YANLIŞ DAİRE

0.9

0.9
Dokuzuncu Bölüm

Bölüm Şarkısı;

Mavi▪︎Barış Akarsu

Ne demek gelininiz ya? Herkes deliye ben akıllıya mı hasrettim?

Hayır, bu olanlar absürtlükten de çıkmıştı yani. Neyse Hale, sakin ol. Burundan nefes al, ağızdan nefesi ver.

Bunlar her yetişkinin yapması gereken hareketler, lütfen.

En kötü Osman Beyin ağzının ortasında bir tane yapıştırırsın, ne olacak sanki?

"Şaka yapıyor olmalısınız?" Osman Bey kurduğum cümle ile birlikte abartılı bir oyunculukla konuşmaya başlamıştı.

"İlahi Süheyla! Gelinim mi? Kendi kendine kurmuşsun yine, ilaçlarını almadın mı?"
Ardından bana dönerek devam etti. "Böyledir işte Süheyla. Hep bir evlilik programı havasında. Seni görünce yakıştırdıysa demek ki..."

Bıyık altından bir sırıtışla yine iğnelemişti ucundan beni.

"Tamam, gerçekten bu mevzulara giremeyeceğim şimdi. Vaktimiz yok. Osman Bey, konu yine Caner."

Tefe tüfe Osman, dilimden dökülen ismi duyar duymaz hiddetle yerinden doğruldu.

"Anma o deyyusun ismini! Uğursuzluk getirecek evime."

Görüyor musun Caner? Ne çok seviliyorsun öyle.

"Konu ciddi ama önce bir sakin mi olsanız?"

Sinirle derin bir nefes alıp gözlerini yumdu. Anlaşılan sakinleşme önerimi dikkate almıştı.

"Devam et kızım. Ne olmuş o deyyusa?"

"Jaguar Ayhan kaçırmış."

"NE!"

Öncekinden daha büyük bir öfkeyle yerinden fırladığında anın gerginliği ile birkaç adım geriledim.

Ama a desem geriliyorsunuz Osman Bey. Meslek ahlakıma ters bir kere. Ben insanları rahatlatırım, germem.

Olacak iş değil.

"Beni aradı gizlice. Size haber vermemi söyledi. Beni bir nevi elçi gibi düşünün Osman Bey."

"Bu kadarını da yapmış olamaz! Göstereceğim ben o Jaguar'a! Benim dolandırıcımı kaçırmak ne demekmiş görecek o."

Tam çıkışa yönelmişken birden benim varlığımı hatırlamış olacak ki durup yönünü bana dönmeden sadece başını çevirerek konuşmuştu.

"Sende merak etme kızım. Ben getireceğim kuzenini. Kendi evin gibi otur, keyfini çıkar."

"Ne münasebet Osman Bey. Bende kliniğime geçerim şimdi."

"Sen bilirsin kızım ama Sıraç'ta gelirdi. Oturur konuşurdunuz güzel güzel."

Alttan alta bir ima seziyorum Haloş, kaç kızım bence.

Haloş ne be! Ama doğru o imayı bende seziyordum.

"Hiç gerek yok Osman Bey. Seansta görüşürüz sizinle de artık."