YAKUT

13.Bölüm

Öncelikle selamlarr,bu bölüm çok unutulmaz bir bölüm olacak benim için her iki anlamda da büyük bir yangın var.Yasemin'in içindeki alev daha da harlanacak ve hırs yapacak bu sayede içindeki güçlü kadın ortaya çıkacak.İyi okumalar dilerim herkese✨️kurgubura adlı hesabın kurgusuna da destek olursanız sevinirim.🫶🏻

13.Bölüm-YAKUT

24 Ağustos
(Kutay'ın doğum günü)

Kutay'ın hediyesi sonunda elime ulaşmıştı,güzel siyah bir kutuya yerleştirip üzerine not yazmak için masama ilerledim.

Hep güzel günlerimiz olsun sevgilim.Yeni yaşında mutlu,huzurlu sağlıklı ol.Hediyen biziz.Bizim isimlerimizin birleştirdiği bir mücevher.Yakut...Yasemin ve Kutay...Yakut taşının bir efsanesi varmış biliyor musun?Önce tomurcuk olurmuş yakut.Saf,temiz,masum,bembeyaz.Sonra olgunlaşırmış.Kıpkırmızı olurmuş.Biz birbirimizi bulduktan sonra hem masum hem de bir katilinki kadar kötü olduk.Yakut aşkı,zaferi ve cesareti temsil edermiş.Bizim zaferimize daha çok var sevgilim ama emin ol biz kazanacağız.Yeni yaşının çoğunda belki ben olmayacağım ama ben senin hep kalbinde olacağım.Kim bilir belki bir dahaki yaşında tekrar gelirim.Seni çok sevdim,çok seveceğim ve çok seviyorum.

Notu kutunun içine yerleştikten sonra rafa kaldırdım.Ona özel yakut tasarımlı bir bileklik almıştım.Nabzının tam üzerinde bize ait bir parça taşısın,daima bizi hissetsin diye.

Birazdan kadroyu alıp küçük bir organizasyon ayarlayacaktık.Kendi aramızda yapacağımız çok büyük olmayacaktı fakat bu gece onun için unutulmaz olacaktı.Ona bir mektupla veda etmek içime sinmese bile zarar gelmesinden iyiydi.

Akşam saatlerine yaklaştığımız için hava da hafif kararıyordu."Güzelim,ne yapıyorsun burada tek başına?"arkamdan gelen ses Kutay'a aitti.

"Biraz fazla sıkılmış olabilirim bebeğim."dedim ayağa kalkıp ona sarılarak.Daima güven kolları bedenime sarınca güven çemberinde olmak beni küçücük bir bebeğin annesinin kollarında uyuması gibi hissettirmişti.

"Biraz uyumaya ne dersin?Kaç gecedir doğru düzgün uyumuyorsun.Sürekli yatakta kıvranıp duruyorsun."dedi çenesini başıma dayayarak.

"Benimle uyursan neden olmasın?"dedim yanağına uzanıp onu öperek.Burnundan güldüğüne dair ses çıkınca kabul ettiğini ve bilerek yine bana yenildiğini anlamıştım.

Kollarının arasından ayrıldım ve elini tutup yatağa ilerlemeye başladım."Benim işim var ama güzelim.Mert ve Doruk'a söz verdim.Birlikte maç yapacağız."dediğinde yatağa otutturmuştum.

"Birazcık yanıma uzansan,uyuduktan sonra gidersin."dedim gözlerimi kırpıştırarak.Şirinlik yaparak onu kandırmaya çalışıyordum.Bugün sevgilim ile son günümdü,bugün bir caninin hayallerimin katili olduğu gündü.Bugün hayallerimin derin ve koyu bir toprağın altında kaldığı gündü.Gözyaşlarım her an benden kurtulacakmış gibi birikmeye başlamıştı."Tamam hayatım sen git.Ben dinlenirim."

Ani fikir değişimim onu afallatsa da biraz ağlamaya ve denize içimi dökmeye ihtiyacım vardı."Neyin var?"dedi.Sesi beni şaşırtacak şekilde titremişti.Şefkat ve merhamet doldurduğu sesi.

"İyiyim,biraz dinlenmeye ihtiyacım var.Keyfine bak sen."dedim gülümsemeye çalışarak.Başını belli belirsiz bir şekilde salladı ve yanağımdan öperek odadan çıktı.Kapı sesini duymayı bekleyen zehirli gözyaşlarım birer birer benden kurtuldu.Belki de zehirli olan onlar değildi,belki de ben dokunduğum herşeyi zehirleyen zehirli bir bitkiydim.Güzel kokulu değil de herkesin korktuğu dokunmaktan kaçındığı bir bitki...