Bölüm 31|• "Vadesi Dolan Sözler."

3K 267 413
                                    

Selam, biz geldik!

İyi okumalar diliyorum.

Sonrasında okuyup mutlu olmam için bana bol bol oy ve yorum bırakmayı unutmayın.🤍

✦✧✦

Anın göreceliliği her daim ürkünç geldi gözüme. Birinin felaketi cennetin senin, diğerinin gözyaşlarıyla bezenir gülüşlerin. İşte hayat böyle mükemmel bir desenle işlenmiş bir sanat eseri lakin aynı zamanda kıyamet insanın mutluluğuna, kollarımın arasında bir cenneti tutar ve yeryüzünde yeni hayatımın ilk dakikalarını yaşarken Sarp'ın ani gelişi kurt düşürdü içime. Lexa görmedi onu ağaçların arasından hemen çıkmadığından ama karanlığın içindeki o kıpırtıyı seçmişti hemen gözlerim. Buraya ne kadar zamanda geldi bilmiyorum, açıklığa doğru bir adım attığında netleşti silüeti. Elini ağaca koyup derin nefesler çekti ciğerlerine, yüzüne vuran ayazdan gözleri yaşarmış, yanakları ala çalmıştı. Önce Lexa'ya baktı, anı bozuyor olmaktan dolayı kendine duyduğu bir tiksinti emaresi seçer gibi oldum yüzünde lakin durum o kadar ciddi olmalıydı ki dudaklarını aralaması ve o ifadeden kurtulması bir o kadar hızlı oldu. "Gitmen gerek." Dedi açıklama yapmaya vakti yokmuş gibi. "Kaybedecek zaman yok. Telefonun nerede senin?"

Lexa, Sarp'ın varlığından hoşlanmadı. Yeryüzünde ikimizden başkasını görmeyi beklemiyor gibiydi o an, şaşkınlığına dikkatimi verip suratındaki o sevimli ifadeyi uzun uzun izlemeyi kalpten dilerdim lakin Sarp pek de hayırlı haberler getirmiş gibi durmuyordu. Farkında olmadan telefonumu aramak için elim cebime gitti fakat Lexa belini sarmayı bırakan ellerimden pek hoşlanmamıştı, elimi hemen tekrar kavradı. Sarp onu tedirgin ediyordu lakin varlığımdan güç alıyor gibi bir hali vardı çünkü bakışları her zamankinden cesurdu. Bundan sonra hiçbir şey hiçbirimiz için aynı olmayacaktı, artık bilmesini en çok istediğim insan da bunu biliyordu.

O an içimde kaç öfke atağı baş kaldırdı, kaç amansız düşünce belirdi, kaçını bastırmak zorunda kaldım hiç bilmiyordum lakin eğer ürkek kalbini avuçlarımda taşıdığım bu güzel kadına herhangi bir şey olursa bu gece hiç tereddüt etmeden kıyamet olup yağacaktım başlarına. "Tuzak mı kurmuşlar?" Diye sordum Lexa'yı korumak için saniyede bir düzine plan tasarlarken kafamda.

Sarp, Lexa'nın sımsıkı tuttuğu elimden gözlerini alıp başını iki yana salladı. "Yatakhanede kan gövdeyi götürüyor. Jason'dan Joanna'ya herkes alarma geçti, sen de orada olmalısın. Brendon, Jason bir şeyleri anlamadan geri dönsün dedi ve telefonunu açmadığın için haber vermeye beni yolladı, onu oyalayacak."

Sol elimle huzursuzca yüzümü ovaladım. Bir an önce tesise dönmeliydim fakat Lexa'yı geri götürmem fazlaca zamanımı alırdı. Sarp tereddütümü gördüğünde bana doğru yaklaştı. "Onu ben alacağım. Bir şekilde gizlice odasına sokar, çıkarım." Elini omzuma koydu. "Diğerlerinin sana ondan daha çok ihtiyacı var, eğer anlasaydı olanı biteni o da şu anda gitmeni isterdi."

Titrek bir nefes vererek Lexa'ya döndüğümde gitmem gerektiğini ona attığım bakışlardan hemencecik anladı, anında gözleri dolduğunda derin bir iç çektim. "Özür dilerim." Diye fısıldadım alnına bir öpücük kondururken. Ellerimi yanaklarından çektiğimde hemen yakaladı elimi, içine düştüğü boşluğu gördüm gözlerinden, bir adım geriye atarken onunla arama koyduğum mesafe hançer olup saplandı göğsüme onun gözlerinin her gitme diye iç çekişinde.

"Ertuğ..."

Ona gülümsemeye çalıştım ellerim parmaklarından kayıp giderken, Sarp çıktı yoluna, Lexa kaşlarını çatsa da arkamı dönmeden hemen önce iyi olmasını umarak ortak dilimizde Sarp'ın arkadaşım olduğunu söyledim ona. Arkamı döndüğüm gibi ağladığını işittim ama durmadım, arkama bakmadım çünkü eğer bakarsam onu bırakamaz ve yanında kalırdım. Konu o olduğunda bencildim evet ama bu kez öyle bir hakkım yoktu, buraya gelirken Yaşam'ın kim olduğunu öğrenmemek için anlaşmıştık ona özel bir muamele göstererek operasyonu riske atmamak ve diğer deneklerin hakkına girmemek için. Şimdi Yaşam yoktu ve kendi koyduğum kurala uymayan tek kişi olmamak için olanca gücümle koştum Sarp'ın geldiği yöne doğru, açıklığa bıraktığı arazi motoruna atlayıp tesise döndüm.

YASAK DENEYHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin