2.8

20 3 4
                                    

"Kanka bi sakin ol artık." Diyen simaya döndüm. Şuan da kantinde Aysel, suden, Simay ve ben birlikte oturuyorduk. Kötü olan ise şuan 5. TENEFFÜSTÜ. Ve ondan da kötüsü ara 40 DAKİKA ve bundan da kötüsü HERHAN ÇAĞAN BİR YERDEN FIRLIYABİLİR.

Olanları Simaylara anlattığımda onlarda çok sevinmişti. Artık heyecandan elimi kemiriyorum.

Ayağımı hızlı hızlı sallamamdan rahatsız olan suden eliyle bacağımı durdurdu. "Kanka tamam sakin ol. Korkma o kadar. Bir şey olmayacak."
Onlara umut dolu bakışlar attım. Simay Sudenin bu sözüne başını salladı.

"İstiyorsan tualete git bi elini yüzünü yıka." Dedi Aysel. Derin nefes alıp ayağa kalktım. "Ben gideyim o zaman tualete." Dedim ve bacaklarım titreye titreye kantinden çıktım.

Bugün Çağanı hiç görmemiştim. Daha doğrusu sınıftan tualet için bile çıkmadım.

Tualetin olduğu koridora doğru yürüdüm. Burası genelde boş olurdu ve karanlık hatta baya karanlık. Tamam abartım o kadar da değildi.

Ağzımda hissettiğim el ile durdum. Gözlerim irice açıldı.

Tüh be. Çağanla bi aşk yaşayamadan öldüm.

Daha ne olduğunu anlayamadan beni geriye doğru sürükledi. Sırtım duvara değdi. Duvar çok soğuk. Nedennn! Bari sıcak bir yerde ölseydim.

"Gözünü aç Mercan." Bu ses çok tanıdıktı. Çok.
LAN!
Gözlerim aniden açıldı. Karşımda gördüğüm kişi Çağandı. NE! Gözlerim daha fazla açıldı. Korkuyla sanırım gözümü sıkıca kapatmıştım.

Çağana boş boş bakmaya devam ettim. Saçları her zaman ki gibi hafif dağınık. Üzerinde bol bir beyaz tişört altında ise siyah eşofman vardı.

Bana tatlı tatlı bakmaya başladı. "Selam, sevgili bal."

Çağanla aşk yaşadığıma göre ölebilirim.

"Çağan?" Diyebildim sadece Çünkü dilim tutulmuştu.

"Seni buldum değil mi?" Diye sordu sırıtarak. Cevap vermemi beklemeden iki koluyla duvara tutundu. Anaaa. Şimdi de iki kolunun arasında kalmıştım.

Birden kahkaha attı. Şizofren.

"Nefes al Mercan." Dedi kocaman gülerek. Gamzeleri daha da belli oldu. Bir dakika ben nefes mi almıyorum.

Tuttuğun nefesimi verdiğimde kan beynime sıçradı. Elimle hemen ağzımı kapattım. Biraz öyle şaşkınca durdum. Sonra geri çektim.

"Çağan sen beni nasıl buldun? Ne yaptın? Beni gerçekten çok mu seviyorsun? Daha doğrusu sen beni seviyor musun? Anlamıyorum. Sen beni nasıl buldun? Kim söyledi?" Etrafa gergince baktım. Çok şükür kimse yoktu.
Tekrar Çağana döndüm. Yüzündeki gülümseme gitmemişti. Aynı orda duruyordu.

"Sakin ol Mercan." Dedi sakin bir sesle. "Seni bulmak zor olmadı."

"Nasıl ya." Dedim şaşkınca. Bakışları çok yumuşaktı. Bana öyle bir bakıyordu ki kalpten şuanda gidebilirdim.

"İlk önce kaleminden dolayı o zaman sen olduğuna emin oldum. Daha önce de bana anonimden yazdığın aynı cümleyi kampta kurdun." Dedi.
Arkadaşlar Çağan Zeki değil. Ben malım.

Sessizce 'haaa.' Sesi çıkardım. Ona göz teması kurmaktansa etrafa bakıyordum.
Küçük bir çoçuk gibi başımı yere eğdim. "Bana kızdın mı?" Diye sordum. Ne tepki verdiğini göremiyordum.

Çenemde hissettiğim el ile bakışlarımı biraz yukarı kaldırdım. Eliyle başımı yukarı kaldırdı. Yüzünü bana daha çok yakınlaştırdı. Benimle aynı boya gelebilmek için bana doğru eğildi. Kulağıma doğru fısıldadı. "Sana neden kızayım ki?"

Allah! Allah gidiyorum ben.

Bana çok fazla yakındı. ÇOK FAZLA. Nefesi kulağıma geliyordu.

Sessiz bir şekilde yutkundum. "Öhöhöm Çağan." Dedim kendime gelerek. Gülüp benden uzaklaştı. O sıcak bedeni ve nefesi de gitmişti.

"Anonimden sana yazdığım için." Dedim bakışlarımı kaçırarak. Ellerini duvardan çekti. Sonunda normal bir nefes alabildim.

"Tabi ki de kızmadım. Kızamam ki ben sana."

😳
20 dakikadır burdaydık. Ayakta öyle durmuş boş boş konuşuyorduk. Çağan hemen yanıma gelip o da sırtını duvara yasladı.

"Mercan." Dedi kafasını bana çevirerek. Bende ona doğru döndüm. Gülerek. "Bana şuan 'biz şuan neyiz?' Diye sorma Çağan." Dediğimde gülüşü büyüdü.

"Tamda onu sorcaktım ama bu kadar basit değildi." Ağzımla 'ooooo' sesi yaptım.
Kıkırdadı. Çok tatlı buuuuu. Oyyy yanaklaraaa bak.

"Sence biz neyiz?" Diye sordum heyacanla ona dönüp. Bu hareketimi komik bulmuş olsa gerek ki kahkaha attı.

Bana doğru eğilerek. "Bilmem sence neyiz?" Dediğinde daha çok yakınlaştı. Bir elini belime koydu. Kalbim moroton koşuyordu.
Öbür eli ile yerden destek alarak daha çok yakınlaştı.

Sıcak nefesi yüzüme vuruyordu. Yavaşça gözlerini kapattı. Benim gözlerim ise açık kalmıştı. Kalbim...

Tam beni öpecekken hızlıca ayağa kalktım. Arkamı dönüp Çağandan biraz uzaklaştım.
Elimi başıma koyup. "Eee şey benim... Evet benim gitmem gerek." Arkama bakmadan koştum. "GÖRÜŞÜRÜZ ÇAĞAN." Diye bağırdım arkasından. Koridoru dönünce yavaşladım. O sırada Çağan gülüşünü duydum.

Tatlı bir sırıtışla sınıfa doğru ilerledim.

——————————

Selammmm. Nasılsın? Umarım iyisinizdir.

Bu bölümde bende bir kaç kere heyecan yaptım. O yüzden net bir şekilde yazamadım.

Sonunda Çağan anonimi buldu ve mutlu bir şekilde devam edebiliriz...

Şimdiden 23 Nisan ulusal egemenlik ve çocuk bayramınız kutlu olsun ❤️🤍

Kendinize iyi bakın. Görüşmek üzereeee 🤍🫶🏼

Oy ve yorum yapmayı unutmayın sizleri seviyorum 😻 🫶🏼

Anonim/TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin