Oy +10________________
" Taehyung? Ne oldu?"
" Boşver. Önemli değil. Jungkook gitti mi?"
" Gitti. O adam çekip götürdü."
" O zaman ben getireyim. Kahve ister misin?"
" Taehyung. Otur ve olanları anlat. Boşver kahveyi."
" Ne bilmek istiyorsın Jimie?"
" O kimdi? Neden onu hatırlamadığım için sinirlendi?"
" O.. Senin arkadaşın.. En yakın arkadaşın. Min Yoongi. "
" Öyle biri tanımıyorum ama?"
" Geçirdiğin hafıza kaybı yüzünden. Herkes gitti. O, senin benden daha çok takıldığın tek arkadaşındı. O kazada öldüğünü düşünmüşler. Daha doğrusu Jiyoon öldü demiş. Her şey onun yüzünden aslında."
" Her taşın altında neden benim sürtük kardeşim var?"
" Asistana takıntılı çünkü senin kardeşin."
" Senin Asistana mı?"
" Evet. Hem onu hem de şirketi almak için yapmış. Seni öldü göstermiş."
" Ama asistanla armada ne vardı da böyle davrandı?"
" Jungkook sana aşıkmış. Kardeşin de bunu kaldıramamış."
" Ne? Jungkook? Bana mı?"
" Hatırlasaydın eğer şaşırmazdın işte. Tedaviyi de gene kardeşin reddetti zaten."
" Hafıza için tedavi var mıydı?!"
" Vardı. Ama işte Jiyoon-"
" Siktim onu! Bitti artık işi!"
" Jimin otur oturduğun yerde! Bir de suç sen de kalacak! Onunla mı uğraşacağız?!"
" Ne yapacağız ya?!"
"Ben halledeceğim. Sen otur."
(---)
Jimin benim tek aşkımdı. Cidden tek aşkımdı. Hayatımda kimseye aşık olmamıştım. Ama onu görünce her şey değişmişti. Hiçbir kız veya erkek ilgimi çekmemişti. Ama o.. O farklıydı.. Siyah kenarlı bir gözlüğü vardı, hep burnunun kemer hizasında olurdu. Saçlarını sapsarı yapardı, güneş gibi parladı. Bir gülüşü vardı yamuk dişiyle, ömre bedeldi. Her gün Tanrı'ya derdim: " Tanrım bu nasıl bir varlık? Melekten farkı yok!" Saçlarımı nazikçe okşardı, yanaklarımı içe doğru bastırıp dudaklarımı dışarı çıkarttırır ve " Tatlılığa bak!" derdi. Sürekli elleriyle ellerimi ölçerdi. Minik olduğunu söyleyip sinirlenirdi. Ne kadar ellerinin güzel olduğunu söylesem de benimkini daha çok beğenirdi. Boyumuz eşit olmadığı için sinirlenirdi sürekli. Ben de omzuma alırdım onu. O da sırtıma başını yaslar, kollarını da omzumdan aşağı sarkıtırdı. Yüzü sırtıma değince tir tir titrerdim. Sırtımda uyuyakalmışlığı bile vardı. Sanki sevgili gibiydik. Hislerimi reddetse de bir şey olmazdı benim için. Her zamanki halimiz zaten iki sevgili gibiydi.
Yaşadığımız her anı gözlerimin önüne gelince hıçkırık kaçtı ağzımdan. Yoongi Hyung bana döndüğünde hızlıca yaşlarımı sildim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sister And Brother: Jikook
FanfictionBir aşık Jungkook var. Bir de kaza sonrası hafızasını kaybetmiş Jimin. Bir de onların laneti Jiyoon.