3 yıl sonra...
Sigaramı usulca küllüğün demirine sürterek söndürdüm. Şirkete doğru yola koyuldum.
Hiç özlememiştim.
Amerikadan dönmemeliydim belkide.
Şirketin içine adım attığımdan itibaren uğultu buhar olup dağılmıştı. Diller tutulmuş, beni bekliyorlardı.
"Ben Emel, yeni yönetici asistanı. Size yolda eşlik etmek için geldim, efendim."
Söz etmeden ilerlemeye başladığımda o da yanımda hızlı adımlarla ilerliyordu.
"Şirket şu anda yeni bir ihale için hazırlandığı için biraz yavaş ilerliyoruz şu aralar projeler üzerinde."
Bakışlarım çelimsiz kıza döndü. "Neden, sadece 5 kişi olarak mı çalışıyorsunuz koca şirkette?"
"Hayır tabii ki de, efendim. Sadece ihale hususunda biraz daha yoğun çalışıyoruz. Eminim Nedim bey size istediğiniz bilgiyi aktaracaktır."
"Senin yeterince bilgin yok mu?"
Kızın soğuk terler akıttığının farkındaydım. Ama pek de umrumda olduğu söylenemezdi. Bir an önce şu şirket işlerini bitirip uğramam gereken yere uğramalıydım.
"Tabii bilgim var, efendim. Yalnızca yöneticiyle konuşmanız daha uygun olur, diye düşünerek hareket etmiştim."
Asansörün kapısı açıldığında zemin katın tuşuna bastım. "Sen aşağıya in, burda bir işin yok şu an. Ekipleri kontrol et, neyle uğraşıyorlar bakalım."
Yönetici odasına yönelip kapıyı üç kere tıklayarak açtım.
Yönetici, Nedim bey, benimle konuşmasına hazırlandığı belli bir hızlılıkla ayağa kalktı ve yanıma doğru gelmeye başladı.
"Hoş geldiniz, Emir bey. Bende sizi bekliyordum. Bir şeyler içer misiniz?"
Uzattığı elini geri çevirip misafir koltuğunun birine oturdum.
"İhaleden detay istiyorum."
"Tabii, Emir bey. Koza Team'la yaptığımız anlaşmaya göre-"
Acaba nerelerinde dövmeler vardı, şimdi?
Doruk detay vermemişti. Görmeden olmayacaktı.
Saçları artık kısaymış, ona her şey yakışırdı.
Okula gidiyormuş, güzel bir hayatı varmış.
Kurtulmuş pisliklerden, benden...
Mutluymuş.
Bozmaya gelmedim zaten, ortak olmaya geldim.
Sıra bendeydi, o hayatıma nasıl zorla girip beni avladıysa, ben de onu öyle avlayacaktım.Bakışlarımı sonunda cam duvarlardan alıp Nedim beye çevirdim. "Anlaşılan oldukça yavaş ilerleniyor, böyle mi halletmeyi planlıyorsunuz?"
Bu söylemleri beklemediği açıktı, bende beklemiyordum. Gereksiz bir gerginliğim ve telaşım vardı ve nereye sıçrayacağımı bilemiyordum. Adamı dinlememiştim bile.
Ayaklanıp ceketimin omuzlarını düzelttim, kim dikmişti bunu böyle? Bozulmaya yer arıyordu.
Gerçekten ceketin duruşuna bile sinirleniyordum.
"Akşam tekrar uğramayı planlıyorum, umarım bu fikirlerini daha da geliştirir öyle bir şekilde tekrar aktarırsın bildiklerini!"
Bildikleri umrumda değildi, her halükarda zaten tüm düzeni kendime göre değiştirecektim, bana attıkları raporlardan hiçbir şeyi anlayıp düşünememiştim aklımda.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TEMASSIZ DOKUNUŞ |+18
Romance+18 içerir, sansür kullanmak istemiyorum. Nasıl olabiliyordu? Dokunulmazlığı vardı ve bende bu bile istek uyandırıyordu. Elindeki çatalı ve bıçağı kavraması sıkılaşırken küp şekilde kestiği et parçasını dudaklarına götürdü. Daha önceki 7 eşit parç...