12

251 24 22
                                    

(Minho)

Luna'yla beraber tekrar depoya gittiğimizde polisin bağlı olduğu yerde bulunmadığını gördük.Luna beni çekiştirdiğinde deponun arka tarfalarında bir yere geldik.Nerede olabileceklerine dair etrafı incelerken ileride yerde gördüğüm detay Luna'nın koluna tutunmama sebep oldu.Önümüzde dev bir cam vardı.İçerde Hyunjin duruyordu.Hemen önündeyse gözleri bayık bakan polis vardı.Korumalardan biri gelip Luna'ya ve bana birer kulaklık uzatınca Luna'ya bakıp kulaklığı taktım.

" Hyun konuştu mu?"

" Daha Değil."

"Onu Seung a bırakıp gözlem odasına gel."

Hyunjin kafasını sallayıp dışarı çıkarken içeriye Seung girdi,bizde o sırada başka bir odaya geçmiştik.Luna kulaklığına basarak tekrar konuştu.

"Seung onu sakın öldürme bize lazım."

Kapı ardımızda açılınca içeriye Hyunjin ve Hyejin noona girdi.Aklım bir an onunun nerede olduğunu düşünürken silkelendim.

"Bunca zamana kadar uyanmaması çok tuhaf."

"Sadece kabzayla vurmadım çünkü uyuşturucu da verdim."

Seungminin konuşmasıyla ben dehşetle Lunaya dönerken o da elini anlına vurup,oflamıştı.

Seung afedersin ama sen salak mısın ha?"

"Ne alakası var şu an ?"

Luna arka tarafa doğru yürüyüp bir dolabı açtı.İçinde çeşit çeşit ilaç hap ve şırıngalar vardı.Bu kadar şeyi nasıl yakalatmadan biriktirdiklerini düşünüyordum.

"Hangisinden verdin doğruyu söyle?"

"Eee,şu antre mi anye mi öyle bir şeydi?"

"Anator u mu verdin?Seung tam bir aptalsın.."'

"Ne oldu ki?"

"Yok iyi ki yüksek bir şey vermemişsin."

(3.KİŞİ)

Odanın içinde yükselen adım sesleriyle uyştrucunun etkisinde olan kafasını yavaşca kaldırdı.Bakış açısına giren siyah botlarla yerinden kıpırdamaya çalıştı.

"Nasılsınız bay CB97?"

Genç adam konuşmak için ağzını açacağı sırada boğazına gelen doluluk hissiyle boğulacak gibi öksürmeye başladı.

"Vah vah vah kan kusmayada mı başaldık?"

Genç adama ağzına gelen kanı tükürüp bayık bakışlarını karşısında duran bedene çevirdi.

"Canın cehenneme..."

Ayakta duranın yüzündeki tebbessüm donuklaştı.Yavaşça yerde çökmüş olana doğru yaklaşıp dizlerini bükerek boylarını eşit hale getirdi.

"Ben neyi sevmem biliyor musunuz bayım?"

Elini karşısında duranın çenesine koyup yüzleri arasında ki mesafeyi azalttı.Gözlerini direk olarak karşısında ki adama dikmişti.

"Beni çok uğraştıranları, şu an sizin ile uğraşmak istemiyorum?"

Bunları söylerken eliyle karşısında duranının tuttuğu çenesini sıkıyordu.Yüzleri arasında ki mesafe o kadar yakındı ki...

"Ahhhh"

Polis olanın karşısında ki çocuğa kafalık atmasıyla çocuk geriye doğru savrulurken kendiside yere doğru düşmüştü.Elleriyle yerden destek alıp biraz doğruldu.

My heartHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin