Deniz: Ya Çağlar, bu maç önemli senin ilk maçın çok iyi bir skor olmalıı
Deniz: Bu yüzden saçımı düzleştirdim, biliyorsun ne zaman senin maçına gelsem saçımı düzleştiririm ve o zaman sen çook daha iyi oynuyorsun hatta gol bile atığın oluyoo
Çağlar: Ama ben maç öncesi senin kıvırcık saçlarınla oynayıp şans öpücüğü alacaktım
Deniz: Şans öpücüğü hâlâ alabilirsin :))
Deniz: Güzel değil miyim böyle?
Çağlar: Sen her halinle güzelsin deniz fenerim
Çağlar: Ben senin her haline ölür biterim
Deniz: Ya Çağlar ya
Çağlar: Ya Deniz ya
Deniz: Maç öncesi şans öpücüğü için yanına gelicemm
Çağlar: Bekliyorum bebeğim
///////
"Çağlar sal artık beni!"
"Salmam seni!"
Maç öncesi Çağlar'ın yanına gelmiştim o yüzümün her yerine defalarca öpücük kondururken ben ondan kaçmaya çalışıyordum.
Yüzüm öpülmekten kızarmıştı artık. "Gitmen lazım." dediğimde sonunda saçlarıma derin bir öpücük bırakıp geri çekildi kafasını eğdi yanağını dudağıma doğru uzattı gülerek önümdeki yanağına derin bir öpücük kondurdum.
Diğer yanağına o uzatmadan öptüm ardından alnından öpüp geri çekildim "Çık ve herkese Çağlar Söyüncü nasıl oynar göster!" dedim yumruğumu çakması için uzatırken gülerek yumruğunu uzatıp yumruğuma vurdu "O iş ben de!"
Gülerek Çağlar'ın yanından ayrılıp stadda benim için ayrılan yere oturdum pür dikkat sahaya bakarken maçın başlamasını bekledim.
///////
Maç çok şükür sağ salim bitmişti kazanan taraf biz olmuştuk. Çağlar son ana kadar müthiş oynamıştı. Ona olan hayranlığım giderek artmış durumda yanına gitmek için çıkışa doğru ilerledim.
Otoparkta buluşacaktık. Otoparka gitmek üzereyken Çağlar'ı ve etrafını saran hayranlarını gördüm. Hepsine tek tek gülümseyerek imza veriyordu. Dizim ağırsa da bu güzel görüntüyü kaçırmamak için duvara yaslanıp onu izlemeye başladım.
"Bu Çağlar fena bir şeymiş ya!" arkamdan gelen sesle kaşlarım çatılırken yüzümdeki gülüş solmuştu, kafamı hafifçe çevirip arkama baktığımda iki genç kız arkadaş kendi aralarında gülüşerek Çağlar'ı süzüyordu.
"Değil mi? Keşke benim sevgilim olsa." dedi diğer kız sinirle önüme dönerken kendimi sakinleştirmeye çalıştım.
"Kıvırcık, topal bir kızla sevgiliymiş o aciz tipte ne buldu Çağlar anlamıyorum." derince yutkunurken sinirle ellerim yumruk şeklini aldı.
"Değil mi bence de." diyerek hak verdi arkadaşı.
Her hallerinden sadece erkek kesmek için geldiği belli olan iki tipe doğru döndüm onlar hâlâ arsızca Çağlar'ı süzüyordu.
"Kızlar," diyerek dikkatlerini çektim "En azından erkekleri kesmek için maça gelecek kadar aciz değilim." dediğimde şokla bana baktılar.
"S-sen?" dediklerinde gülümsedim "Aynen ben, Çağlar'ın sevgilisi." dediğimde yüzleri daha çok bozuldu.
Belimde hissettiğim ele yanıma doğru döndüm Çağlar gözleri parlayarak bana bakıyordu "Yoruldun güzelliğim, gidelim mi?"
Gülümsedim, "Gidelim hayatım." diyerek elini tuttum otoparka doğru ilerlemeye başladığımızda derin bir soluk bıraktım.
"Ne oldu güzelim, o kızlarla ne konuşuyordun?" diye sordu gülümseyerek ona döndüm "Önemli bir şey değil sevgilim." dediğimde tatmin olmuş olacak ki kafasını sallayarak önüne döndü.
Tanımadığım, hadlerine düşmeyerek yorum yapan insanların ne dediğini düşünerek kendime eziyet etmeyecektim, bu kadar zayıf değildim ben.
"Ee, maçta nasıldım?" arabaya bindiğimizde sorduğu soruyla gülümsedim, "Mükemmeldin sevgilim, gurur duydum seninle." diyerek boynuna kollarımı doladım anında sarılışıma karşılık verdi.
"Bu beraber uyumayı hak ettiğim anlamına mı geliyor?" dediğinde güldüm "Bilmem o anlama mı geliyor?" omzuma kafasını yasladı kedi gibi "Gelsin gelsin lütfen gelsin." dedi çocuk gibi.
"Gelsin madem." dediğimde sevinçle daha sıkı sarıldı.
