"Hepimiz diğerlerimizin hikayelerinin eksik parçalarıyız."
♬
Çilay Yıldız
"Çilay, buraya gel!"
Can bağırdıktan sonra beni çekiştirdi. Sinirle ona döndüm. "Bırak beni!" dedim dişlerimi sıkarken. Ancak o beni umursamadan çekiştirmeye devam ediyordu. Bunun üzerine tüm gücümle karnına yumruk attım. Bir anda acı ile karnını tuttu ve kolumu bıraktı. Yumruk attığım sırada Yankı'nın yanımıza geldiğini ama yumruk atmam ile durduğunu görmüştüm.
"Seni mahvederim bak! Çekirge gibi ikinci sıçrayışını yaptın. Üçüncüsü olmasın." dedim. Ben bunu dedikten hemen sonra Yankı yanımıza geldi. Can kolumu tekrar tutmuştu.
Sağ elini Can'ın omuzuna koydu. Diğer elini ise kolumu tutan ele yöneltti. Bileğini sıkıca tuttu. "Selam Cancık. O elini güzelce çek. Yoksa..." ümlesini bitirmeden Can alayla güldü.
"Yoksa ne olur? Arkadaşın gibi mi yaparsın?" Dedi Can Rüzgar'ın yakasını, etraftaki insanların çabalarına rağmen bırakmayan Özgür Hazar'ı işaret ederek. Ardından dişlerini göstererek güldü ve fısıldarcasına konuştu.
"Sen bunu yapamazsın."
Yankı'nın yüzündeki ifade öylesine gericiydi ki ben bile korkmuştum. Yankı'nın dişlerini sıktığı her halinden belli oluyordu. Çenesi seyirdi. Kendini zor tutuyordu.
"Bir; lafımın kesilmesinden hiç hoşlanmam." Yankı bir şey yapmış olacak ki Can bir anda kolumu bırakıp geri çekildi. Yankı'ya baktım. Bunu dedikten sonra güldü ve Can'ın omzundaki elini yakasına götürdü. Gömleği tek eliyle kavradı ve sıktı. Can'ı havaya kaldırdı. Aslında boğazını değil, tuttuğu yakaları sıkıyordu ama Can nefes alamıyormuş gibi kızarmıştı. Sanki boğuluyor gibi Yankı'nın kolunu tutmaya çalışıyordu.
"Yankı, tamam. Dur!" Sanki onu durdurmam gerekiyormuş gibi hissetmiştim. Çünkü Can hiç iyi görünmüyordu. Cidden ölecek gibiydi.
Yankı bir anda bana baktı. Bakışları yumuşarken elini uzattı.
"Bu arada tanışamadık Çilay. Yankı ben, memnun oldum."
Gülümseyerek dedikleri ile şaşkınlıkla ona baktım. Hâlâ Can'ın yakalarını tutuyordu. Can eli ile yüzüne vurmaya çalışınca tekrar ona baktı. Bakışları yine değişirken onu ittirerek bıraktı. Can düştüğü sıranın üzerinde nefes almaya çalışırken yeniden bana döndü. Gülümsedi.
"Ee, sen memnun oldun mu bari?"
Tatlı bir şekilde dedikleri ile korkarak ona baktım. Bu çocuk deliden başka bir şey olamazdı!
♬
Balım Kayaalp'
Özgür Hazar ve Rüzgar hâlâ kavga ediyordu. Ben ise ayırmak için uğraşıyordum çünkü bunun sonu bize bulaşacaktı. Çilay'ın taraflarda neler olduğuna bile bakamıyordum. Bir anda içeri birkaç öğrenci girdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GELİŞİGÜZEL
Novela JuvenilSakin ve başarılı bir okul hayatına sahip olan Balım'ın yaşamı, sınıfında gerçekleşen bir kavgada diklendiği Özgür Hazar'ın etkisiyle tamamen değişir. Büyümenin zorluklarıyla uğraşan gençler, kendilerine artık bir yol seçmek zorundadır. Bu yaşlarınd...