2

177 64 42
                                    

"Tanrım Busan'ı da geçtik, istikamet Seul!"

Jisung'un neşeli sesi Minho'yu güldürmüştü. "Daha önce Seul'e gittin mi?"

"Hayır ilk defa gidiyorum. Daha önce de kaçmıştım ama en fazla Busan'a kadar geldim."

"Anladığım kadarıyla ara ara kaçıyorsun?"

"Evet Busan'da üvey teyzem var, arada onun yanına kaçıyordum fakat artık Amerika'ya taşındı. Bak, bu çok büyük bir sır, artık bu sırrı bildiğine göre hayatın tehlikede."

Jisung korkutucu olduğunu düşündüğü yüz ifadesi Minho'ya çok komik gelmişti. Küçük olanın tatlı hallerine kahkaha attı.

"Aman tanrım çok korktum. O yüzden artık yeni kaçma rotan, rehberin ve yol arkadaşın ben olacağım."

"O zaman hayatını bağışlayabilirim."

"Ben de bunu kutlamak adına şu benzin istasyonuna girip biraz benzin alayım."

Minho çoğunlukla boş olan bir benzin istasyonuna girerken Jisung "Ekşi şeker istiyorum." diyerek sızlandı.

"O zaman git ve biraz al." Minho, gazı pompalamak için dışarı çıkarken kıkırdadı.

"Jisung arabadan çıkarken, "Bir şey ister misin?" diye sordu.

"hmmm... Aslında beni bekle, ben de seninle geleceğim." Jisung onun yanına doğru yürürken Minho hafifçe gülümsedi.

"Tamam, sen benzini ödediğine göre ben de atıştırmalıkların parasını ödeyeceğim."

Minho kaşlarını çattı ve "emin misin?" diye sordu.

"Hyung, bu emin olmasam neden teklif edeyim?" Jisung kıkırdadı.

Minho, benzin pompasını deposundan çıkarırken içini çekip, "tamam" dedi.

İkisi benzin istasyonuna doğru yürüdüler, Jisung, Minho'nun kolunu tutarken gülümsüyordu. Onu slushlerin olduğu tarafa doğru çekti. İki adet ekstra büyük bardak alıp, birini Minho'ya uzattı.

Minho vişneli slushee için kolu aşağı bastırırken Jisung ona,"vişne mi alıyorsun?" diye sordu.

Minho kıkırdayıp "Evet ne oldu ki?" Dedi.

"Mavi ahududu her zaman daha iyidir." Jisung slushee'sini alırken omuz silkti.

"Mmmmm, bence ikisi de en temel tatlar. Ama herkesin favorilerisi farklıdır." Minho omuz silkerek hem kapakları hem de pipetleri aldı.

"Haklısın, Lee Minho." Jisung şeker reyonuna doğru yürürken başını salladı. Minho da onu takip etti, ikisi de kendi seçtikleri farklı ekşi şekerleri aldı.

Jisung neredeyse her türlü ekşi şekeri alırken Minho ona gülerek, "Ne kadar ekşi şekere ihtiyacın var?" dedi.

Jisung gülümsedi ve "Hepsine!" dedi.

İkisi kasaya yaklaştı ve eşyalarını tezgahın üzerine koydular.

Kasiyer ürünlere bakıp "Birlikte misiniz?" diye sordu.

"Evet ayrıca üç pakette Marlboro Light alabilir miyim?" dedi, Jisung.

Kasiyer "Elbette." diyerek başını salladı.

Minho "Üç mü? Zincirleme sigara içenlerden misin? "diyerek güldü, "ve Marlboro light mı, gerçekten?" diye sordu.

Jisung ona kaşlarını çatarak baktı. "Sen mi ödüyorsun? Hayır, o zaman kapa çeneni."

"Tamam, tamam, istediğini iç." Minho alıngan olan küçüğü ile daha fazla uğraşmadı.

"Oh, aynen öyle yapacağım." Jisung Minho'nun ses tonuyla alay etti.

YouthHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin