3.6

442 85 76
                                    

Oy ve yorum 🌪️
•••

Seçim yapmak.

Hayatımda hiçbir zaman seçim yapmakta iyi değildim. Karar vermek benim için çok zordu. Hele bunun gibi bir karar, verenleri etkileyen ailemle aşkımın arasındaki bir karar...

Önümde savaşan ikiliyi izlerken bir yandan da düşünüyordum. Gitmek istiyorum desem öylece gidecek miydim büyüdüğüm yere? Gerçekten geri döndüğümde her şeyi eski gibi mi bulacaktım? Ailem bana sabah sarılacak, arkadaşlarım yanım gelecek ama sevdiğim adam orada olmayacak mıydı?

Peki ya Sky? Dudaklarımı birbirine bastırdım. Ona sarılamamıştım. Benim için endişeleniyor olmalıydı. Şimdi gidersem bir daha onu göremeyecek miydim? Seungmin vardı evet ama bir noktada farklıydı kişilikleri. İkisini de seviyordum. İkiside yakınımdı benim. Diğerleri... Ailem... Burası...

Kafam çok karışıktı.

"Nasıl olacak?" Dedim arkamdaki mavi ejderhaya ithafen. "Nasıl gidilecek?"

"O isterse hemen gidebilir." Sinisma'yı kastediyordu. Muhtemelen kendi dünyası olduğu için bu kadar kolaydı ulaşması. "Sen ise büyülü sözleri söylemeli ve kalbimin istediği yere diyerek rünü tamamlamalısın."

"Peki ya kalbimde buraya aitse?"

Rhino'ya baktım. Kalbim. Benim kalbim o değil miydi? Bana her daim sıcak bakan beni saran o, nasıl kalbim olmazdı?

"Canım acıyor."

"Hissedebiliyorum küçük tırtıl."

Gözlerimi kapatırken sağ gözümden bir damla yaş süzüldü. Aklımda o kadar soru varken seçim diyorlardı bana. Ben bilmiyordum ki ne istediğimi veya neyin iyi olacağını. Anlamıyordum. Bu zamana kadar kitap karakteri, aşığım ama hikaye bitince evime geri döneceğim, olaraktı bütün bakış açım. Üzüleceğimi biliyordum. Ben aslında başından beri bir terslik olduğunu biliyordum.

Ama bundan kaçıyordum.

Başımı kaldırıp gözlerimi açtım.

"Onu çok seviyorum."

"Bunu da biliyorum." Sis belirginleşmeye başlayıp etrafımda dolandı, elimi kaldırıp parmak uçlarımda dalgalanan maviliğe baktım. Bu sırada Sinisma da fark etmişti. Öyle ki durmuş şaşkınlıkla bana bakmıştı.

Yine ondan bir şeyi daha almış, ortak olmuştum. Gerçi... Benim gücümdü başından beri. Başından beri bu güç, bu tarih, bu kişiler bana aitti.

"O sevdiği adam için sakin geleceğini mahvetti, bütün gücünü tüketti. Şimdi burada ve yine onun için savaşıyor." Fısıldayan sesle gözlerimi kapadım. Bana saldırırsa ejderin beni koruyacağını biliyordum. "Peki ya sen? Kimin için neyi feda edeceksin?"

İçimdeki güç dalgalandığında hissettim. Yıldırım gibi şekil almış sonra ise güçlü bir soğuk rüzgar esmişti. Bunu Minho yapmıyordu. Benim eserimdi bu.

"Kişiliğe göre içindeki yetenek tohumu şekil alır. Herkese karşı sert olan o, kristal gücüne sahip. Ne yapacağı belli olmayan sevgilin ise gökyüzünün lütfuna. Peki ya sen?"

Peki gaza getirdiğinin farkındaydım ama haklıydı. Elimi kaldırdım ve yavaşça gözlerimi araladım. Sanırım ilk defa bir şey tamamen bana ait olacaktı.

"Seçim ne olursa olsun." Minho'nun çizilen yanağına baktım. Kan akıyordu. Derin değildi belki ama çıldırmama yeterde artardı. "Sevgilime zarar veremezsin. Bu yüzden bunu kişisel algılama."

Cruel author •Jeongho• ⚜️Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin