İyi okumalar :)
"Güldün, güller açıldı penceremin demirlerinde.
İyi ki geçtin dünyadan.
Sahi ya doğmasaydın?"
Nazım HikmetBillie Eilish - TV
2009
Temmuz
Soner'in anlatımıylaTelevizyon izlerken annemin mutfak kapısından salona geldiğini gördüm. Yanıma gelip elinde duran tabağı bana uzattı. Elinden portakal dolu tabağı aldım ve yemeğe başladım. "Elif teyzenin doğumu bugüne ertelenmiş ona bakmaya gideceğim. Eğer bebek doğduktan sonra gelmek is-" annem lafını bitirmeden. "Evet isterim çok isterim" diye bağırdım.
Ağzım dolu olduğu için ağzımdan portakalın suları akmıştı. Annem bana tiksinirmiş gibi bakıp hızlıca yanında duran masadan peçete alıp, bana attı. "Sil şu ağzını iğrenç görünüyorsun." dedi. Annem çok titiz biriydi. Bu tarz şeylere asla katlanmazdı. " Ben çıkıyorum, evi dağıtma, geçen sefer ki dağınık bulursam bir terlikle kurtulamazsın" diye beni uyardı ve arkasını dönüp kapıdan çıktı. Çıkarken kıkırdamıştım ve o bunu duyduğu için bana ters ters bakıp kapıyı sertçe çarpıp gitti.
Annem doğum uzmanıydı asında sadece doğum uzmanı değildi. Tam bilmesem de çok iyi olduğu konularda vardı. Mahallemizde ani bir hasta olsa hep annem bakardı. Annem benim gözümde kurtarıcıydı. Ama o beni sevmiyordu. Neden sevsin ki zaten? Sevmediği bir adamdan doğan çocuğunu, ben olsam bende sevmezdim. Ya da sever miydim?
Elif teyze, annemin en yakın arkadaşı hem de karşı komşumuzdu ve bugün doğum yapacaktı. Elif teyzede doktordu ve oda işinde çok başarılıydı.
Çok temiz kalbi biriydi Elif teyze, onların evine gittiğimde gerçek aile havası alabiliyorum. Sanki gerçekten nefes alıyormuş gibi hissettiriyordu.
Bizim evde aile havası asla olmaz. Sanki bembeyaz olan bu evde karanlığa batmış üç kişi gibiyiz. Kimse kimseyi sevmez bu evde, babam da eskiden kalp doktormuş ama sonrasında hastanenin önemli bilgilerini aranan bir suçluya sızdırdığı için işinden kovulmuş ve sözde acısını gidermek için alkole başlamış ve sonuç alkolik birisine dönüşmüş. Eve hafta da bir kez geliyordu. O da parası bittiği zaman annemden para istemek için gelirdi. Annem ilk başlarda vermiyordu ama babam onu çok önemli bir şey üzerine tehdit ettiği için parayı vermek zorunda kalıyordu...
Annem beni hiç sevmez. Ufak bir ses dahi çıkarsam evde beni saatlerce odama kitleyip aç susuz bekletiyordu. Bu yüzden sessizliği elde edebildim. Evin içinde artık bir hayalet gibiyim, kimse beni fark etmez ya da duymaz.
Babam öfkeli biridir, bir gün eve annemden para istemeye geldiğinde ona yalvarmıştım. Lütfen gitme diye ayaklarına sarılmıştım. Kıyafetimden beni kendi boyuna ulaştırıp sallamıştı. Sonrasında yara sertçe atmıştı. O zaman çektiğim acı çok ağırdı. Ondan sonrasında sürükleyerek evimizin Bodrum katına indirmişti. Kapıyı kitleyip saatlerce beni dövmüştü. Canım acımamıştı çünkü bağışıklığım çok yüksekti. Acı çekmezdim ama bedenen acı çekmezdim. Ruhen çok acı çekmiştim o gece...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Son Ay
Science FictionBir imza, yirmi çocuğun hayatını değiştirdi. Tanrı yirmi çocuk için doğmadan ölümlerini imzalattı. O imza onların ölüm dilekçeleriydi. Yirmi çocuk için ölüm anne karnına düşmeden imzalanmıştı...