2.9

4.5K 307 267
                                    

SELAMLAR

Nasılsınız?

Bu bölümü bir an önce atmak istediğimden biraz kısa oldu. Kusura bakmayın aşklarım, yeni bölümde telafisi gelicektir.

İyi okumalar aşklarım...


~


Gözlerim zorlukla açılmayı deniyor, ama bi türlü ışığa kavuşamıyordu. En sonunda gözlerim zorlukla açıldı.

İlk görüş açıma bulanık bir etraf girdi. Gözlerimi zorlukla kırparak bu bulanıklığın geçmesini bekledim.

Her şey netleşince buranın iğrençliği ile gözlerimi yeniden kapama ihtiyacı hissetmiştim.

Depo gibi bir yerdi. Etraf iğrenç çöplerle doluydu ve temizlenmediği için kötü kokuyordu.

Bense deponun ortasında bir sandalyeye bağlanmıştım, ayaklarım ve ellerim kalın bir iple bağlıydı. Neyseki ağzım ve gözlerime herhangi bir şey bağlamamıştılar.

Cam yoktu, sadece küçük bir ışık vardı. O da heryeri aydınlatmıyordu.

Ne zamandan beri burdaydım bilmiyordum, en son hatırladığım siyah bir arabada olduğumdu.

Ellerimi haraket ettirmeye çalıştım. İpler oldukça kalındı. Bunları kesmem için ne yapmam gerektiğini bilmiyordum. Etrafta deşici alet bile yoktu resmen.

Gerçekten bu kadar şanssızlık bir benim başıma gelirdi zaten!

Her boku yaşadığım yetmiyormuş gibi birde kaçırılmıştım.

Çok merak ediyorum acaba beni kaçırmakta ki amaçları ne?

Bunu öğrenmenin en iyi yolu birilerini çağırmaktı.

Kuruyan boğazımı umursamayıp var gücümle bağırdım. "Hey biri var mı orda?"

Ses yok.

"Size diyorum! Kimse var mı?"

Ses yine yok.

"Biri baka bilir mi artık buraya? "

Sesim yankı yapıyordu ama yinede biri duymuyordu.

Kapı sesi duymamla derin bir nefes almam bir oldu.

Demir kapıdan birileri girdi. Ama dediğim gibi etraf fazla aydınlık değildi bu yüzden kimlerin geldiğini göremiyordum.

Gölgelerden fazla insan olduğunu anlamıştım. "Hey kimsiniz ve benden ne istiyorsunuz?"

En önde duran adam başıyla yandaki adamlara işaret verdi. Aralarından biri benim göremediğim yere giderek ışıkları yaktı.

Gözlerim ışıktan dolayı kısılırken artık karşımdaki insanları daha net görüyordum.

Ve hiç birini tanımıyordum.

En önde patronları olduğunu düşündüğüm adam, orta yaşlı ve sert yüz hatlarına sahip biriydi. Yüzüne bakınca bile saklanıcak yer arıyordu insan. Onun ürkütücü bakışlarından kurtulmak adına diğerlerine baktım.

Hepsi takım elbisedeydi ve etrafı sarmıştılar. Muhtamelen korumaydılar.

Daha fazla incelemeden kaşlarımı çattım."Size bir soru sordum, kimsiniz ve benden ne istiyorsunuz?"

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Apr 20 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Mafya mısın sen?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin