Sister And Brother: Jikook

Bay Jeon

Oy+10

__________________

"Taehyung Bey nasıl yapayım? Ben yapamam."

" Şirketi ayakta tutarsın ya. Sana güveniyorum."

" Bana güvenmeyin. Bu konuda en ufak bilgim yok."

" Jungkook. Burdan gelirim yanına ve sana öğretirim bak beni delirtme! Jimin sana yardık edecek! Ne dert ediyorsun ya?! Ben geldikten sonra tam bir ay boyunca eve gece birde gidersin!"

" Hayır olmaz!"

" Neden? "

" Jimin kızar."

" Onun mu kızması kötü yoksa benim mi? O acır çünkü seni seviyor ama ben patronunum, acımam."

" Tamam. Tamam yapacağım efendim."

" Jimin bugün ne olacaksa sana verecek. Her gün getirecek yapacaklarını, merak etme yani. Sadece üç hafta ayakta tutacaksın. Geldiğimde büyük değişiklikler istiyorum."

" Peki efendim."

" Hadi kahvaltını et. Görüşürüz."

" Sağolun efendim."

Taehyung Bey telefonu kapattıktan sonra oflayarak kalktım yataktan. O sırada içeri Jimin girdi. Stresli olduğum dışımdan belli oluyor demek ki yanıma geldi ve elimi okşadı.

" Sevgilim stres yapacak en ufak bir şey yok. Sana yardım edeceğim. Gerekirse bugün kendi şirketime de gitmem. Lütfen rahat ol."

" Büyük değişiklikler dedi Jimin. Ben ne yapabilirim değişiklik?! Bir bok bilmiyorum! Taehyung Bey benden utanacak!"

" Gelsin de utansın bakayım. Gebertirim onu. "

" Ben yapamam. Ben anlamam. En fazla asistanlık yaptım. Nasıl şirketi yöneteceğim? Hem de üç hafta!"

" Jungkook sakin ol. Rahatla. Ben halledeceğim seninle beraber. "

" Ya kötü duruma girersek?"

" İyi düşün iyi olsun sevgilim. "

Elime uzunca öpücük bırakıp askıdaki kıyafetleri getirdi.

" Bu takımı senin için aldım. Umarım yakışır."

" Jimin. Buna ne kadar verdin?"

" Para mı derdimiz? Hediyenin parası sorulmaz sevgilim. Hadi giy ve aşağı gel. Kahvaltı hazırladım."

" Peki. Geliyorum beş dakikaya."

Jimin son kez alnımı öptü ve odadan çıktı. Oflayarak elimdeki takıma baktım. En az bin dolarlık takımdı bu. Kumaşı ipekti. Bunu insan giymeye korkar. Yırtılırsa bin dolar gider. Ama işte Jimin her şeyin en iyisi olsun diye zorladığı için.

Elime alıp iyice incelerken takımın içinde bir şey daha çıktı. Tanrı'm! Bu bir korseydi!

" Sevgilim gelecek misin artık?!"

" Sen gelsene bir!"

" Ne oldu?!"

" İçeri gir Jimin!"