Çarşamba sabah saat 6.30 civarı yeni laboratuvar'da:
"Can sabahtan beri uyumadın,yarım saat sonrada okul alarmın çalacak bence git dinlen,yemekye" dedi lara, cana yalvarır bir şekilde,ama can burağın küslüğünü kafasından atmak için laboratuvardan dışarı çıkmıyordu. Sorsanız cana unutuyormusun diye size hayır cevabını vereceğine eminim
"Nasıl afettire bilirim kendimi,nasıl" diyordu can, eskiden başlı kalan küçük aletlerini devam ettirirken, o sırada Miray elinde kahve bardağıyla gelip "Can kahven hazır" demişti ,ama lara ona karşı "Miray o kahveyi kötüye bilirmisin" demişti ,can ise kafasını aletten kaldırıp " Hayır Miray, kahveyi bana getir" demişti ve larada eklemişti "Can bu mirayin getirdiği 28. Fincan kahve" demişti ama can mirastan kendi alıp kafasına dikmişti ve lara tekrar konuşmuştu "Can ben senin sağlığından sorumluyum bir fincan kahvede 85 mg kafeyin var 28 fincan içtiğini düşünürsek 1020 mg kafeyin yapıyor ve bu kafeyin bünyene zarar,lütfen o kahveyi bitirmeden bırak, yoksa huzursuzluk, anksiyete, ruhsal çökkünlük, sinirlilik hali ve uyku bozuklukları gibi ruhsal sorunlara yaşaya bilirsin."
demişti lara, canda "Birsey olmaz, sadece uyanık kalmalıyım o kadar" demişti can kahve bardağını kafasına dikerken ve larayı pek sallamayarak ,larada "Can bence sen git ve üstünü giyin sonuçta okul var ve sen ne kahvaltı yaptın nede üstünü giyindin" dedi, canda laraya"Haklisin saat 6.45 kahvaltımı yapıp okula gitsem iyi olur, ama ben kendimi burak a nasıl affettiricem" dedi ve fincandaki son yudumuda içi ve yukarı kata çıkıp mirayin hazırlamış olduğu kahvaltı sofrasına oturdu. Kahvaltıyı yapar yapmaz yukarı odasina çıkıp üstünü değiştirdi çantasını sırtına aldı ve ayakkabılarını giyip okula yol aldı.Can okula varmıştı okul kapısına girer girmez telefonu çaldı arayan Hakan dı, Can şaşırmıştı ,Bu saatte neden aramıştı ki, demek ki önemli bir şey olmuştu diyerek telefonu açtı ve konuştu "Buyur Hakan bir şey mi olmuştu" dedi can, Hakan direk normal bir sesle konuştu " Can Şu an neredesin" demişti Hakan, Can ise "Okuldayım Ne oldu ki" diye cevap verdi,Hakan " Can hemen Attığım konuma Gel bekliyoruz" dedi ve kapattı ,o sırada Can okuldan geç kağıdı ya da yok kağıdı alınabilirmiyim diye düşünüyoru, ama bunu düşünecek de alacak vakti yoktu Hakan Hemen gelmesin söylemişti demek ki önemli bir şeydi tam Hakan attığı konuma bakarken biri konuştu "Demek yine erkenden gidiyorsunuz,Ne güzel ,yine bırakın bizi ,Can Bey" demişti Bunu diyen kişi Burak tı Can şaşkın bir şekilde baktı ve ne yapacağını şaşırdı hakangilin yanına gidip onlara yardım etmeliydi,bu durum Burak'la küs olmasından daha önemliydi Can Burak'a bakıp konuştu" üzgünüm çok üzgünüm ama gitmem gerekiyor gerçekten çok üzgünüm Gerçekten" demişti Ve Oflaya puflu'ya koşarak okulun avlusundan geri çıkmıştı , Burak Can'ın arkasından bakıp kendi kendine söylendi "Seni Affetmek istiyorum ama bu yaptıkların..."demişti ve devamını getirmemişti.
Can O kadar hızlı bir şekilde evine varmıştı ki sadece 5 dakikada evine varmış 5 dakikada malikaneye ulaşmıştı Hakan attığı konum malikanedede değildi sadece malikaneden kostümünü almak için gitmişti, Hemen kostümünü alıp giyinmiş ve Hakan'ın attığı koluma gitmişti Hakan'ın attığı konum ıssız bir yerdi kimse yoktu, sadece Sanem Atilla ve Hakan vardı ,yerkedi siyah giyinimli adamlar ve canın önceden önceden gördüğü payelerde vardı onun disinda hepsi karşısında birseyle konuşuyordu, can azdaha ilerleyip karsılarında olan şey değil bir kişi olduğunu gördü ve o kişide 5-6 yaşlarında erkek çocuğu idi.
"Ne oluyor be burda"Atilla,Sanem ve hakanın yanında:
"...bak çocuk, bize güven biz sana zararvermiyeceğiz" demişti hakan güven verir bir sesle ve vücut hareketleriyle ,çocuk ise "Az önce öyle demiyorsunuz ama" dedi ,hakan ise "Ben öyle birsey demedim hiç" dedi şaşırarak, çocuk ise atillayi gösterip "Sendeğil ,o" dedi, hakan atillaya göz devirdi o siradada Atilla elerini canavar gibi iki yana açıp konuştu "Evet,ben kötüyüm,senin güçlerini alıp sonrada yiyeceğim" dedi ,Sanem çocuğun korktuğunu görüp "Fazlaşma susanmı acaba" diye Selendi dişlerinin arasından, atillada elerini geri sarıp "Nevar be ,altı üstü eğleniyorum şurda" dedi ve saneme ters ters baktı sanemin gözlerinin içine baktı gözlerini hemen kaçırıp önüne döndü, ve hakan konuştu "O abin sana şaka yaptı, o asla birine zarar vermez" demişti, atillada "Kesinlikle yalan" dediği anda ,hakan ve Sanem aynı anda atillanın gizli adının kısaltması olan "FAZ" diye bağırdı, atilladanın gözleri bir anda açılıp onlar kadar sesli bir şekilde "NEVAR LAN" diye bağırdı ,çocuk daha çok korkup ,yavaş yaş gerilemeye başladı,tabi Atilla Sanem ve Hakan çocuğun geri geri gidip kaçtığını görmediler, o sırada can saklandığı yerden gelip çocuğun arkasında durdu çocuk iki adım daha geri atınca cana çarptı ,cana çarpınca kafasını kaldırıp neye carptigina baktı can çocuğa göre çok uzundu gerçi can normaldede uzundu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
EKİP
Teen FictionSiz RED'i hiç duydunuzmu Evet şimdi sizi red'le tanıştırayım İşte karşınızda ilk Türk süper kahraman Red ve EKIP'İ. Bir kaza'da güçlere kavuşan Türk bir genç ve bu sorumluluğu taşımaya çalı...