.

96 9 79
                                    

kaza yerine tekrardan gidiyorlar. hepsinin kafasında işçi lambaları var. hanbin ve gunwook kürekle kazmaya çalışırken yujin uzakta bekliyordu. (uşaklardan herhangi birisi her an gelebilirdi.) ricky özür dilemek için bekliyor. üzerinde gyuvin'in mavi giysisi var. onu giymişken güvende hissediyor.

kazadan sonra minibüsü kaldırmamışlardı. ricky minibüse yaslanıyor. yaşadıkları şeylerin bir tanesine bile anlam veremiyor. peşlerinde ölü katiller varken buldukları tek çözüm buydu. özür dilemek.

ricky ofluyor. ölmek istemiyor. yanındaki çinli arkadaşı ricky'e dikkatli bir şekilde bakıyor. ricky hao'nun endişeli gözleriyle karşılaşınca istemsizce güldü çünkü işçi lambasıyla oldukça komik gözüküyordu.

"neye gülüyorsun?" diyor, hao, kaşlarını çatıp.

"bunu taktığına inanamıyorum." diye mırıldanıyor ricky. hao'nun kafasındaki kocaman lambaya bakıyor. hao titiz bir oğlandır, ne giydiğine dikkat eder. "peşimizde ölü katiller var, tatlım. tek inanmadığın şey bunu takmam mı?"

ricky gülmek istese de yapamıyor. yaşadığı şeyleri algılayacak vakti bile olmamıştı.

gyuvin ricky'nin omuzlarına sol elini koyuyor. "özür dileyeceksen şimdi yapmalısın." diyor. ricky kafasını hafifçe sallıyor. eğilip mezarı bulmaya çalışıyor fakat eline hiçbir şey gelmiyor. "burada hiçbir şey yok."

hanbin küreği bir daha attı ve birden sert bir şeye çarptı. kafasını kaldırıp şaşkın bir şekilde bakmıştı. anlık cesaretle eğilip sert şeye eğildi. bu bir zincirdi. zincirin üzerinde kocaman karina yazısı vardı.

hanbin zinciri daha fazla çekmeye başlıyor. eline kafatası geliyor. "iğrenç!" gunwook midesi bulanmış bir şekilde kafasını çeviriyor.

ricky eğiliyor. birden burnunda bir ıslaklık hissediyor. burnu tekrardan kanamaya başlamıştı. bunu umursayacak vakti yok. zincirlere tekrardan dokunuyor ve özür dilemeye ayinini başlatıyor.

birden yine onu gördü.

yoo jimin.

bu sefer yüzü daha netti. sesi kesin bir şekilde duyuluyordu. "sensin!" diye bağırıyordu, ricky'e doğru. ricky bir sürü şey görüyor ama anlam veremiyor. her şey çok karanlık ve bulanık. tek gördüğü şey yoo jimin'in ona doğru bağırması.

"ricky, ricky, ricky!" gyuvin onu hızlıca sarsıyor. "burnun kanıyor." onun suratını endişeyle tutuyor. 

"burnunu boş ver, özür dilemeye başlaması lazım. ondan af dile!" diyor gunwook. ileride bekleyen yujin hışırtılar duymaya başlıyor. "çocuklar," diye sesleniyor ama kaosun ortasında duyulmuyor.

"ben, ben- özür dilerim! seni rahatsız etmek istememiştim." diyor ricky. dili sürçüyor. o kadar hızlı bir şekilde af diliyor ki bunun ne kadar işe yarayacağını anlamamıştı. yaptığı tek şey aceleyle özür dilemekti. "lütfen beni ve arkadaşlarımı bırak."

"çocuklar, bunu hızlı yapsanız iyi olur." diyor yujin. birkaç ses duyduğuna çok emindi.

hanbin ve gyuvin hızlıca iskeleti tekrar toprağın altına koyuyor. üstüne toprak atıyorlar. gyuvin iskelete doğru eğiliyor. "lütfen onun yaşamasına izin ver." diye fısıldıyor fakat yujin'in çığlık atmasıyla her şey bozuluyor.

kafasına çuval geçirilmiş bir oğlan duruyor. elinde baltayla doğru koşuyordu. "ambulansa koşun!" diye bağırıyor hanbin. herkes koşarken gyuvin birisinin gelmediğini fark etmişti. dönüp ricky'e bakıyor. koşan katile donmuş bir şekilde bakıyordu.

gyuvin tekrardan koşup ricky'i çekiyor. katilin salladığı balta ricky'nin omzunu sıyırıyor ve minibüsün camına takılıyor. katil baltayı çıkartmaya çalışırken ambulansa biniyorlar.

outta sight. shimkongzHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin