Celladına Aşık

1

"Celladına aşık" ne demekti?
Kadının adam için her şeyi yapması fakat adamın umrunda bile olmaması demekti.

Peki bu nereye kadar devam edecekti?
Her şey ne zaman yoluna girecekti?

Yine her gün olduğu gibi yatakta tek başıma uyandım. Çok uykum vardı. Sabaha kadar Orhan'ın gelmesini beklemiştim ve yine sabaha karşı uyuya kalmıştım. Hala neden beklediğimi bilmiyordum. Sanki gelicekmiş gibi her gün salak gibi bıkmadan usanmadan bekliyordum. Halbuki onun aklının ucundan bile ben geçmiyordum. Bu düşüncelerimden sıyrılıp yataktan çıktım. Elimi yüzümü yıkayıp üstümü giyindim. Ve Orhan Bey'de sonun teşrif etmişti. Yüzüme bile bakmadan banyoya girdi. Zaten hep kahvaltı saatinden 1 saat önce gelirdi. Babası kızmasın diye. Kahvaltıya inmek için Orhan'ı bekledim gelince kahvaltıya indik.
Ferit, Fuat, Asuman, Seyran, İfakat salonda oturuyor.

Gülgün: Günaydın.

Korhan'lar: Günaydın.

Ferit annesini görür görmez koşup sarılır ve öper. 19 yaşındadır ama hala annesine düşkündür. İfakat Orhan'ı görünce hemen ayağa kalkar. Ve Orhan da İfakat'i görünce gülümser. Gülgün fark etmiştir.

Latif : Ağam gelmek üzere masaya geçebilirsiniz.

Herkes masaya geçer. Halis Ağa kahvaltıya inmiştir. Herkes kahvaltısını ederken Halis Gülgün'ün bir şey yemediğini fark eder.

Halis: Güzel gelinim nasılsın?

Gülgün dalmıştır. Halis Ağayı duymuyordur. Ferit annesini dürter.

Gülgün: Ha? Efendim babacım, birşeymi dediniz?

Halis: Kızım senin neyin var? Masaya oturduğumuzdan beri birşey yemedin.

Gülgün: Bir şeyim yok babacım. Sadece iştahım yok.

Halis: Peki öyle olsun güzel gelinim. Ama senin halin hal değil.

Kahvaltı bitmiştir herkes salonda oturuyordur. İfakat ve Orhan bahçeye çıkmışlardır. Ve samimi bir şekilde gülüp sohbet ediyorlardır.

İfakat: Bu evde sadece ikimizin yaşadığını sende hiç hayal ediyormusun?

Orhan: Her zaman.

Gülgün bu sırada onları izliyordur. En sonunda dayanamaz ve tam kalkarken telefonu çalar.

Arayan : Oktay

Gülgün , Oktay'ın adını görünce şaşırmıştır.

Gülgün : Efendim?

Oktay : Nasılsın Gülgün?

Gülgün: İyiyim sen nasılsın?

Oktay: Bende iyiyim. Ya ben sana şey dıcektım. Bugün akşam müsaitsen yemek yiyelim mi?

Gülgün: Olur. Saat kaçta?

Oktay: Ben seni saat 8 gibi alırım.

Gülgün: Tamam.

Orhan ve İfakat içeri girer. Orhan ve Gülgün odaya çıkarlar.

Gülgün : Ben akşam yokum.

Orhan : "Yokum" derken?

Gülgün: Arkadaşımla yemeğe gidicem.

Orhan: Git. Zaten babam yemeğe inmeyecek.

Gülgün: Tamam.

.... Akşam olur

Gülgün üzerine çok şık kırmızı bir elbise giymiştir.