•Hastanelik•

3.3K 172 4
                                    

  Yemek masasına oturmuş biyolojik dedemi bekliyorduk.'Afiyet olsun' dediğinde başladık.

Sessiz sessiz yemek yerken Efe(3. Abi)"Hangi iş yapıyorsun?"dedi alayla.Biyolojik dedeme baktım.Neyden bahsettiğimi anlamış olucak ki kafasını 'Tamam' anlamında salladı.Bence şimdi söylemiyim.Biraz oyundan hiç birşey olmaz dedim içimden.

'Temizlikçiyim.Dağdaki evlere gidip temizlik yapıyorum.Zorlananlar oluyorya ondan."dedim onlara gülümsemeye çalışarak.

"Yani basit bir temizlikçi."dedi gülerken.Onunla beraber kuzenler ve biyolojik kardeşlerde gülmeye başladı.Onlar gülerken sadece onlara boş gözlerle bakıyordum.

Dedem bu duruma son vermek adına boğazını temizledi.Ona baktığımda 'gerçeği söyle'der gibi bakıyordu.Ağızımı oynatarak 'Biraz daha'dedim.

Ömer bey(biyolojik baba)"Artık yemeğinizi yiyin."dedi ve önüne döndü.

Herkes yemeğini yediğinde yemek masasından kalkıp elimizi yıkayıp salona geçtik.Herkes sadece oturuyordu.Ben ise tekli koltukta oturmuş telefonla ilgileniyorum.

Biyolojik kuzenlerden iki kişi sessizce konuşmaya başladı.Kafamı kaldırmadığım kim olduklarını görmüyordum ama duyuyordum.

"Kesin oruspuluk yapıyordur.Şuna bak.Birde evlere gidiyormuş.O da diğer kız gibi kesin."dedi ve sustu.Bana baktıklarını hissediyordum.Onlara dönmeden onların duycağı şekilde "Kesin sesinizi.Yoksa ben kesmeyi bilirim."dedim söyledikten sonra onlara dönerek.

Poyraz (ilk abi)"Ee hangi günler sürtüklük yapmaya gidiyon."dedi.Bana mı dedi o?"Bana mı dedin?"dedim ona bakarak."Burda senden başka sürtük mü var.Evlere gidip geliyor musun."dedi bana nefretle bakarak.

Derin bir nefes aldım.Güzlerimi kapattım ve sabır diledim.Ona öfkeyle bakarak "Sözlerine dikkat et.Pişman olacağın şeyler söyleme." dedim sonlara doğru sert çıkan sesimle.

Ayağa kalktı ve önüme doğru geldi."Ben bu hayatta bir kere bile pişman olmadım ve yanılmadım.Kısacası anlamadıysan söyliyim.Sen de o kız gibi o-ru-pu-sun.Bu kadar."dedi.

Sakin olmaya çalışarak konuştum."Bak o kelimelerine sahip çık.Yoksa-"Beni geriye itince neye uğradığıma şaşırdım.Dengemi sağlamaya çalıştım ama sağlayamadım.Arkamdaki dolaba çarptım ve dolabın üsründeki koca biblo kafama  düştü.

Başımda ağrı hissediyormuydum bilmiyorum ama tek bildiğim şey kulağımın çınlaması.

Poyraz önümdeyken geriye doğru bir adım attı.Oda bana şaşkınlıkla bakıyordu."Ben yapmadım.O ilgi çekmeye çalışıyor."dedi bu halimde bile.Daha fazla dayanamadım ve yere yığıldım.

Son duyduğum şey biyolojik annemin çığlık nidası.Sonra biri beni kucağına aldı ve yürümeye başladı.Daha fazla bilicimde kalmadan bilincim kapandı.

Gözümü açmaya çalıştım.En sonunda başardım ama açar açmaz tekrar kapattım.Gözlerim ışığa alıştığın da tamamen açtım.

Etrefımda sesler gelmiyordu.Düz tavana bakıyordum.Nerede olduğumu ve en son ne yaptığımı idrak etmeye çalışıyordum.

En son yere yığılmıştım sonra biyolojik annemin çığlığı ve beni kucağına alan biri.

Tam kendimi düzeltirken kapı açıldı ve içeri bi doktor girdi.Arkadan da biyolojik ailem.

Doktor "Hastamız da uyanmış.Bugün sizi burda misafir edecez.Sonra taburcu olabilirsiniz. Ama beyin kanaması geçirme ihtimali çok yüksek.Bunun için kafasını çok hareket ettirmemesi gerekiyor bu bir hafta içinde."dedi ve bizi yanlız bırakmak amacıyla odadan çıktı.

DİŞİ KURT/Gerçek AilemHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin