Arkadaşlar uzun bir zamandır bölüm paylaşamadım. Bunun nedeni bu bölüm çok önemli bir bölüm ve ben bu bölümün çok özel olmasını istedim. Bu bölüm üzerinde fazlasıyla çok uğraştım. Beğenmeniz dileğiyle..
İyi okumalar diliyorum.
Gece
Ege Yağız Çağatay benim arka sıramda oturuyordu. Dersi dinlemiyordum. Nasıl dinleyebilirdim ki? İntikamımı nasıl alacağımı düşünüyordum. Zil çalınca yerimden kalktım.
"Ben lavaboya gidiyorum."
"Tamam." Hızlı bir şekilde lavaboya doğru ilerledim. İçerisi çok doluydu.
"Herkes dışarı." dedim. Kimse umursamamıştı.
"Herkes dışarı." Bu sefer yüksek sesle ve tehdit dolu bir şekilde söylemiştim. Herkes dışarı çıkmaya başladı. Lavaboda kimse kalmayınca telefonumu çıkartıp Özgür'ü aradım.
"Alo."
"Özgür."
"Gece..? Sesin niye bu kadar mutlu geliyor?"
"Bizim okula yeni biri geldi... İsmi Ege Yağız Çağatay."
"Ege Çağatay?" Heyecanla konuştu.
"Mahmut Çağatay'ın biricik oğlu mu?"
"Evet."
"Harika." Kısa bir sessizlik oldu. Devam ettim.
"Özgür, kızlarla konuşmanın vaktinin geldiğini düşünüyorum."
"Bugün mü konuşacaksın?"
"Evet. Kendimi hazır hissediyorum." Güldü.
"İntikam için sabırsızlanıyorum."
"Bir de bana sor." dedim ve güldüm.
---
Sınıfa geldiğimde kızlar sırada oturuyorlardı. Yerime geçip oturdum.
"Kızlar bugün evde sizlerle çok önemli bir şey konuşacağım."
"Ne gibi? dedi Ada. Yankı ise her zaman ki gibi kaşının biri kalkık sorgular bir biçimde bakıyordu.
"Her yerde konuşulmayacak kadar önemli." Ada anladığını belli etmek için kafasını salladı.
---
Son dersten bir önceki dersti. Tüm dersler gibi bu ders de çok sıkıcı geçiyordu. Masanın üzerine yatmıştım. Kafama atılan bir kağıt parçasıyla kafamı kaldırdım. Kağıdı aldım. Buruşturulmuş kağıdın içini açtım. Tahmin ettiğim gibi içinde bir şey yazıyordu.
'Teneffüste arka bahçede ol. Yalnız gel.'
Kim olduğunu az çok tahmin edebiliyordum. Zil çalınca kızlara 10 dakika içinde geleceğimi söyleyip hızlıca arka bahçeye doğru ilerledim. Yağız karşımda duruyordu.
"Gizemli kız Gece. Tam anlamıyla tanışamadık. Ben Yağız." Elini uzatmıştı. Benden bir cevap bekliyordu. Elimi uzatmadım.
"Tanıştığıma hiç memnun olmadım."
Dediğime karşı sesli bir şekilde kahkaha attı.
"Beni hiç tanımıyorsun."
"Tanımakta istemiyorum zaten."
"Bu kadar yakışıklı biriyle tanışmayı gerçekten istemiyor musun?"
"Sen iyi değilsin."
"Aslında çok iyiyimdir. Bunu unutma bebeğim."
"Sen gerçekten iyi değilsin. Ben senin çıktığın o kızlara benzemem. Sence öyle bir kız olsam böyle gezer miyim sanıyorsun?"
Bana doğru yaklaştı.
"Nasıl gezersin peki?" dedi tahrik edici bir fısıltıyla.
"Ne oluyor burada?" Bu Doruk'un sesiydi.
Yağız benden uzaklaştı ve Doruk'a doğru ilerledi.
"Seni ilgilendirmez."
"Yağız.." diye tısladı Doruk.
"Doruk!! Ben yokken olan şeyler umurumda bile değil. Eskisi gibi en güçlü benim çetem."
"Bunu bilemezsin. Çıkışta her zamanki yerde görüşürüz."
"Bana uyar. İddia ne o zaman?"
"Eğer ben kazanırsam Gece'yi ve kızları rahat bıracaksın."
"Kabul. Eğer ben kazanırsam da Gece benim olur. Sen yanına bile yaklaşamazsın."
"Kabul." Yanlarına yaklaştım.
"Birincisi benim korunmaya ihtiyacım yok. İkincisi ben sizin alıp satabileceğiniz bir mal değilim." dedim ve sınıfa doğru ilerledim. Teneffüste kızlara her şeyi anlattım. Kızlar başta çok şaşırdılar. Sonra teori üretmeye başladılar.
"Belki de okuldaki tek kız çetesi olduğumuz için böyle bir iddia yapmış olabilirler." Yankı haklı olabilirdi. Tek kız çetesi olarak tüm dikkatleri üzerimize çekiyorduk.
"Belki de Doruk ve Yağız senden hoşlanıyordur." Pamira'nın teorisini duyduğumda içmekte olduğum su boğazımda kalmıştı ve öksürmeye başlamıştım. Öksürüğüm geçtikten sonra konuşmaya başladım.
"Pamira teorilerin pek gerçekçi değil."
Pamira yüzünü ellerinin arasına yerleştirdi.
"Ahh.. Gece çıkışta iki erkek senin için kavga edecek."
"Pamira." diye tısladım.
---
Son ders bitince eşyalarımızı topladık. Servise doğru ilerledik.
"Hey, Gece." Arkamı dönünce Eren'in bana seslendiğini gördüm.
"Senin üzerine oynanmış bir iddia var ve sen bu kavgayı izlemeyecek misin?"
Derin bir nefes aldım. Kızlar da yanıma yaklaşmıştı.
"Bence gitmeliyiz." Kızlar da Yankı'ya onay verdi. Ben de Yankı'ya onay verdim. Kavgayı izlemeye gitmeliydim.
"Nerede bu kavga?"
"Takip edin beni." Eren'i takip etmeye başlamıştık. Fazla bir mesafe yoktu. Nerdeyse okuldaki tüm öğrenciler bu koca ıssız sokağı doldurmuştu. Kızlarla diğer öğrencilerin yanına gittik. Hepsi parmağıyla beni işaret ediyordu. Dikkatlerin benim üzerimde olmasından nefret ediyordum.
---
Yağız'ın çetesi Bıçak Çetesi ve Doruk'un çetesi Kara Çetesi karşı karşıya gelmişti. Herkes susmuştu ve pür dikkat ne olacağını izliyorlardı. Yağız ve Doruk göz göze geldi. Daha sonrasında ise birbirlerini yumruklamaya başladılar. Yağız ve Doruk'la birlikte diğer çete üyeleri de yumruklarını konuşturmaya başlamışlardı. İki çetede dörder kişiydi. Şu anda ise hepsi birbirine girmişti. Yağız cebinden çıkardığı çakıyı Doruk'a doğru sallamaya başladı. Kızların yanından ayrılıp Doruk ve Yağız'a doğru ilerledim. Yağız hala çakı sallamakla meşguldü.
"Yağız." Beni duymamıştı. Doruk'a doğru biraz daha yaklaştığı sırada aralarına girdim. Çakı kolumu sıyırmıştı.
"Yağız!!" Bağırmamın üzerine kavga durmuştu. Herkes film izler gibi beni izliyordu.
"Adil dövüşmüyorsun. Bu şekilde kazanamazsın."
Yağız pis pis sırıtıyordu. Doruk kolumu tuttu.
"Gece, yaralanmışsın."
Göz ucuyla koluma baktım.
"Sadece bir sıyrık." dedim. Kızlara doğru ilerledim.
"Gidiyoruz."
Gitmeden önce arkamı döndüm.
"Bu iddianın bir kazanını yok. Adil bir dövüş olmadığı sürece de olmayacak."
---
Kızlarla hastaneye gittik. Doktor koluma bir merhem sürdükten sonra sargı beziyle sardı. Eve gitmeden önce de reçete yazılı olan kremi eczaneden aldık.
Eve gittiğimizde formalarımızı çıkartıp ev kıyafetlerimizi giydik. Daha sonra Ada ve Pamira'nın hazırladığı atıştırmalıklardan yedik.
---
Ada ve Pamira bulaşık yıkıyordu. Yankı da salonda televizyon izliyordu. Ben de duşa girecektim. Temiz iç çamaşırlarımı ve kıyafetlerimi hazırladıktan sonra duşa girdim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Belalı Kızlar Çetesi (BKÇ)
Roman pour Adolescents"Kurallar mı??" Yere bakarken pis pis sırıtıyordum. Kızlara hareket etmeleri için başımla işaret ettim. Giriş kapısına yaklaştığımız sırada çocuğun sesini tekrar duymamla durakladım. "Bu okulun kuralları var ve kim olursanız olun, bu beni ilgilendi...