Uyandığımda saat öğlen iki olmuştu. İlk defa bu kadar uzun uyuduğumu hatırlıyorum. Telefonu elime aldığımda Efe: "Günaydınnn Asooş" yazmıştı. Sırf ben ona efoş dedim diye intikam almaya çalışıyordu. Bunun üzerine kendi kendime bir kahkaha atıp "Sanada günaydınnn efoşş" yazdım.
Şuan günaydın mesajıyla dalga geçiyor olabilirim ama birgün bana günaydın yazmasa kahrolurum.-Seni çok özledim güzelim
-bende çok özledim ama maalesef çalışıyorsun.
-Yemek molasında yanına gelsem olmaz mı?
-Annem izin vermez daha yeni buluştuk.
-Camdan baksan yeter be güzelim.Sırf 5 dakika camdan beni görebilmek için yemek molasını feda ediyordu. Belki de ona aşık olmamın sebebi buydu. Sevdiğini öyle bir belli ediyordu ki. Karşısındaki duvar olsa inanın o bile Efeye aşık olurdu.
Hayır olamazdı. Çünkü Efe Kara bana ait. Bazen düşünüyorum "bu çocuk gerçekten benim kaderim" diye. Acaba nasıl bir Sevap işledim de yaratan bana Efeyi verdi? Niye verdi bilmiyorum ama iyiki verdi. Çünkü ben artık onsuz bir hayat hayal bile edemiyorum.
Her neyse çok duygusallaştım. Efe'nin molaya girmesine 10 dakika vardı. Hemen küçük bir poşete birkaç parça atıştırmalık koydum. Benim yüzümden aç kalmasına izin veremezdim.
Evin önüne geldi ve evimiz 1. Katta olduğu için aramızda çok bir mesafe yoktu. Öncelikle poşeti uzattım. Sonra içine bakıp yiyecekleri görünce "Merhametli sevgilim benim" dedi.
-Burdasın ama dokunamıyorum çok saçma.
-bu aralar çok fazla suskunlar izledin sanırım.
İkimizde gülüşmeye başladık. 5 dakika bile görmek bana ilaç gibi gelmişti. Kol saatine baktıktan sonra "Ben artık gitsem iyi olur" dedi. Uzun bir ayrılık değildi bu ama içimi hüzün kaplamıştı. Sadece "Tamam.." dedim. O da tamam diyerek gitmeye yöneldi ve kendimi tutamayıp arkasından "Efe!!" dedim. Arkasını dönüp bana baktı ve " efendim güzelim" dedi. "Seni çok sevdiğimi unutmadın değil mi?" Dedim. "Unutmak mümkün mü? Gözlerin parıldıyor" dedi ve tekrardan arkasını dönüp gitti.
Odama geçtim ve kendimi yatağa fırlatıp tavanı izlemeye başladım. Bir süre sonra aynadaki yansımamdan sırıttığımı fark edip. Kıkırdamaya başladım. Tam o esnada annem içeri girip "Sen iyice delirdin farkında mısın" diyip güldü.
" Deli edenler sağolsun anne" diyemedim..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İLTİCA
Teen FictionBu kitabımda Asel adlı karakterimizin sürekli sığınacak bir liman bulduğunu sanıp her seferinde sırtından vurulmasını konu aldım.o zaman hadi başlayalımm karşınızdaa iltica..🎉🙌🏻