"O SİKTİĞİMİN SÖZLEŞMESİNİ NASIL İMZALATTINIZ BİZE AMINA KOYİM!"
"Lan tamam sakin, şaka yapıyorlardır kesin. Başka açıklaması-"
"SEN SUS, AYAZ! ZATEN SİNİRLİYİM! ŞURACIKTA BOĞACAĞIM SENİ!"
"Ben ne yapt-"
"NASIL İMZALATTINIZ BİZE O SÖZLEŞMEYİ!?"
☆
2 gün önce...
"Sevgi, hadi ama! Neden sevmiyorsun o çocuğu? Ne yaptı sana? Alt tarafı tatile gideceğiz hepimiz. 2 hafta tahammül edemez misin ona? Geri kalan yaz tatilinin hepsi senin. 2 haftacık ya! 2 haftanı veremiyor musun bana?" diye söyleniyordu Nil, kafam şişti yemin ederim.
Üniversite 3.sınıf öğrencileriydik. 3 aylık bir yaz tatiline giriş yapıyorduk. Kankamla birlikte tatil için ailelerimizin yanına gidecektik. Ama canım kankamın sevgilisi ile tatile gitmesi tutmuş! Üstelik beni de çağırıyor! Bu da yetmezmiş gibi sevgilisinin gıcık arkadaşı da bizimle geliyor! Nereye giderseniz gidin ananı satayım ya! Beni niye karıştırıyorsunuz?
"Nil, kaç defa dedim sana? İstemiyorum o jet skisine bindiğimin çocuğunu. İstemiyorum onunla tatile gitmek!"
"Ne yaptı sana kanka? Bir sebep ver Allah aşkına. Hem, bu yaratıcı küfürleri nereden buluyorsun?" dedi şaşkınca, ama bıkmıştı aslında. Ben daha fazla bıktım, anladın?
"Bir Sevgi Zaman atasözü der ki, "Sevmek için sebep yoksa, nefret etmek için de yoktur.""
"Yani?"
"Ondan nefret etmem için sebep yok diyorum!!! Hem sanki kendisi bana aşık falan ya! Ölüyor benim için yaa!"(!)
"Tamam, duygularınız karşılıklı. Ama senden nefret eden bir insanın olmasını istemezsin diye düşünüyorum. Onunla aranızı düzeltmelisiniz. Sonuçta hemen hemen her gün görüyorsunuz birbirinizi."
"Evet, duygularımız karşılıklı. Ama benden nefret eden bir insanın olmasına çok sarfınazarım, ki zaten merdümgiriz bir şahsiyet olduğumu biliyorsunuz, hanımefendi. Haddizâtında, her ikimiz munis insanlar olmadığımız için, mutabık olmamamız mukadderatdır." Eski türkçeyle konuşmamın 'fırtınadan önceki sakinlik' olduğunu bildiği için susup kaldı. Koltuğa daha fazla yayıldı ve elindeki dondurmadan büyük bir ısırık aldı.
"Eğer sevmediğim konulardan bahsetmeye devam edersen, Nil'ciğim, seni bu evden atmak zorunda kalacağım. Zaten zenginsin, git o villalardan birinde yaşasana amına koyim. Neden senin 'Ayaz' başlıklı konuşmalarını duymak zorundayım?"
Ağzı dolu bir şekilde konuştu, "Beno bo evdon çıkormok içon cosodomi çoğnomon gorok!"
Beni bu evden çıkarmak için cesedimi çiğnemen gerek, ha?
"Sen önce bi' ağzındaki dondurmayı çiğne, ben senin ölünü de dirini de çiğnerim, şikemperverim."
"O ne demek ya? Sövdün mü beni? Ne demek o?" Ağzındaki dondurmayı yutkunduktan hemen sonra söylemişti bunu.
"Sövmedim, şikemperver, "boğazına düşkün" demek. Sen benim şikemperverimsin."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
60 Gün Evde Kilitli
Ficção AdolescenteBirbirinden nefret eden Sevgi ve Ayaz, arkadaşları yüzünden 60 gün aynı evde yaşamak zorundalar.