"kiminle mesajlaşıyorsun lan"Yunus alnında ki terleri silerek Barış'a seslenmişti. Dakikalardır elinden telefon düşmüyor her mola verişimizde biri ile konuşuyordu.
Nelsson'un dürtmesine dayanamayan Yunus ise o mühim soruyu sonunda ona söylemişti. Nelsson,ben ve Yunus vereceği cevabı beklerken gülerek telefonu kapatıp cebine koydu.
"Sanane be,belki gelecekteki kocamla konuşuyorum"kendisine merakla bakan Nelsson'a göz kırpıp yanımızdan gitti. Nelsson düşen suratı ile kranponlarını bağladı. Ona üzgün bakışlarla bakıp Barışın yanına gitti. Bu çocuğun onu sevdiğini bildiği halde bu şekilde davranması tam da şerefine uygundu.
Yanına gidip kafasına bir tane geçirdim.
"Mal mısın oğlum. Sonra yok onunla böyle yapıyor şununla şöyle yapıyor diyip köpek gibi kıskanıyorsun"
"Bir şey olmaz. Birazda o kıskansın ölür mü"
"Seviyor musun oğlum bu çocuğu?"
"Saçmalama ben mi? O sadece değer verdiğim bir arkadaşım. Onu kızdırmak hoşuma gidiyor tatl-yani öyle"
"O zaman ne onu kıskan ne onu kıskandır pezevenk. Seni sevdiği belli umut verme"
"Amma abarttın ha"Mertensin bana seslenmesi ile cevap vermeden yanından geçtim. Bazen insanı sinir ediyordu.
Aralarında paslaşmaya başlamışlardı. Bende Nelsson'un yanına geçip paslaşmaya katıldım.
"Sevgilisi mi"
"Bu akşam bana gelmeye ne dersin"
"Neden"
"Konuşuruz işte"
"Gelirim o zaman"tatlı bir şekilde gülümseyip ayağına gelen topu Berkan'a attı. Bende hızla işime odaklandım yorgun olduğum için hiç ortaya girmek istemiyorum derken Abdülkerimin ayağımdan çıkardığı topa şaşkınlıkla baktım. Siktir. Herkes şaşkın suratıma bakıp gülerken ben topun peşinden koşmaya başladım
••••
Eve gelip kısa bir duş aldıktan sonra bir şeyler atıştırdım. Şimdi ise oturmuş Nelsson ve Ferdi'yi bekliyordum. Bugün ikisinin de benden bir şeyler öğrenmesi gerekiyordu. Kapı zilinin çalması ile kapıyı açtım.
"Hoşgeldin"
"Hoşbulduk Kerem"Nelsson utangaç bir şekilde içeri geçti. Getirdiği aburcuburları elinden aldım bende.
"Evde abur cubur vardı niye zahmet ettin"
"Yeriz diye düşündüm"aşırı tatlı gelen bu söylemine karşı hafifçe gülümsedim.Tam kapıyı kapatacaken koşarak buraya gelen Ferdi gözüme ilişti.
"Oy yetiştim kapıyı kapatacan diye çok korktumm"
"Niye amk kapıyı çalamıyor musun?"
"Ülendim yaa"ayakabısını çıkarıp içeri geçti. Ben de kapıyı kapatım mutfağa geçtim. Bir kaç tabağa abur cuburları yerleştirip salona geçtim. İkiside bir köşeye oturmuş birbirlerine bakıyordu.
"Niye böylesiniz, gelip şuraya oturun"ikisini de tek koltuğa oturtup tekli koltuğa yerleştim.
"Tanıştınız mı?"
"Hayır"
"Niye mal mısın"
"Kerem"ben Ferdiye çıkışınca Nelsson uyarır bir şekilde konuştu. Kötü sözleri pek sevmezdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
hello babby*
Fanfictionİcardi ve Kerem farklı takımlarda aşkı bulmuş iki genç. Fenerbahçeli İcardi, Galatasaraylı Kerem. "Yine ben kazandım" "kes sesini"
