Eslina...
Dört yıldır Amerika'daydım ama Las Vegas'a ilk defa gelmiştim. Heryer de oteller vardı, spritz kulüpleri, Kumarhaneler ve dünyanın her yerinden gelen turistler. bu şehre neden günah şehri denildiğini anlıyordum şimdi.
Bugün daha da kalabalıktı. şehre ekstradan 50 bin insan daha gelmişti. bugün bu şehir bir efsaneye daha ev sahipliği yapacaktı.
Nevada eyaletinde bulunan ve Mojave çölünün ortasına kurulan bu şehir, Bugün iki yenilmez dövüşçünün maçına ev sahipliği yapacaktı. Gabrio ve Pusat; bugün burada kozlarını paylaşacaktı.
Amerika da bugün, bütün gazete başlıkların da bu maç vardı. Radiolar ve televizyon kanalları bütün gün bu maçtan söz etti.
Maça 3 saat kadar az bir zaman kalmıştı. Ben Şehri geziyordum. Pusat, otelden hiç ayrılmadı.
Otele geri döndüm ve kaldığımız otel odasına çıktım. Pusat, kanepede oturmus televizyon kanallarını dolaşıyordu, önünde gazeteler vardı ve bir de laptop'u. İnternetten bugün ki maçın bahis oranlarını incelemiş. Ben de göz ucuyla baktım. Gabrio ya; 1 e 2. Pusat'a 1 e 12 veriyorlardı.
Bugün'ün favori ismi Gabrio'ydu. Çünkü Pusat'ın sakatlığı yüzünden hiç kimse bu maçı kazanabileceğini düşünmüyordu. Doktorlar bu maça çıkmasını sakıncalı buluyorlardı.
Kaburgası tam iyileşmemişti. Kırılırsa kemik, karaciğerine batabilir ve iç kanama geçirebilirdi. Sağ ayağı hala sakattı. ömür boyu topal kalma riski vardı.
Ben bunları düşünürken bir den içime kötü bir his doğdu! Pusat'a engel olmak istedim. haftalarca canla başla çalışmıştık. nerdeyse bütün Amerika bu maçı konuşuyordu, Bahis Şirketlerinin tamamı, bu maç sayesinde baya iyi cirolar yapmıştı. Bu maç herkes için önemliydi. bütün Dövüş severler bu maçı heyecanla bekliyorlardı. Ama ben yinede engel olmak istedim.
- Pusat bu maça çıkma!
- Saçmalama Eslina!
- Sakatlıkların hala geçmedi ve bu maçta belliki daha da artıcak. belki daha kötüsü olacak.
- Eslina, o maça cıkıcam ve 12 dakika sürdürücem. Hepsi Bu!
Fazla ısrar edemedim. bu maçın bizim için asıl sebebi buydu; Carlos'un sonunu getirmek.
Maça 1 saat kadar az bi zaman kalmıştı. Pusat ve Ben maçın yapılacağı Mekana geldik. Maç; Grand Garden arenasın da oynanıcak. 17 bin kapasitesi var fakat bugün 22 bin kişi için hazırlıklar yapıldı. Maç, aynı zaman da arenanın hemen dışında kurulan dev ekranlardan da izlenene bilecek.
Arena neredeyse tamamen doldu. Maçı izlemeye dünyanın heryerinden boksörler, kick boksçular, kısacası dövüş sporların daki bütün zirve isimler izlemeye gelmişti.
Badre Hari, Muhammet Ali gibi efsane isimler de ordaydı. Aynı zaman da ünlü aktörler de vardı. Sylvester Stallone, Jason Statham, Van damme gibi isimler de gelmişti.
Maça 15 dakika kalmıştı. Pusat'ın yanına, Bekleme odasına gittim.
- Merhaba.
- Merhaba.
- Nasıl hissediyorsun ?
- Her zamanki gibi değil!
- Her zaman nasıl hissederdin.
- Öfkeli!
Yanına yaklaştım, o oturuyordu, ben önünde dizlerimin üstüne oturdum. İki elini tutup sıktım. Gözlerime bakmıyordu, yere bakıyordu. Çenesini tutup yukarı kaldırdım. " gözlerime bak " dedim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TEHLİKELİ DANS
General FictionEslina'nın zekası bir çok karmaşık olayda bile binlerce parçayı aynı anda görüntüleyip, bir araya getiren ve ürettiği fikirler ve çözümlerle dikkat çeken bir özelliğe sahiptir. Elisa çalışkandır, başarılıdır, hırslıdır ve asla pes etmez. En sevdiği...