Hastaneye geldik ve Batu'yu ameliyata aldılar.Yere oturmuş duvara yaslanıp şişmiş gözlerle saatlerdir öylece boşluğa bakıyorum.Nefes alamıyorum sanki,o içeride bu haldeyken ben neden hala nefes alıyorum ki?
Gözümden yaşlar dökülmeye devam ederken Ege yanıma gelip oturdu.
"Saatlerdir birşey yemiyorsun,al bunu ye bari"dedi ve elindeki tostu uzattı.Başımı olumsuz anlamda salladım ve:
"Canım istemiyor."dedim.
"Lütfen."dedi.
"Peki,tamam"dedim ve tostu aldım.Yemiyecektim biliyorum ama Ege'yi kırmamak için aldım.
Yine gözlerim uzaklara daldı ve o sırada doktor ameliyathaneden çıktı.Hepimiz ayağa fırladık.
"Are you Batu's relatives?(Batu'nun yakınları siz misiniz?)"dedi.
"Yes,what is the status(Evet,durum nedir?)"dedi Ege.
"The bullet went right under his heart,the situation was very serious.The last 12 hours are very important for us.If He survives these 12 hours,the danger will pass(Kurşun tam kalbinin altına girmiş,durumu çok ciddiydi.Son 12 saati bizim için çok önemli.Bu 12 saati atlatırsa tehlike geçicek.)"dedi
Derin bir nefes aldım ve verdim.
"So can we see he(Peki onu görebilir miyiz?)"dedi Buse.
"Why not after 12 hours(12 Saat sonra neden olmasın?)"dedi ve gitti.
Buse ve Ege sarıldılar.
"Ameliyatı iyi geçmiş."dedi Buse.
"Tabi iyi geçicek kızım,hemen Yılmaz benim kardeşim."dedi Ege.
Ayrıldılar ve Buse gelip banada sarıldı.
"O iyi olucak değil mi Adel?"dedi.
"Tabiki iyi olucak.Batu o bırakmaz bizi."dedim.
"O silahı sıkanları elime bi alıyım,hiçbir güç kurtaramaz onları."dedi Ege.
"Eee ne yapıcaz şimdi?"dedi Buse.
"Ben sizi eve bırakayım isterseniz."dedi Ege.
"Hayatta olmaz.Batu'nun iyi olduğunu görmeden şurdan şuraya gitmem."dedim.
"Bende.Kardeşimle birlikte çıkıcaz burdan."dedi Buse.
"Tamam,belli ki sizi ikna edemiyicez.Ama ne olursunuz azıcık uyuyun,göz altlarınız mosmor,gözleriniz şiş şiş."dedi.Çok haklıydı ama uyuyamazdım.O orda belki de acı çekerken ben burda uyuyamazdım.
"Ben biraz uyusam iyi olur aslında."dedi Buse.
"Tamam uyu şurda gel."dedi Ege.4 SAAT SONRA
"Adel,uyu artık lütfen."dedi Ege.
"Uykum yok."büyük bir yalandı bu,deli gibi uykum vardı.
"Uykun var.İnat etme artık,bak bu gidişle eve götürecem seni."dedi.
"Ege uyumak istemiyorum."dedim.
"Lütfen Adel uyu."dedi.
"Batu şu kapıdan çıkana kadar uyumıyıcam."dedim.Ege oturduğu yerden kalktı ve yanıma gelip oturdu.
"Batu uyumadığını bilseydi uyuman için herşeyi yapardı.Kendini düşünmüyorsan Batu'yu düşün."dedi.
"Ege birşey söyliceğim."dedim.
"Söyle."dedi.
"Ben Batu vurulduğunda..."
"Evet,sen Batu vurulduğunda."
"Onu kimin vurduğunu gördüm."Başını hızla bana çevirdi ve:
"Kim vurdu?"dedi.
"Bak sakin ol tamam mı?"
"Adel,benim kardeşimi kim vurdu?"
"Benim bir arkadaşım var,bana yıllardır platonik olarak aşık.Amerika'ya gelince ondan kurtulacağımı düşündüm ama öyle olmadı."dedim.
"Üzgünüm,ben,böyle olsun istemezdim."dedim.
Ege hızla ayağı kalkacaktı ki kolunu tuttum ve onu durdurdum.
"Ege dur.Söyleyeceklerim daha bitmedi."dedim.Bana döndü ve baktı.
"O çocuğun,yani Aras'ın arkasında o kadın vardı,gördüğüm o silüet."dedim ve göz yaşım düştü.
"O silüeti mi gördün?"dedi.
"Evet.Ege ben ne yapıcam.Gitmiyor bu lanet olası silüet gitmiyor!Çok yoruldum o kadının yüzünü görmekten.Ne yapıcam ben ne yapıcam?"derken ağlamamın şiddetlendiğini yeni fark ediyordum.
"Şşş,tamam ağlama.Geçicek Adel,geçicek.Birlikte geçireceğiz."dedi ve bana sarıldı.Benden ayrıldıktan sonra başımı onun omzuna yasladım ve boşluğa bakmaya devam ettim.
"O iyileşir,değil mi?"dedim.
"İyileşecek,o seni,beni ve Buse'yi bırakmaz,merak etme."dedi.
"Umarım dediğin gibi olur."dedimYavaş yavaş kapanan göz kapaklarımın farkında değildim.SABAH OLUR
İrkilip uyandığımda hala Ege'nin omzunda uyuyordum.Ege ve Buse hala uyuyordu.Etrafa bakındım ve Batu'nun doktorunu gördüm.Kalkıp yanına gittim ve:
"Sorry,ı was going to ask about Batu's situation?(Pardon,ben Batu'nun durumunu soracaktım)"dedim.
"He is out of danger.He will be discharged in 2 days(Tehlikeyi atlattı.2 gün sonra taburcu edilecek.)dedi.
"So can I see her?(Onu görebilir miyiz?)dedim.
"She is sleeping now,but you can go and wake her up if you wish(Şuan uyuyor ama istersen gidip onu uyandırabilirsin.)dedi.
"Okay,thank you(Tamam,teşekkürler.)dedim ve gittim.Ege ve Buse'nin yanına geldiğimde:
"Ege,Buse uyanın.Batu'yu görebilirmişiz."dedim heyecanla.
"Hı,ne?dedi Buse.
"Batu'yu görebiliriz diyorum."
"Ne,hadi görelim o zaman!"dedi Ege ve ikiside ayaklandı.
Batu'nun kaldığı odanın kapısına gelince Ege:
"Ee hazır mısınız?"dedi.
"Evet."dedim.
Buse başını evet anlamında salladı.Ve içeriye girdik.Batu uyuyordu.
"E Batu uyuyor."
"Kendi isteğiyle uyuyormuş,yani uyandırabiliriz."dedim.
"Uyandıralım o zaman."dedi Buse ve Batu'nun başına gitti.
"Ağabeycim,uyan hadi bak biz geldik."dedi Buse.
"Batu,kardeşim."dedi Ege'de başına gidip
Batu yavaş yavaş gözlerini araladı ve bize baktı.Yattığı yerden doğruldu.
"Abim,sonunda uyandın."dedi Buse ve boynuna atladı.
"Buse'm,uyandım tabi,uyandım."dedi Batu.Buse Batum'dan ayrıldı ve Ege'ye baktı.Ege'de Batı'ya sarıldı ve:
"Çok korkuttun oğlum bizi,kalbimize iniyordu."dedi Ege.Daha sonra oda Batu'dan ayrıldı ve Batu'yla göz göze geldik.Kısa bir bakışmanın ardından bende ona sarıldım ve:
"Çok korktum,bizi bıraktın sandım,ben senin öleceğini"dediğim sırada Batu beni susturdu ve:
"Şşş,düşünme böyle şeyleri.Ben sizi asla bırakmam,sizi yalnızlığa terk etmem"dedi bana sarılırken.
Bir süre sonra Batu'dan ayrıldım.
"Hastaneleri çok fala sevmem."dedi Batu.
"2 güne taburcu olacaksın."dedim.Başını onaylar anlamda salladı.
"Tek bir tane refakatçı isterler,kim kalıcak?"dedi Buse.
"Ben kalırım."dedim.
"Olmaz,ben Batu buradayken hayatta onu bırakıp gitmem,gidemem.Birini yalnız bıraktığımda neler olduğunu gördüm.Dersimi aldım ben,Batu'yla birlikte çıkıcam ben buradan."dedi Ege.Neyin dersini almıştı,kimi yalnız bırakmıştı ki?Son birkaç saatimizi Batu'yla odada sohbet ederek geçirmiştik.Saat akşam 8 olduğunda Batu:
"Buse,Adel siz artık eve gidin.Zaten perişan olmuşsunuz,çok yorgun olduğunuz gözlerinizden belli oluyor.Eve gidin dinlenin,sonra yine gelirsiniz."dedi.Buse:
"Ama"diyeceği sırada Batu:
"İtiraz istemiyorum.Lütfen."dedi.
"Peki,tamam."dedi Buse.Batu'yla göz göze geldik.Gözlerinden ne dediğini anlayabiliyordum
Lütfen
"Yarın,Saat tam 09.00'da olurum Batu Eldem."dedim.
"Tamam,kabulümdür Adel Uysal."dedi gözlerime bakarak.Buse Batu'ya sarıldı ve ardından ben sarıldım.
"Görüşürüz."dedim ve kapıya doğru yürüdüm.
"Birşey olursa,saat fark etmez,hemen beni arıyorsunuz."dedi Buse.
"Görüşürüz."dedi ve odadan çıktık.Eve geldiğimizde saat 8 buçuktu.Annemlere mesaj yazdım ve Buse'lerde kalmak istediğimi söyledim,izin verdi annem bu konularda çokta katı bir insan değildir.
Buse'nin odasına girdiğimde üstümde Hala Batu'nun kanının olduğu elbisenin durduğunu gördüm.Acıyla yutkundum ve Buse'ye:
"Bana verebileceğin kıyafet varmı?"diye sordum.
"Var hemen veriyim."dedi Buse ve dolabından bana kıyafet çıkardı.Gri,bol bir eşofman,üstünde beyaz bol bir tişört vermişti.Hemen onları giydim ve Buse'nin yatağına oturduk.
"Ona birşey olucak diye ödüm kopuyor."dedi Buse.
"Benimde,aklım orda kaldı."dedim.
Sırtımı yatağın başlığına yasladım ve Buse'de yanıma geldi ve başını omzuma yasladı.
"Sen Batu'ya aşık mısın?"diye sordu.
"Aşık mıyım bilmiyorum ama,ona çok önem veriyorum.Ben kendimi değersiz hisseden bir insanım,ama o bana kendimi çok değerli hissettiriyor."dedim.
"Adel,sana bir sır verebilir miyim?"dedi Buse.
"Beni bir kız kardeşin olarak gör Buse.Aramızda kalmasını istediğin herşey aramızda kalır,istediğini söyleyebilirsin."dedim.
Gözlerimin içine baktı ve:
"Ben birinden hoşlanıyorum..."dedi.~~~
Bölümü nasıl buldunuzzz?
Batu'yu vurduğun için pişman mısın diye sorarsanız,hayır değilim.🤭
Neysee bir sonraki bölümde görüşmek üzeree💕
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gizemli Ev
Horrorİkinci kurguma hoşgeldin! O gün Adel'in hayatının değiştiği gündü.O gün Adel'in Batu'yla tanıştığı gündü... Hayatının tepe taslak olduğu gündü... Büyükannesinin ani ölümünden sonra Amerika'ya taşınan Adel ve ailesi,orda büyük bir belaya bulaşırlar.A...