24# Sienna Darkson'un Sırrı

182 22 7
                                    

"Bu yüzleşmeyi 14 yıl bekledim sevgili Harry." dedi Voldemort. "Koskoca 14 yıl. Fakat tam şuanda senden çok daha önemli meselelerim var." diye konuştu sanki sohbet ediyorlarmış gibi. "Şimdi iplerini çözeceğim ve o kupaya gidip Hogwarts'a dönmene izin vereceğim. Bunu yapacağım ki gidip burada olan biteni anlat. Herkes Lord Voldemort'un geri döndüğünü öğrensin. Öğrensin ki o aptal Ölüm Yiyen sürüsü sadakatsizlikleri yüzünden titresin." 

Arnold denen adam asasını kullanarak kupayı yanlarına kadar uçurdu. "Aptal çocuk." diye mırıldandı Arnold. "İpleri çözdüğümüz an asana davranacaksın değil mi?" dedi başını iki yana sallayarak. "Ah evet öyle yapacak." dedi Voldemort alayla gülerek. "İpleri çözüp vaktimizi harcamasına izin vermeye lüzum yok Arnold. Kupayı eline tutuştur gitsin." dedi Voldemort, Harry'e arkasını dönerken. Arnold havada süzülen kupayı Harry'nin eline yaklaştırıp tutmasını sağladı. "Yine görüşeceğiz Harry Potter." 

***

Harry'nin gittiğine emin olduktan sonra Voldemort gözlerini korkusuzca Sieanna'nın yüzüne çıkardı. Gördüğü şeyle bedeni öfkeyle kasıldı. Bakışları yerde acı içinde kıvranan Felix'i buldu. Yanına adımlayıp yüzüne sert bir tekme geçirdi. Felix'in burnundan çatırdama sesi geldi. "Ölmek için bana yalvaracaksın piç kurusu!" diye kükredi sinirle. 

"Lütfen." dediğini duydu Sieanna'nın. "Şimdi değil, bu günü 13 yıl bekledim." diye devam etti kadının kadife gibi olan sesi. Voldemort, ağır ağır başını salladı. "Arnold, Tim; bu piçi alın. Cezasını kesmek için geleceğim. Benden önce hırpalamak isterseniz keyfinize bakın ama öldürmeyin." 

Arnold ve Tim, lordlarının emrini yerine getirmek için hareketlenip Felix'i tuttular ve cisimlenerek kayboldular. 

Voldemort ağır ağır Sienna'nın yanına ilerledi. Gözlerinde şefkatten başka bir şey yoktu artık. Bakışları kadının yüzünü uzun uzun inceledi. Kadının sol gözünün altındaki morluğu görünce ağzının içinde bir küfür mırıldandı. Aralarındaki mesafeyi kapattı. Sieanna'nın canını yakmamaya dikkat ederek dudaklarını morluğa dokundurdu. "Cezasını çekecek." diye fısıldadı.

 Sieanna'nın elleri kalktı adamın kollarına ve omuzlarına dokundu ardından yüzünü elleri arasına aldı. Gözlerinden art arda yaşlar dökülüyordu. "Gerçekten sensin." diye konuştu kısık sesle. "Bizi bırakmadın." 

Voldemort başını iki yana salladı. "Asla bırakmam." diye konuştu kendinden emin bir sesle. Büyük avucunu kadının yanağına yasladı. Saçlarına bir öpücük kondurdu.

"Hadi sevgilim, evimize gidelim artık. Oğlumuza her şeyi anlatmamız gerekiyor." 

***

David, gözlerine gelen ışıktan rahatsız oldu. Gözünü daha sıkı yumup yorganı gözlerine kadar çektiğinde annesinin keyifli kıkırtısını duydu. Yorganı indirip yavaşça gözlerini araladı. "Anne?" diye konuştu çatallı bir sesle. "Buradayım oğlum." dedi Sieanna elini uzatıp oğlunun yüzüne gelen perçemleri geriye iterken. David doğrularak sırtını yatak başlığına yasladı. "Neler oldu? Burası neresi?" diye sordu etrafına bakarken. "O Felix denen it-" diye konuşmuştu ki öfkesini dizginlemeye çalışarak durdu. "Özür dilerim, küfür etmek istememiştim." diye konuştu annesinin gözlerine mahcupça bakarken. 

"Felix denen piç kurusu artık size zarar veremeyecek." dedi tanımadığı bir adamın sesi. David hızla o tarafa döndü. Odanın içinde uzun boylu yapılı bir adam vardı. Tek eli asasına giderken korumacı bir tavırla annesini yanına çekti. 

"Özür dilerim Sieanna ben de küfür etmek istemedim ama o adam sabrımı zorluyor."

"Tom! Ne işin var burada-" diye söylendi Sieanna. Tom mahcupça kadına baktı. "Evet sabırlı olmam gerekiyor biliyorum ama... 14 yıl..." 

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Apr 02 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Bir Direniş Öyküsü: Sirius Black'in KızıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin