Hayat,bazen hiç ummadığın bir anda karşına yeni şeyler çıkarır.O şeylerin hayatını değiştireceğini nasıl bilebilirsin ki. İşte benim hayatımı değiştiren insan,bir anda karşıma çıktı.Hiç ummadığım bir anda.Haydi size her şeyin nasıl başladığını anlatayım...
Duygusal boşlukta olduğum bir dönemdi.Hayattan zevk alamıyordum,kimseye bir şeyler hissedemiyordum,yaşamak istemiyordum.Yediğim yemek zehir gibi geliyordu.Nefes almak haramdı.İnsanlardan tiksiniyordum.Bu durumdan beni kurtaran biri geldi.Kahramanım Alp...
Alple üniversite'nin ilk yılında tanışmıştık.Üniversite'nin ilk günüydü.Ben İstanbul'a ilk kez geliyordum.Doktor önlüğü giyme törenindeydik.Ben çok heyecanlıydım.Sahneye çıkarken ayağım basamağa takıldı,tam düşüyordum ki bir el belimi kavradı.Alp son anda beni tutmuştu.Ondan sonra da hep beraber vakit geçirdik.2 yıl boyunca arkadaştık.4 yıldan beri de sevgiliyiz.
Ona aşık olacağım aklım'ın ucundan geçmezdi.Zaman su gibi akıp geçti.Yarın ise mezuniyet töreni vardı.6 yılı zor olsa da beraber tamamlamıştık.Ve bitti.Artık Doktorduk.Doktor Alp Demir ve Doktor Defne Özdemir...
Alp her zaman yanımda olmuştu.Her an.Güldüğümde o da gülerdi.Ağladığımda o da ağlardı.Kalplerimiz beraber atıyordu.Sanki bir kalbi iki kişi paylaşıyorduk.Ona sahip olduğum çok şanslıydım.
Ben daha çocukken hem yetim hem de öksüz kalmıştım.Annemle Babam'ın vefatından sonra amcamgilde kalmaya başlamıştım.Çok zor şeyler yaşamıştım.Her günüm ağlamakla geçiyordu.Ben çocukluğunu yaşayamamıştım.Hayat bana çoğu kez acımasız davranmıştı.Ama bazenleri de mutlu ediyordu.Ben küçük şeylere bile sevinen bir insandım.İyi niyetliydim.Kimseyi yaralamak istemezdim.Ama insanlar...Yaralamışlardı.Yaralarım ağırdı.O yaralar Alp sayesinde sarılmıştı fakat bazen kanıyordu.Geçmişim beni asla rahat bırakmazdı.Gün içinde geçmişimi düşünmesem de gece kabusum olurdu.Çok sık kabus görürdüm.Sırılsıklam uyandırdım.Geçmişim kabustu.
Geçmişi bir türlü silemezdiniz.Ne yapsanızda silemezdiniz.Hafızanızı kaybetseniz bile o anılar her zaman beyniniz'in bir yerinde gömülü olacaktı.Geleceğe dair bir adım attığınız zaman geçmiş sizi yaralı kollarıyla çekerdi.Bundan kurtuluş yoktu...
...............................................................................................
Çok heyecanlıydım.İçimdeki kuş cıvıl cıvıl ötüyordu.
"Ben Doktor oldum Anne."Gözümden bir damla gözyaşı düştü.Boy aynasında kendime bakıyordum.Dalgalı sarı saçlarımı düzleştirmiştim.Siyah mini elbisem tam istediğim gibi olmuştu.Yeşil gözlerim mutluluktan parlıyordu.Tebessüm ettim.Keşke Annemde burda olsaydı.Kendi elleriyle beni mezuniyete hazırlasaydı.Beraber gitseydik.Anneme kendi ellerimle kep taksaydım.Bol bol fotoğraf çekilseydik.Annem Doktor kızım diye benimle gurur duysaydı.Ahh ahh....Yüzümdeki tebessüm silinmiş yerini ağlamaklı bir yüz ifadesi almıştı.Komodin'im üstünde duran siyah çerçeve'nin içinden gülümseyen Annem'in fotoğrafına baktım.Dayanamadım.Ağlamaya başladım.Gözyaşlarım saatlerce uğraştığım makyajımı mahvetmişti.Yere uzandım.Üstüm ister bozulsun ister bozulmasın umurumda değildi.Bacaklarımı karnıma çektim.Yüzümü içime gömdüm.Gözlerimi sımsıkı kapadım.
...............................................................................................
Gözlerimi kırpıştırdım.Çok ağrıyordu gözlerim.Yatağımdaydım.Büyük ihtimalle Alperen getirmiş olmalıydı.Alperenle aynı evde yaşıyorduk.Ama odalarımız farklıydı.Başucumda oturan Alp'i gördüm.Elimi sımsıkı tutuyordu.Uyandığımı farketmiş olacak ki söylenmeye başladı.
-Sen akıllanmaz mısın? Kaç kere diyeceğim sana yere uzanma diye.
-Mezuniyete geç kalacağız.
-Hâla mezuniyet diyor.Bu halinle mezuniyete gidemezsin.
-Ama bu çok önemli.
-Değil.Senden önemli değil.
-Lütfen Alp...
Elini sımsıkı tuttum.Dudaklarımı büktüm.Buna dayanamazdı.Ne zaman tuttuğunu bilmediğim nefesini verdi.Alnıma sıcak ve içten bir öpücük kondurdu.