışması daha doğru olacaktı.
"günaydın." ela gözlü kızın gireceğini gördüğü an sınıf kapısında beklemeye koyulmuştu onu. yanına geldiğinde oldukça sıcak ve içten seslenişiyle şaşırmış kız gülümsedi hafifçe. oysa ki dün geceden sonra berk'in yine dalgaya başvurmayacağını biliyordu ama onunla konuşmaktan mümkün oldukça uzak durur gibi gelmişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
belki de olabilirdik bu defa. | ayber
Teen Fictionaybike, her geçen gün kalbini kıran berk'e aşık olmaktan nefret ediyordu.