Sınav haftası olduğu için geç saatlere kadar ders çalışıyordum. Diğerleriyle sadece okulda görüşüyorduk ya da ders çalışmaya kütüphaneye gidiyorduk.
Onun dışında beraber bir şey yapmıyorduk iki haftadır, çok yoğun geçiyordu sınav haftamız. Yarında edebiyat ve fizik sınavımız olduğu için ikisine bir arada çalışıyordum. Edebiyat sınavını geçerdim ama fizik zordu. Dersi pek anlamıyordum zaten hocanın sorduğu soruları da yapamadığım için sınavda zorlanıyordum. Şimdi de fizikte sorulan soruları yapmaya çalışıyordum ama sorulara sadece bakıyordum.
O sırada telefonumun çalmasıyla baktığım sorulardan başımı kaldırıp telefonuma baktım. Ömer arıyordu, kim bilir yine hangi saçma soruyu soracaktı. Kalemi elimden bırakıp telefonu açtım.
"Efendim Ömer." Dememe kalmadan konuşmaya başladı. "Ben bu edebiyattan hiçbir şey anlamıyorum kaç saattir iki sayfa okudum ama hiçbir şey anlamadım."
"Hangi sayfaları okun da hiçbir şey anlamadın acaba Ömer?"
"Kitaptan otuz sekiz ve otur dokuzu okudum ama hiçbir şey anlamadım." Ömer'in dediğiyle şaşkın bir şekilde kaldım ve gülmeye başladım.
"Ömer o sayfalar okunmayacaktı ki sayfa otuz altı ve deftere yazdıklarımıza çalış demedim mi ben sana." Ben bir yandan gülerken telefonda İnci'nin sesini duydum "Yine yanlış yerleri çalışıyordun demi." arkadan Murat'ın gülme sesini duymuştum. "Birde bize yanlış çalışıyorsunuz doğru yerler burası deyip duruyordun." Derken bir yandan da gülüyordu. Telefondan Ömer dışında hepsinin gülme sesini duydum, onlarla bende güldüm. "Başka bir sorun yoksa kapatıyorum Ömer." Demiştim ki arkadan Murat'ın "Kızı rahatsız edip durma, biz burada altı kişi ne yapıyoruz acaba bize sorsana kızı arıyı duruyorsun." dediğine tebessüm ederken "Kapatıyorum ben iyi çalışmalar size." dedikten sonra diğerlerinin "Sana da iyi çalışmalar." dediğini duyduktan sonra telefonu kapattım.
Tekrardan fizik sorularını çözmeye çalıştığımda sadece bir soru çözebilmiştim onun dışındakileri anlamamıştım. Kafam daha çok karışmasın diye soru çözmeyi bırakıp yatağa yattığımda hemen uykuya dalmıştım.
Sabahın bu saatinde çalan bu ses neydi?
Uyumaya devam etmek için yan tarafa döndüğümde aklıma okul için sabah kurduğum alarm geldi. Telefonu alarmı kapatmak için elime aldığımda geç kaldığımı fark ettim.
Yataktan hızlıca kalkıp hazırlanmaya başladım.
Akşam geç saate uyuduğum için normal kalktığım saate kalkamamıştık.
Hızlıca banyoya girip elimi yüzümü yıkadıktan sonra okul giysilerimi giyip, saçımı yaptım. Her zaman açık bıraktığım saçımı bu gün atkuyruğu yapmıştım. Kendime aynada son bir kez bakıp, çantamı alıp çıktım.
Her zamanki okula gelişimden beş dakika gecikmiştim. Sınıfa girdiğimde daha hoca gelmemişti. Sırama doğru yürüdüğümde arkadaşlarımın hepsi bana bakıyordu.
Sıraya oturmamla Murat'ın "Neden geç kaldın?" sorması bir oldu. İzin verseydi bir soluklansaydım da öyle sorsaydı.
"Geç kalktım, ondan dolayı." Dediğimde başını salladı.
Öğle arasında hepimiz sohbet ediyorduk.
Edebiyat sınavını olmuştuk benim için güzel geçmişti. Diğerlerininse Ömer dışında hepsinin iyi geçmiş, Ömer ise sınavla ilgili bir şey demediği için nasıl geçtiğini bilmiyorduk.
"Yarınki sınav son sınav demi?" Kerem'in sorduğu soruya Rüzgar "Yarınki sınav kimya sınavı son sınav." deyince Eda söze atladı "Hocalar yarın toplantı yapacaklarmış, ondan dolayı kimya sınavından sonra okuldan çıkıyoruz." dedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yıldız kayması
Teen Fiction8 arkadaştan biri yıllar önce bilinmedik bir nedenden dolayı ayrılmak zorunda kalır. Yıllar sonra kız ayrıldığı arkadaşlarıyla karşılaşır fakat ne kız nede arkadaşları onu hatırlar... Hiç bir şey eskisi gibi değildir...