11

224 17 11
                                    

Yeni bölüme hoşgeldiniz.
💞

Orhan öğrendiği gerçeği hala anlayamıyordur. Oktay'ın gözünün önünde 'bizim bebeğimiz' dediğini duymuştur. Buna anlam veremiyordur. O yüzden bir dna testi ister iyice emin olmak için.
Dna testinin sonucunu beklerken Gülgünün yanındadır. Odaya kimsenin girmesini istememiştir. Gülgünü uyutuyorlardır. Orhan 1 saattir sadece Gülgünü izliyordur.

Orhan: Eğer o bebek bizimse-

Derken hemşire odaya gelmiştir.

Hemşire: Testin sonucu . Buyrun.

Orham testi aldıktan sonra hemşire çıkmıştır. Orhan'ın elleri titriyordur. Açmaya korkuyordur.

Orhan: Allah'ım lütfen bizim bebeğimiz olsun. Lütfen. Bak yemin ederim eğer bu bebek bizimse ben ona layık bir baba olmak için her şeyi yapıcam. Gülgünüme iyi bir eş olabilmek için her şeyi yapıcam. Belki bu bebek bizim yaralarımızı sarar. Fuatımın acısını bi nebzede olsa unutturur. Lütfen Allah'ım lütfen.

Gülgün bu sırada uyanmıştır. Ama Orhan fark etmemiştir. Ve Gülgün dediklerini duymuştur. Gözünden yaş gelmiştir.

Orhan sonunda testi açar. Okumaya başlar. Ve yüzünde bir tebessüm oluşur.

Orhan: Teşekkür ederim Allah'ım.

Der. Ve gözyaşlarını tutamaz. Sevinçtenmi ağlıyordu yoksa pişmanlıktanmı bilmiyordu. Gülgün yerinden kalktı ve Orhan'ın yanına geldi.

Orhan hemen göz yaşlarını sildi.

Orhan: U-uyandınmı?

Gülgün: Yok Orhan. Hala uyuyorum. Allah'ım yarabbim ya.

Orhan: Tamam sakin ol. Sordum sadece.

Gülgün: Rahatladınmı?

Orhan: Ne?

Gülgün: Bebeğin senden olduğunu öğrenince rahatladınmı diyorum.

Orhan: Neden söylemedin?

Gülgün: İlk başta söylemicektim. Ama adliyede bana o iğrenç şeyleri söyledikten sonra tam söylicekken sen beni susturdun. Orhan ben anlamıyorum. Şuan neden burdasın? Bebek içinmi?

Orhan: Sizin için. Başka ne için olacak?

Gülgün: Bizim içinmiş miş. Orhan kandırma beni. Bunca yıl nerdeydin? Neden yanımda deildin? Neden benim kollarımda deilde başka kadınların kollarındaydın? Evet biliyorum o ev çok zor. Ama sadece sen zorlanmadın bende zorlandım. Tek tükenen sen deildin. Bende tükendim. Ama ben hep senin kollarında sakinleşmek, durulmak istedim. Ama yoktun. Benim sana ihtiyacım vardı. Hemde çok ihtiyacım vardı. Ama sen yoktun. Sen naptın peki? Üzüldün, kırıldın, tükendin benimle paylaşmak yerine başka kadınların koynunda sakinleştin. Ve ben bunu bilidğim halde sustum. Neden biliyo musun? Diğer 2 evladımı daha kaybetmemek için. Peki noldu Orhan? Ben fuatıda kaybettim. Ne değişti HİÇ BİR ŞEY. Ya bak her şeyi geçtim. Ama neden Fuatı kaybettiğimizde yanımda deildin ya neden? Neden İfakatin yanındaydın? Onunmu çocuğu öldü, bizimmi? Zaten diğerinden haberin bile yoktu.

Orhan duyduklarıyla şok olur.

Orhan: Diğeri derken? Gülgün bizim 2 tane çocuğumuz var. Ne diyosun?

Gülgün: 2 taneydi sonra ben hamile oldum.

Orhan: N-ne zaman? Bana niye söylemedin?

Gülgün: Ferit 5 yaşındaydı. Ben öğreneli 1 hafta olmuştu . 2 aylık hamileydim. Gece saat geçti. Senin odaya gelmeni bekledim söylemek için. Yemekten sonra çalışma odasına çıkmıştın. En sonunda dayanamadık yanına geliyodum. Çalışma odasına girdim yoktun. Sonra İfakatin odasından senin sesini duydum. Şaşırdım önce bu saatte niye ordaki dedim. Ama en ufak kötü bir düşüncem bile yoktu. Heralde bir dosya sorucak veya alıcak dedim odanın kapısının önüne geldim kapı aralıktı. 1 kers tıklattım duyan olmadı. Bende biraz daha açtım kapıyı. Keşke açmasaydım. O an benim dünyam yıkıldı Orhan. Benim Dünyam yerle yeksan oldu. Donup kaldım o an. Bütün vücudum buz kesildi. Ne yapacağımı bilemedim. Siz karşımda öpüşüyordunuz. Ve ben bunu gördüm. Bu bir kadın için ne kadar ağır bilemezsin. O an avazım çıktığı kadar bağırmak istedim. Ama boğazım düğümlendi. Ve karnımda keskin bir ağrı hissettim. Daha fazla dayanamadım odaya gittim. Bir yandan ağlıyordum bir yandan ağrıyla savaşıyodum. Sonra 1 saat geçti ama ağrı daha çok artıyordu. Ve ben bacağımın arasınds bir sıvı hissettim. Yerimden kalkamadım çok korkuyordum. Korkarak tuvalete gittim . Ve evet korktuğum başıma gelmişti. Yinede inanmak istemedim. Latif efendiye gizlice söyledim. Kadınsal bir durum fln dedim. Oda kimseye söylemedi beni hastahaneye götürttürdü. Doktor bana bebeğimi kaybettiğimi söylediğinde ruhsuz bir şekilde ona baktım. Bir tepki vermedim. Eve gidene kadar asla ağzımı açmadım. Yalıya geldiğimde sen hala İfakatin yanındaydın. Bende odaya gittim ve sabaha kadar karnımı tutup ağlamaya başladım. Ve.... Sen... Yoktun.

Orhan duyduklarıyla sanki yer ayaklarının altından kayar gibi oldu. Kanı donmuştu. Onun yüzünden bebekleri ölmüştü. Ve bunu hiç bir zaman bilmemişti. Bu yükün altından ezilirken Gülgün'ün çektiği acıları düşündükçe kahroluyordu. Ona nasıl bunları yaparım diye düşünmekten kafayı yiyecekti. Ama artık değişecekti. Bebekleri için, karısı için değişecekti. Gülgün'e ona yaşattığı her şeyi telafi edecekti.

Orhan Gülgün'ün önünde diz çöktü. Gözleri yaşlı bir şekilde konuşmaya başladı.

Orhan: Gülgün ben her şey için özür dilerim. Biliyorum özür dilemem geçmişi değiştiremez. Ama bak sana yemin ederim bundan sonra ben değişeceğim. Senin için, bebeğimiz için değişeceğim. Sana söz veriyorum. Lütfen bitanem bize bir şans ver. Bak sana yalvarıyorum. Gözüm senden başkasına bakarsa kör olayım. Bundan sonra sana tek bir kötü söz söylersem o gün boşan benden. Ama lütfen bir şans daha ver. Lütfen sana yalvarıyorum. Ben sensiz bir hiçim. Beni hayatta tutan senmişsin ben bunu şuan anladım . Lütfen herşeyim lütfen.

O sırada içeri ferit girer. Orhan  kendini toplar. Ayağa kalkar.

Ferit: Baba ne oldu?

Gülgün: Bir şey yok oğlum. Hamile olduğumu öğrendik de o yüzden duygulandı. (Gülgün çocuklarına hiç bir zaman bir şey yansıtmamıştır.)

Ferit: Hamilemisin?

Gülgün: Evet.

Ferit Gülgüne sarılır.

Ferit: Canım annem benim. İyiki varsın. Yani varsınız.

Diyip elini Gülgün'ün karnına koyar.

Ferit: Ee şimdi ne olacak? Çocuk var ortada. Neye karar verdiniz?

Orhan bir şey diyecekken Gülgün ceval verir.

Gülgün: Biz barıştık oğlum. İkimizdr hatalarımızı anladık. Bundan sonra hiç bir şey eskisi gibi olmayacak. (İmalı bir şekilde Orhan'a bakar.)

Orhan: Evet oğlum.

Ferit: Sevindim sizin adınıza. O zaman ben çıkayım. Siz baş başa kalın.

Der ve gider. Gülgün Orhan'ın yanından ayrılır pencerenin önüne gider.

Orhan: Az önce ferite barıştık dedin.

Gülgün: Eee?

Orhan: Gerçekten barıştıkmı?

Gülgün iç çeker.

Gülgün: Tabikide hayır Orhan. Ama boşanmayacağız. Çünkü benim çocuğum babasız büyümeyecek ona iyi bir aile olucaz. Diğerlerine olamadık bari buna olalım. Benim çocuğuma baba olmak isteyen biri var ama ben öz babasından mahrum kalmasını istemiyorum. O yüzden boşanmayacağım. Ama sakın boşuna sevinme. Seninle aramda hiç bir şey olmayacak. Sadece insanların önünde "iyi karı-koca" rolü yapacağız. Başbaşayken iki yabancıdan farkımız olmayacak.

Orhan : Yinede teşekkür ederim. Ama ben sana söylediğim şeylerin arkasındayım.

Gülgün: Hiç bir şey eskisi gibi olmayacak Orhan.!


~Devam Edecek~



Yorumlarınızı bekliyorum.
💞

Celladına Aşık Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin